11
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1213
Okunma

İki üç gündür gazetelerin “iş arayanlar ilanlarını “araştırmaktayım. Bal yiyen baldan usanırmış derler ya;benimki de o hesap. Eskisi gibi gücüm kuvvetim de kalmadı. Hanım da yanımda yardımcım olmasa; ben çoktan topu dikmiştim bu zamana dek…Devamlı aynı işi yapmaktan gına geldi artık. Üstüne üstlük son zamanlarda işler de kesat gitmeye başlayınca;
“en iyisi mi kendime farklı bir parkurda farklı bir iş arayayım “ düşüncesindeydim.
Mücadeleyi bırakma şansımız zaten yok. Sağlığımız el verdiği sürece emekleyerek de olsa ekmek parası için didinmeye devam…Başka alternatif yok çünkü;ihtiyaçlar bitmiyor. Çocuklar, “para” diye meleyip duruyorlar. Düşünüyorum da en rahat devrelerim,çocuklarımın ilkokul ve ondan önceki devreleriymiş.Şimdi büyüdüler,ihtiyaçları da orantılı olarak arttı. Dertler katmerleşti adeta…
Parmağımı, yukardan aşağıya doğru gezdiriyorum. Hah buldum işte;
“ Çiftlik işlerinden anlayan aile aranıyor.”
Hanıma sesleniyorum:
- Suzan, bize göre iş buldum!
- Neymiş?
- Çiftlik işiymiş.
- Hani emekli olunca, mesleğimle ilgili işte çalışmayacağım, demiştin.
-Boş ver ya.Sen benim ne kadar yalancı olduğumu bilmiyor musun…
İlgili yere telefon ediyorum.Sesinden orta yaşlı olduğu anlaşılan bir bayan çıkıyor.
- Hanımefendi gazetedeki ilanınız üzerine aradım.
-Özellikleriniz?
-Ziraatçı emeklisiyim.Elli dört yaşındayım.Topraktan anlarım.Ziraatın teknik konularına aşinayım.
-Hayvanlardan anlar mısınız?Büyük baş hayvanlardan yani…
- Sadece arıdan anlarım.
- Peki, gerektiğinde biz sizi ararız,iyi günler.
-İyi günler.
Gazetenin ilanlarını araştırmaya devam. Yılmak yok. Çocukların “para” diye melemeleri,kulaklarımda çınlıyor…
Hah,bir ilan daha gözüme çarptı.Tam bana göre;
“ 2000 den yukarı Fort Transit arabalara iş verilir”
Telefonun tuşlarını tıklıyorum. Karşıdan genç bir bayan sesi:
- Buyurun!
Durumu anlatıyorum.Arabamı getirip teslim etmemi söylüyor.Aylık bin beş yüz Tl.vereceklermiş.İyi be! Para güzel.En iyisi adrese gidip yüz yüze konuşmak.Eşime anlatıyorum durumu.
“ Aman dikkat et, arabayı da elinden kaptırmayasın.Zaten biraz saflık var sende”
Her ne kadar mangalda kül bırakmıyor, kafamın, eşimden fazla çalıştığını kabullensem de bilinç altımdaki duygularım farklı söylüyorlar;
“Çok haklısın valla! Kadınlar,her konuda erkeklerden üstün bence.”
Neyse, evden çıkıp Tunalı Hilmi’deki adresi aramaya çalışıyorum.Nihayet sora sora beş katlı bir binanın önüne geliyorum.Binanın altında dükkanlar var.O esnada ileri geri hırsla olta atan birisi dikkatimi çekiyor.Adresi soruyorum.
- Ne yapacaksın, diyor.
- Gazeteye ilan vermişler, araba arıyorlarmış; aylık ücret karşılığında.
Genç adam, daha da öfkelenyor,
- Kardeşim, sen ne iş yaparsın?
-Emekliyim, pazarcılık yapıyorum. Pazarlardan bıktım da arabama iş bulur muyum, diye düşünmüştüm.
- Bak kardeşim, sen temiz bir adama benziyorsun.Sen,şimdi arkana bakmadan geldiğin yere git,pazarlarına geri dön.Yoksa elindeki arabanı bu şerefsizlere kaptırırsın.
-Nasıl yani?
- Bu ilanı verenler,benim gibi bir adamı dahi çarptılar.Durdukları daire benim.Beş aydır kirayı bile vermiyorlar.Seni hayda hayda çarparlar.İstersen yukarı çık konuş.Sana bir aylık peşin para verirler.Sadece aldığın o parayla kalırsın.Sonra arabanı bile göremezsin.Bir türkücünün organizatörlüğünü yapıyorlarmış sözde…
Arkama bakmadan, oradan uzaklaşıyorum…Gazete ilanlarını araştırmaya devam edeceğim,bakalım daha nelerle karşılaşacağım…