Kılavuzu para olana her kapı açıktır. shakespeare
perihan reyhan ALKAN
perihan reyhan ALKAN

İŞTE BUNA ŞAPKA ÇIKARTIRIM BEN!

Yorum

İŞTE BUNA ŞAPKA ÇIKARTIRIM BEN!

1

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

619

Okunma

İŞTE BUNA ŞAPKA ÇIKARTIRIM BEN!

İŞTE BUNA ŞAPKA ÇIKARTIRIM BEN!

Biliyordum gerçeğini ve de erdemini, yaşam öyküsünden pek çok parçayı da lakin bunu bilmiyordum. Bir vesile bu yaşanmışlığını da bu gün öğrenince, hayranlığım daha bir arttı insanlık adına ve işte bu dedim. Hep anlatmaya çalıştığım buydu. Lakin başka bir tezimi de bir nebze çürütmedi değil. Hani hep derim ya okullarda verilen öğrenimdir, eğitim çok başka bir şey, temeli ailede, hele de annededir, sonra yakın çevresinde ve yaşam sürecinde erdemin ve bilginin süzgecinden geçirdiklerinin de üzerine inşasıyla, kendinde, kendi gayretiyle vücut bulur diye…

Ama bu dafaki ve bu, böylesi Allah vergisi bu yanıyla ikinci görüşümü biraz çürüttü az önce de dediğim gibi. Yani ailesel temelin gerekliliğini… Kim bilir kendilerince vardı da belki…

Belli bir öğrenim görmemiş, anladığımız açıda eğitim de almamış, hatta okuryazarlığı bile olmayan bir Bey düşünün. Eşine deliler gibi aşık lakin malumunuz aşk her zaman karşılıklı sürekliliğini muhafaza edemiyor. Taraflardan biri, tüm güzelliğine, erdemine rağmen gün gelip kadir kıymet bilmezlikle mi, kendi cephesinde aşkın tükenişiyle mi, şeytana uygunlukla ya da karşısına çıkan birinin daha bir şeytan oluşuyla mıdır bilinmez bir başkasına aşık oluyor.

Bu kadarla kalıp o aşkı eşinin müstesna aşkına hürmeten içinde bir yerlerde yaşasa ya da, geçip karşısına “Üzgünüm böyle olsun istemezdim ama seni aldatmayı da ne sana, ne kendime yakıştıramıyorum, beraberliğimizin saygınlığına da yakışmaz bağışla ne olur, aldatmak da istemiyorum seni lakin ben başkasına aşık oldum, ayrılalım ve ben onunla evleneyim.” Dese sözüm olmayacak…

Lakin bu diğer aşkı, çıkar yol bulamamakla mı, daha da doğrusu, dürüst olmayı becerememek mi, cesaret edememekle mi, mevcut olan, her ihtimale karşı yedekte dursun düşüncesiyle mi bilinmez, gizli saklı yaşamayı tercih ederek, sonuçta da diğer erkekle kaçmayı uygun buluyor kadın

Kaçıyorlar da… Yol boyu koşuyorlar el ele bir an önce uzaklaşmak, yakalanmamak için. Kadının takati kesiliyor bir noktadan sonra, köyden de uzaklaşmışlar epey, “Dur.” Diyor kaçmakta olduğu erkeğe, “Dur, yola çıktığımızdan beri ayakkabımın birinde bir tuhaflık var, daralmış sanki, zor duruyor ayağım içinde, tam oturmuyor da, zorlanıyorum ayağımda tutmaya, hem acıtıyor da, sanki bir şey var ayakkabının içinde.” Durup ayakkabısını çıkartıyor ayağından, bir şey yok, daha dikkatli bakıyor ki iç taban yüksek, astarı kaldırınca müthiş şaşırıyor ve de orada, o an hem hatasını, hem de gerçek sevginin ne olduğunu anlıyor.

Eşi aslında fark etmektedir bir müddet kadındaki değişimi ve başka erkeğe meyillendiğini lakin o kahrolası yürek o şekliyle bile olsa, yanında olmasının yeterliliğiyle mutlanıp yine de açık edemiyor, vazgeçemiyor bir türlü, görmezden bilmezden geliyor bağrına taş basarak ve sevdanın o kadarına da razı olarak.

Belki de diğer erkeğe güvençsizlikle, sevdiği kadın ortada kalmasın, rezil olmasın, belki hevestir ve geçer diye sabırla bekliyor. O gece artık yolun sonuna gelindiğini hissediyor, anlıyor ki dönüşü yok, gidici eşi. Olur da kaçıran adam yarı yolda bırakırsa ya da ne bileyim, başka bir nedenle kadın ortalarda kalır da sıkıntıya düşerse diye, ayakkabısının astarı altına elinde ne var ne yoksa bütün parasını koyuyor.

Ne devasa sevgi değil mi ve de sevgiye, sevilene saygı, sadakat?!

Böylesi bir durumda hâlâ sevmeye devamlılık ve saygının, sadakatin var oluş ve sürdürülüşü doğru mudur, olabilir mi, olmalı mı tartışılır şüphesiz lakin sevmenin hele de böyle devasa ve karşılık beklemeksizin sevmenin, her şeyden de öte insanlığın örneklenişiyle muhteşem bir davranış!

Kaç öğrenimli, hele de eğitimli erkek yapabilir ki bunu, bu asil ve saygın duruşu kaçı sergileyebilir, kaçı sevebilir böylesine ya da kadın ve de hoş görüyle bağrına taş basabilir?!

Kendisi ne denli acı çekerse çeksin, yeter ki sevdiği mutlu olsun diye kaç kadın ya da erkek düşünebilir?!

Terk edilen eşin daha başka ve çok güzel özellikleri, erdemleri dünyaca ünlü başarıları da var ve yerini doldurmasa da eşinden daha büyük sevdalara maruz, eşinin yüreğinde yer alamasa da, dünya çapında pek çok yürekte yer almakta…

Yani bu yanlarını hepimiz biliyoruz zaten o nedenle anlatmayacağım. Belki yaşamının bu dilimini bilenleriniz de var lakin ben bu diliminden yeni haberdar oldum, daha önce çıkarttığım şapkalara bir yenisini daha eklerken bir yandan da bilmeyenlerimize de duyurmak istedim.

Affedersiniz, heyecanımdan konuya öyle bir giriş yaptım ve de kaptırdım ki olayın o müstesna kişisinin kim olduğunu söylemeyi unuttum.

Affetsin beni…

Nur içinde yatsın değerli ozan…

AŞIK VEYSEL…

p.r.alkan



Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
İşte buna şapka çıkartırım ben! Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz İşte buna şapka çıkartırım ben! yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
İŞTE BUNA ŞAPKA ÇIKARTIRIM BEN! yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Fikret TEZEL
Fikret TEZEL, @fikret-tezel
21.10.2010 18:59:59
10 puan verdi
Bilmeyenlerden,duymayanlardan biri de bendim. Şimdi duydum,şaşırdım ve hayran kaldım.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL