Sertap’ın bugün canı çok sıkılıyordu.Arkadaşları onu dışarı çağırmıştı ama Sertap gitmek istemiyordu.Sertap’ın en sevdiği şey bilgisayarda oyun oynamaktı.Bilgisayarda bile oynamak istemiyordu.Sertap eğlenebilmek için birşey düşünüyordu.Birden pencereden kuş sesleri gelmeye başladı.Sertap pencerenin olduğu yere doğru koştu.Bu sesleri çıkaran kuşları görünce gözlerine inanamadı.Bu kuşların her tüyü farklı renkteydi.Sertap onları sevmeye çalıştı.Tam sevecekken birden kuşlar pençeleriyle Sertap’ın elinden tutup götürdüler.Birden renk renk çiçeklerin,gökkuşaklarının ve aynı bu kuşlara benzeyen kuşlar vardı.Sertap’ı yere indirdiler.Sertap gözlerine inanamadı.Birden oradaki gördüğü herşey konuşmaya başladı.Herkes Sertap’a "Hoşgeldin"dedi.Sertap’ın bütün sıkıntısı uçup gitmişti.Orada şarkı söylediler ve oyunlar oynadılar.Sertap gitmek zorunda olduğunu söyledi.Kuşlar onu götürdüler.Setap’a herşey rüya gibi gelmişti.Her pencereye baktığında o kuşları görüyordu.Ne zaman isterse oraya gideceğini biliyordu.Gitmek istediği zaman onları seviyordu veya "Götürün beni"diyordu.Bundan sonra canı sıkılan herkese bu sırrı söyleyecekti.