Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
Ahmet Bektaş
Ahmet Bektaş

Yakalanınca

Yorum

Yakalanınca

3

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1053

Okunma

Yakalanınca

Yakalanınca

Halk arasında bir söz vardır. “Görürsen şaka, görmezsen yaka”
Meşhur bir hırsız, hırsızlığın püf noktasını şöyle açıklamış; “Yakalanınca utanmamak” hepsi bu kadar…
Milletin malını dolandıranlar piri olmuşlar bu işin. Yakalanırlarsa pişkinliğe vurup, utanmıyorlar.
Şeyh efendiyle yıllarca beraber olmuş, ondan menfaat elde etmiş bir kadın; yakalanınca aldatıldığını masum olduğunu söyleyiveriyor. Yakalanmasaydı bu masumiyeti ne kadar daha devam ederdi? Bilinmez.
Yani yakalanana dek her şey mubah! Yakalanınca “meşru” gerekçeler açıklanıyor.
Tecessüs (casusluk), başkalarının özelini araştırmak; dinimizce hoş karşılanmıyor ki daha fazla hatalara meydan verilmesin. Çünkü yalan, yalanı doğuruyor.
Fındık reklâmında var ya.
Yerseniz.
Saygılar.

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Yakalanınca Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Yakalanınca yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Yakalanınca yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Yakuti
Yakuti, @yakuti
20.10.2007 11:58:09
Hocam anlatmak istediklerini kısaca özetlemiş ama yerli yerinde baştan sona hepsine katılıyorum derinine inersek konunun dahada yazacak çok şeyler var.
İnkar yiğidin kalesi diye bir söz geldi aklıma Afet hanımın yorumunu okuyunca yani yakalansada bazen bu kabullenilmiyor değişik laf dolambaçları ile inkar yoluna yanlış anlamışsınız diye geçiştiriliyor hatta dahada üstüne gidersen suçlu bile çıkartırlar insanı:)
Selam ve sevgimle
Ahmet Bektaş
Ahmet Bektaş, @ahmetbektas
7.10.2007 23:00:48
Afet hanım sizi yazdırmayı başardım işte.
Ne mutlu bana.
Afet hanımın yazdıklarına katılıyorum elbet.
Özet yazmamın nedenini de güzel ifade etmiş.
Uzun yazıların okunduğunu sanmıyorum.
Sözün değeri kısalığında gizli.
Yazıya dönersek suç tektaraflı değil de savunmalar çok manidar.
Herkes kendi açısından savunma yapıyor.
İşine geldiği şekilde...
------------
Aydın kadın -erkek çok yönlü bakıyor.
Afet hanım teşekkür ederim değerli yorumunuz için.

Afet İnce Kırat
Afet İnce Kırat, @afet-ince-kirat
7.10.2007 22:37:06
10 puan verdi
Ahmet bey bir yazı yazmış. Özet gibi. Hırsızlıktan başlamış,zinadan dem vurmuş,en önemlilerinden birisi olan tecessüsü kısa geçmiş ve aganini örneğiyle yalanla bitirmiş. Ne yalan söyleyeyim bu kadar özetin içine uzun uzun yorum yazmak da benim zoruma gitti şimdi. Dinimizin hatta bütün hak dinlerin yasak kıldığı büyük günahlardan sadece bir ikisi. Aslında bunların her birisi için sayfalar dolusu yazı yazılır. "Yaz o zaman " diyeceksiniz ama yazmayacağım. Çünkü düz yazı yazmayı sevmiyorum. Hem yazacağım da ne olacak ki, zaten kimse dinlemeyecek. Herkes neyin ne olduğunu çok iyi biliyor da yapmıyor o başka. Tabi ki bu suçu daha da büyütüyor, daha çok cezayı gerektiriyor o başka mesele. Tamam, bu kadar yeter sanırım ama aklıma takılan ne oldu biliyor musunuz? Zina örneğini verirken şeyh efendi ve kapatması olan kadını gösterip kadının savunmasını ima etmiş . O ki koskoca şeyh yaptığının ne kadar yanlış olduğunu bilmiyor mu; kendisi razı olmazsa kadının ona zorla bir şey yapamayacağını bilmiyor mu? Neden suçlu sadece kadın oluyor ki? Kadın bu durumda kullanılmış, elbette ki bazı menfaatleri de olacak. Yani alan da veren de razı olmuş ve beraberce bir suç işlemişler. Neden örnek kadın olmuş o zaman. Çünkü yazarı Ahmet Bey.
Bazı erkeklerin düsturundan haberi yok mudur? Yatakta bir kadınla yakalanınca bile inkar edeceksin derler. Kadın bir nebze de olsa doğruyu söylerken erkek sadece yalan söylüyor. Bence bu örnek daha çok yakışırdı.

Yazının uzunluğu açısından sizi geçtim mi bilmiyorum. aslında erinmesem kelimeleri sayardım ama ona uğraşana kadar bir iki paragraf daha yazarım diye düşünüyorum. Herşeye rağmen yapılan yanlışları hatırlatmış. Kısa olması da rahat okunmasını sağladı işte. Bu da bir şeydir. Hiç düşünmeyenleri, oturup da yazmaya bile uğraşmayanları göz önüne alırsak kutlamak gerekiyor yazarımızı. Saygılar.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL