Bu yıl okula yeni kayıt yaptırıp, ilim yuvalarını dolduracak kadim dostlarımız, sevgili yavrularımız için, okulun ilk zili yine (eğitim öğretime) bir hafta önce çalacak ve de çaldı.

Okulla yeni tanışacak çocuklar, özlemle, sabırla ve heyecanla bekledikleri okul hayatlarına bir hafta önceden başladılar. Öğretmenlerini, yöneticilerini, okulda çalışanlarını, sınıflarını ve okulun diğer bölümlerini tanıyarak heyecanlarını giderecekler, okula ısındılar.

Geleceğin umutları, yarınların fidanları gül ve güler yüzlü çocuklar, tanıdıkları veya hiç görmeyip tanımadıkları akranlarıyla tanışıp, arkadaş olacaklar. Aynı okulu, aynı sınıfı, aynı sırayı paylaşacaklar. İşte çocuklar ilk günde paylaşmayı öğrenecekler, paylaşmanın önemini de ilk günde tadacaklar. Kim bilir, belki de onlar, farkında olmasalar da, gizlice birlik ve beraberliğin temelinin tohumlarını da ekecekler zihinlerine ve de yüreklerine.

Çocuklar okulda öğrenecekler, vatan, bayrak, millet, din, dil ve devlet sevgisini. Okulda öğrenecekler bağımsızlığın, hürriyetin ve özgürlüğün tadını. Okulda öğrenecekler cumhuriyetin, demokrasinin, seçmenin seçilmenin erdemliğini. Okulda öğrenecekler dününü (tarihini), bu gününü ve yarınını.

Okuyacaklar İstiklal Marşımızı en güzel bir şekilde. Öğrenecekler manasını. İçecekler, her gün andımızı en içten samimi dileklerle. Haykıracaklar dünyaya, Atatürk’ten aldığı mirası, öğrendik ve koruyacağız diye... Milli duygular gelişecek, gönüller yeşerecek, göğüsler kabaracak ilim öğrendikçe.

Okulları dolduracak olan öğrenciler, öğretmenlerinden fazla bir şey istemiyorlar da zaten. Sadece onlar, Atatürk’ün deyimiyle “Muallimler yeni nesil sizin eseriniz olacaktır.” sözüne mutabık kalmalarını istiyorlar hepsi o kadar…

Okula yeni gelen öğrencilerin beklentileri varda, diğerlerinin yok mu? Zannedersiniz! Elbette ki, onlarında var. Onlarda bu eğitim maratonunda öğretmenlerin, idarecilerin ve velilerinin mutlaka elinden tutmalarını. Kendilerine sahip çıkıp yol göstermelerini bekliyorlar.

Öğretmenlerin de kendilerini her yeni sisteme göre yenileyerek, öğrencileri yetiştirmeleri artık kaçınılmaz bir hal almıştır. Bundan böylede öğrencileri 6. 7 ve 8. sınıfta Milli Eğitim Bakanlığının yapacağı sınavlar müfredat program uygulamalarının yakından takip gerekmektedir. İşte onları bu doğrultularda yetiştirmek ve sınavlara da hazırlamak gerekmektedir.

Öğrenci velileri, çocuklarıyla yakından ilgilenmeli ve ilgilendiklerini de, çocuklarına mutlaka hissettirmelidirler. Ayrıca öğretmenler ve idareciler, velilerle zaman zaman görüşerek, hem yeni müfredatla, hem de öğrencilerle ilgili bilgiler vermelidirler. Başarının adresi birliktelikten ve bilinçli çalışmaktan geçer…

Yakında okul zili çalacak. Bu zil okulun ilk zil olacak. Fakat unutmayalım ki, bir günde, bu zil okulun son zili olarak çalacak. Zilin ilk veya son çalması o kadar önemli değil. Asıl önemli olan, bu iki zilin arasının nasıl dolmasıdır.

Başarılı bir eğitim öğretim yılı dileklerimle…

Cemalettin GÜRPINAR