Hazreti İbrahim gibi çocuk olmak.
Tefekkür fenerini yakmak körpecik dimağında;
Uzun geceler boyu yıldızlarla konuşmak.
Kendini varedeni güneşten, aydan sormak.
Zerre zerre okumak,ilmek ilmek dokumak kainatı...
Her eserde, müessire giden yolları bulmak.
Batıp gidenlerin sahte ışıklarına aldanmadan,ezeli ve ebedi sultana ram olmak.

Hazreti İbrahim gibi evlat olmak.
Hakkın hatırını yüce tutmak her hatırdan.
Kah meydan okumak nemrut kafalılara,kah ayak direyen babanın dikilmek karşısına.
Sırtını Yaradana dayayıp çıkmak yola.
Eğilmez yürek,bükülmez bilek olmak.
Kulluk davasının yılmaz bekçisi,Sırat-ı müstakimin cesur sözcüsü,muhabbetin gönül elçisi olmak.

Hazreti İbrahim gibi baba olmak.
İtirazsız,emre amade yaşamak bir ömür.
Çölün ortasına bırakabilmek canını, cananını.
Keşkeler girdabında boğulmadan, tevekkülü yaşamak.
Dön dediklerine,sırtını dönebilmek,
Kurban emri geldiğinde tereddütsüz bıçak bilemek.
Heva ve heveslerin ahtapot kollarını kesebilmek, birer birer gönülden.
Emaneti esas sahibine yönlendirmek.

Hazreti İbrahim gibi mütevekkil olmak.
Meydan okumak musibet mancınıklarına.
Söndürmek iman nuruyla bela ateşlerini,narın ortasında nura kavuşmak.
’’Ey ateş serin ve selamet ol’’lutfuna mazhar olmak.

Minnet etmemek Rab’den gayrısına.
Küçük kapıların dilencisi olmadan, en büyük kapıya dikmek gözünü.
’’Hasbünallahü ve nı’mel vekil’’ şuuruyla, tenezzül etmemek sebeplere.
Yürek yangınlarını gül bahçesine tebdil eylemek.
O’na dost,O’na yaran,O’na halil olmak.
Şifayı Ondan(c.c),devayı Ondan,edayı Ondan istemek.
Hazreti İbrahim gibi yaşamak vesselam Hazreti İbrahim gibi yaşamak...