İnsan yaratılırken tıpkı bir koruk meyve gibi kekre yaratılmış aynı zamanda da mükemmeli arzulayan bir yapıda olgunlaşma ümidiyle yaratılmıştır..
-Önünde kendisi için bir hedefte vardır ki bu tanrısıdır..Bu hedefe önce tohum sonra çimlenme fide ve meyveye durma olgunlaşarak tekrar tohumunu yayabilme böylece süreğenliğe kavuşma olarak ulaşır..Tohumunun mükemmel yani özü olabilmesi için dış etkenlerden bertaraf edilmesi ve insan özünü açığa çıkarması gerekirki süreğenliği de
bozuk olmasın..
--İnsan aceleciliği cahilliği öngörüsüzlüğü yüzünden izlemesi gereken zorlu ve uzun süreci kısaltmak ister hep..
-İşte şeytanı da tam burada devreye girer..
-Şeytan cennette iblis..
Pazarda satıcı..
Cinsellikte karşı cins..
Elde etmede siyasetci..
Arınmada din istismarcısı..
Yada bunların içiçe geçmiş hali..

Bir aşığın dediği gibi..Üç şeyin elinden kuş olsa kurtulmaz..
Parayı has
Cinsi temas
Yüksek yerden iltimas
İnsan kendi içindeki özlemleri kullanılarak kandırılır..
-Cehennem ancak cennet vaadi ile kandırılarak yaratılır..
-Faşizm daha çok demokrasi denilerek getirilir..
-Ve insana aklı her yalana kanması için yedirilir..
Çünki akıl bilirki çabasız hiç bir şey oluşmaz..
Umutsa akıldan uzak kalırsa çaresizdir ve her yalana uyar..
Bu milletin din ve ideoloji istismarcıları önce aklını alıp sadece umudunu aciz bıraktılar..
Şimdide her tatlı yalanla kandırmaya devam ediyorlar..
Bu oyun dibe vurana kadar devam edecektir..O gün umutun da öldüğü gündür..
İşte o zaman akıl tekrar hakimiyetini kuracaktır..Bu geçişler tarih boyunca çok yıkımlı olmuştur..Bu arzu edilen değil kaçınılmaz sondur..