Merhaba gönül dostları
Dün bağbozumu şiirimi yazdıktan sonra gönlüm çok gerilere gitti
Yıllar öncesi bozca adaya gitmiştim bir tur gezisi ile onu anımsadım
Orada pek çok bağ gördük oranın çavuş üzümü de çok meşhurmuş başka yerlerde de yetişmez miş
Güzel bir yolculuktu bizim için bozca adaya akşam üzeri girmiştik motelimiz çapraz köyde idi
Burası sahilde çok güzel bir yerdi
Mevsimin sonbahar oluşu motel boştu denize nazır bu motel motel diyorumküçük apartlar şeklinde idi iki katlı üç katlı değişik bir yerdi

Akşam yemeği biraz can sıskada geçmişti
Bize balık denmişti tabi ya ızgara yada kızartma beklerken haşlama türü bir şey geldi yanına biraz sebze koymuş lar
Tabi ki gurup memnun kalmadı kimisi hiç yemeğe dokunmadı olsun du bir öğün ne çıkar dı

Yemekten sonra kafe kısmına geçtik dileyen çay dileyen kahve neskafe içti
Gençler tavla oynadı zaman akıp geçiyordu denizin sesi ninniydi sanki
Sabah kahvaltıdan sonra dolaşarak ege denizine bağlı ayazma plajını gördük tabi ki boştu mevsim sonbahar
İlk kez rüzgar güllerini burada gördüm17 di ünite den oluşan bu devası rüzgar gülleri 2000 yılında yapılmış ve bozca ada ile Çanakkale nin yarı elektiriğini karşılıyormuş

Ne güzel yarab bim öyle güzel rüzgar alanı vermişsin ki bu adaya bedava elektirik
Diye düşledim
Bağların arasından sahili görerek gidiyoruz bir bağın yanında otobüsümüz durdu
Son kalan üzüm çilteklerin den bir iki buldu arkadaşlar tadımlık diye
Bozca ada gündüz gözü ile başka güzeldi

Dar sokak lar cumbalı evler pencerelerde çiçekler anlatılmaz güzeldi burası benim için
Buranın şarabı meşhurmuş
Sağ olsun rehberimiz bir şarap fabrikasından rica etti gezip görelim diye kırmamış kabul etmişler
Tam fabrikaya gireceğimiz zaman bir araba üzüm gelmez mi şansımıza boşaltmadan bize ikram etti mal sahibi tadımlık
Hiç el değmeden üzümler dökülüyor yıkanıp eziliyor şırası ayrı kazanlara posası ayrı yere
Sonra nasıl dinlendirilip şarap haline getiriliyor anlattılar bizde gezip dinledik
Gerçi haram diye beni çok fazla ilgisi çekmedi ama arkadaşlar dan alan çok oldu
Evet bozca ada güzel sevimli bir yerdi çok sevdiğim severek gezdiğim küçük cennetti

Bir tek kalesi vardı eski tarihten kalma ben girip gezmedin kızım girdi dolaştı anne boş dedi

Ara dan bir iki yıl geçmişti bir Çanakkale turu ile yine uğradık bozca adaya bu sefer gezmedik biliyordum sadece sahilde yemek yiyelim dedik yağmur lu bir gündü sanırım yine sonbahar çünkü içerde oturduk serin ve yağmur yağıyordu denize düşen her damla başka güzeldi
Sanırım buranın adeti yine balık tı tercihimiz sahil ya taze balık olsun dedik
İzgara diye söylendi
Hiç pullarını temizlememişler ve elektirik ızgarası olmuş dünya para ödedik yediğimizden de bir şey anlamadık pullar ağzımıza geldikçe
Neyse bunlar çok önemli değil sadece aklınızda olsun bir gün yolunuz bozca adaya düşerse bilin diyorum
Beni üzen ikinci gidişimde yaşlı bir amca ile olan sohbetimdi
Zavallı çok üzgündü
Yıllarca bu güzel yerde ezan sesi vardı
Şimdi ise kilise yaptılar çan sesler dinliyoruz demesiydi
Evet bu beni de çok üzdü düşündürdü
Ne diyebilirim ki güzel yurdumun Müslüman ülkem ne yazık ki çan sesleri ile uyanıyor
Yıllar öncesi anılarımdan
AYŞE KARAN