2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
850
Okunma

Sevgili can günlük,
Kendimi aşk adamı olarak görüyorum. Bunu söylerken tevazu göstermeyeceğim. Bildiklerimi sana açıklamak, hissettiklerimi seninle paylaşmak önceliğim...
İnsan kendini hangi konuda yetenekli görüyorsa, hangi alanda başarılıysa, sesi güzelse, aklı yatkınsa resme, yüreği inceyse ifade etmelidir nasıl biri olduğunu. Susmamalı. Gizlememeli kendini. Kendini sergilemeyi bilmeli. Suskun kaldıkça kaybedeceğini kavramalı. Kağıda dökmeli ya da benim yaptığım gibi başka birine anlatmalı dünyasını...
Sevgili can günlük,
Bu sonbahar, soğuklarını getirmedi daha. Bahardan beri Mardin’e yağmur yağdığı yok. Millet ekin ekmedi daha. Derin endişeleri var. Güneş kaybolmuyor mavi gökyüzünde, gri bulutlar uğramak istemiyor Mezopotamya Ovası’na. Küresel ısınmadan çekeceğimiz var sanırım...
Bu sonbaharda mevsimine uygun günlerle karşılaşmak istiyorum. Ipıl ıpıl yağmur düşsün istiyorum başıma. İstiyorum toprak ıslansın, berekete kavuşsun doğa, değişsin havalar...
Sevgili can günlük,
Bu aralar cidden fazla okuyorum bir şeyler. Bu şeyler genelde roman ve edebi dergiler oluyor. Okudukça genişliyorum sanki. İçim içime sığmıyor yeni tümcelerle merhabalaştıkça, yeni renklerle muhabbet ettikçe, okumak benim için ayrı bir keyif alanı oluyor. Okudukça niçin yaşadığımı anlayabiliyorum rahatlıkla...
Okuyarak zenginleştiğimi fark ediyorum. Okuyarak kelime hazinem tavan yapıyor. Okuyarak daha iyi yazıyorum. Okuyarak olgunlaşıyorum. Okuyarak kitapların büyülü havasına kapılıyorum.
Okumak kaybettirmez sevgili can günlüğüm...
....................................
Mehmet Selim ÇİÇEK
19 Kasım 2010,,,10.16
Mardin