Eskiden ticaret kervanlarla yapılırdı. İpek yolu dediğimiz meşhur güzergâh işte bu ticaret kervanının en çok kullandığı yoldur.

Bu yol üzerinde güçlü hırsızlık yapan haramilerde olurmuş bu yankesiciler güçlerinin yeteceğini anladıkları kervanların önlerine geçerler. Böyle bir ticaret kervanı dağlık bir yerden geçerken haramiler, yan kesiciler. Önüne geçerler neleri var neleri yok alırlar yalnız birisinin hiçbir şeyini bulamazlar. Ondan da isterler ama bir şeyinin olmadığını hiçbir şey veremeyeceğini inatla ısrar edere.

Buna kızan haramiler eski olmasına rağmen O yolcunun semerini alırlar giderler. Şehirden geçerken bir koşumcuya uğrayıp eski semeri verelim yenisini alalım derler. Ve semerci tamircisine varırlar eski semeri almasını kendilerine yenisini vermesini isterler. Tamirci yapamayacağını zaten fakir olduğunu söylemeye çalışı. Kırmaya dökmeye alışık haramiler adamı güzel bir döverler yeni bir semer alıp, eskisini bırakarak giderler. Her yeri yara bere içinde kalan tamirci eski bıçağını alır ağlayarak haramilerin bıraktığı eğeri tamir etmeye başlar. İlk bıçak vuruşunda semerin içine saklanan çil altınlar şangır, şungur dökülmeye başlar.

Tamirci hem ağlar hem avuç açarak yarabbi kimisine döve döve veriyorsun der. Zarar edeceği düşünen tamirci Zengin olmuş ve böylece mutlu bir hayat yaşamış.
============================AR===============================