İki gündür karayelden esen soğuk rüzgar, karla karışık yağan yağmur, cadde ve sokakların birden tenhalaşmasına neden oldu.

Güzel yaz günleri, cıvıl cıvıl çocuk sesleriyle dolu olan, oyun parkları, sessiz sedasız bir terk edilmişliği yaşıyor. Semtimizin geniş parkları, önündeki fıskiyeli havuz, çimen ve ağaçlarıyla, sıcak yaz geceleri semt sakinlerini ağırlayan çay bahçeleri ve cafeleri, nispeten azalmış kapalı salon müşterileriyle yetinmeye çalışıyor.

Yağmurla karışık rüzgarlı bir Aralık günü, alışveriş için hızlı adımlarla caddelerde ilerliyorum.
Kendi ayak seslerim kulağıma yankılanıyor. Sıcak yaz günleri, insanlarla çarpışmadan yürümek için dikkat ettiğimiz caddeler, mecburi işleri olanlar dışında, oldukça tenha.

Kışın bütün ihtişamıyla geldiği gözlerden kaçmıyor.

Bu sene, pastırma yazı denen sıcak günler, oldukça uzun sürdüğü için, kışa geç merhaba dedik.

Birden bastıran soğuk havadan hiç şikayetim yok.

Her zaman mevsimleri zamanında yaşamayı severim.

Çok sıcakla aram pek iyi olmadığından, yağışlı ve soğuk günleri daha çok tercih ediyorum.

Tabii bu arada insan düşünmeden edemiyor. Soğuk hava, yakacağı, sıcak bir evi, barınacağı olmayanlar için çok meşakkatli geçecek günler demek!

Dünyanın bir çok ülkesinin sorunu olan evsizler, bizim ülkemizde de yürek sızlatıyor.

Onlar için elbet istenirse bir şeyler yapılabilir. Bu devletin el atması gereken bir sorun gibi gözükse de, bizler de vatandaş olarak, semtimizde olan gariplere karınca kararınca yardımda bulunabiliriz.

Sokak çocukları ülkemizin ayrı bir yarası.

Eskiden, tiner bali çeken bu çocuklar, şimdi de çakmak gazı koklayarak, kendilerini öldürüyorlar.

Bizler çok duyarlı aileler olmak zorundayız.
Kendi çocuklarımızla ilgilendiğimiz gibi, semtimizde dikkatimizi çeken böyle gençleri tedavi olmaya ikna edebilirsek, bir tane çocuğu sokaktan kurtarabilirsek, yarınlarımızı garantilemiş oluruz.

Sokaklardan kurtarılıp, topluma kazandırabileceğimiz her can, ülkemizin yarınlarına hayırlı bir yatırım, daha düzenli, sağlıklı toplum olma yolunda, temele atılmış bir kürek harçtır.

Biz bayanlar olarak, bunu yalnız başarmamız biraz zor.
Bizim yapabileceğimiz, büyük şehirlere göçle gelen, bu keşmekeş içinde, geçim derdine düşüp, evlatlarını ihmal eden komşularımızı bilinçlendirmek.

Bakıp, besleyip, büyütebilecekleri kadar çocuk sahibi olmaları konusunda, yardım almalarını sağlamak.

Sağlıklı nesiller, sağlıklı toplumların temel taşlarıdır.

Sevgi ile, çiçekler bile bir başka büyüyüp gelişiyor.

Çocuklarımız bizim canlarımız, geleceğimiz, her şeyimiz.

Sevgi, yaşamımızı direk olarak etkileyen bir duygu.

Önce kendimizi sevmeyi, saymayı, insani duygularla bezenmeyi başarmalıyız.

Sevgiyle bakan göz her zaman güzel olanı görür.

Yaratılanı Yaratandan ötürü sevelim.
Şunu unutmayalım, sevgi her kapıyı açan en önemli anahtardır.

Rüzgar eken fırtına biçer.

Sevgiyle kalın.