Alışmış kudurmuştan beterdir!


“Hatalar yeni hataları oluşturur.alışkanlıklar beraberinde yeni alışkanlıkları getirir.tavizler her zaman yeni tavizleri doğurur.”

Bir daha olmayacak , ben artık değiştim gibi cümleler kuruyorsan ve bu 3 kez tekrarlanmışsa hayatında bil ki sen busun ve asla değişmeyeceksin.
Kafanda ki “sen” profili tutmayacak pratikte ve hep bir teori olarak kalacak.
Bir zaman sonra insanlara kendini anlatmaya çalışmaktan vazgeçeceksin.
Onlar seni istedikleri kalıba oturturken sen sadece seyredeceksin.müdahale edemeden öylece bakacaksın ve bir zaman sonra bakıp da görmemeyi öğreneceksin.
Artık sevgi duymayacaksın karşı cinsine ve farklı arayışlara gireceksin.
İçten içe bir değer verilme hissi sana bunu yaptıracak.ve sen buna dur diyemeyeceksin.
Yaşamının dizginlerinin kontrolünü kaybettiğini anladığında ise
Dizgin denen şey hiç var olmamış gibi düşüneceksin.

Eski fotoğraflarına bakmaya korkacaksın.o zamanlarda ki masumiyet çarpacak suratına çünkü.
O zamanlara dönmek isteyeceksin.ama “yine olsa yine yapardım” diyeceksin.
Yine olsa yine yapacaktın çünkü.
Seni bilmeden tanımadan seven birini görünce üzüleceksin haline ve şu soru geçecek aklından “gerçekleri bilse yine beni sever miydi?”
Ve hiçbir zaman seni seveni seçemeyeceksin.çünkü kendini her daim ona karşı suçlu hissedeceksin. sana söylediği sözcükler kendini buz gibi hissettirecek.

Tanımaya başladıkça kendini kalabalık ortamları seçeceksin.düşünmeye fırsat bırakmamak için.gülüşlere sahte kahkahalarınla eşlik edeceksin çok eğleniyormuş gibi.kimsenin bilmesini istemeyeceksin içinde bulunduğun durumu yorumlara ve yargılamalara maruz kalmamak için.
Her şey yolundaymış gibi rol yapacaksın ve benimseyeceksin kendi kafanda oluşturduğun bu ikililiği.

Ayıracaksın kendini arkadaşlarından onlardan daha salak olduğun için.ama belli etmeyeceksin onlara ve onlardan biriymiş gibi davranacaksın kurduğun cümlelerde ki laf kalabalığıyla.

Bilincini kaybetmek isteyeceksin yeri gelince ve bu beraberinde halk tarafından kötümsenen alışkanlıkları getirecek.
İçeceksin içebildiğin kadar çekeceksin dumanı ciğerlerine çekebildiğin kadar.
Yanan alevleri kor haline dönüştürebilmek adına..kordan çıkan duman yaşadıklarını örtbas etmeye yetmeyecek belki ama görünürlüğünü azaltacak en azından.
Bilinçli bir şekilde bir hataya adım atmaktansa yalandanda olsa bilinçsizliğin altına sığınacaksın.

Gittikçe ailenden uzaklaşacaksın.onlara yakışır bir evlat olmadığını düşünerek.özellikle babandan.ağzından çıkacak her cümleye hayranlıkla bakarken altında kayıp gittiğin insanları düşündükçe yüzün düşecek yere ve eğilip almaya takatin kalmayacak.baban seni en yükseklere taşımışken serçe parmağıyla tüm direçsizliğine rağmen sen diretecekesin dibe inmek için babanın gözünde.çünkü rahatsız edecek babanın sana karsı tutumu.
Terk etmek isteyeceksin yasadıgın semti.ilerleyen zamanda şehri ülkeyi…
Yeni bir başlangıç yapmak isteyeceksin.yeni insanlar tanımak geçmişinle bağlantısız..
Onlara kendini sıfırdan tanıtmak isteyeceksin.sanacaksın ki bu her şeyi sonlandıracak.geçmişinden yaşadıklarından sıyrılmak bir otobüs biletiyle mümkün.ancak bu kadar kolay olmayacak yakandan silkmek yaşananları.bir yerden patlak verecek ve sen yine “Sen!” olacaksın.

Sen sensen eğer her daim sorgulamaktan vazgeç.kabul et tüm benliğinle kendini.senliğine göre bir hayat yarat “pratikte”.çevrendekilerle uğraşmak onları çözmektense önce kendi isteklerine karar ver.buna göre çiz rotanı.diğerlerinden farklı olarak sapmadan ilerle bu sefer.
Ne gerekiyorsa yap.SADECE KENDİN İÇİN yap ne yapıyorsan.. ama yap!

joon