Duyguların (bir’i bin olması gerekirken) bin’i bir para olmuş havada uçuşurken, kan’ı beş para etmeyen ellerde kapış kapış kapışılırken, ben ve benim gibiler var mı, var mıydı, kaldı mı? Kaldıysa diye düşünürken buldum kendimi birden. Sözü kalemime bıraktım, aşkı birde O anlatsın diye...
Aşk ağırdır, herkesin harcı değildir onu taşımak, kendine yakıştırmak, ağırlığı olmayan aşk da aşk değildir. Değer vermektir aşk, DEĞER verdiğine DEĞER diyebilmektir. Aşk yağmurda ıslanmak değil, bir damla gözyaşında boğulmaktır. Güç’lü dür, bir o kadar güçtür. Güç’tür dize ayağa, güç’tür göze dudağa. Güçtür(zor), güçlü ’dür(kuvvetli) hak edene anlayana.
O’ nu gösteren işaret parmağıdır aşk.
Düşünmek için uyumamak, büyü bozulmasın diye uyanmamaktır,
Ezbersiz, yalansız, tek kişiliktir, tek başına yalnızlığın en güzelidir,
Salınıp yürüyendir bazen ete, kemiğe bürünen, yaşamak, yaşatmaktır bazen de, her şeyi olduğundan daha güzel gösteren.
Sevilenin gözleri, sevenin yüreğidir, ellerin sıcağıdır aşk.
Yılları, yolları, kalpleri aşındırmak değil, tazelemektir,
Gül bahçesi, cennet değil, cehennemde gözü açık yanabilmektir,
Sessiz gelip, tek başına alt, üst eden, sesli gidendir. Gelirken kendi gelip, giderken yanında diğerini sürükleyen,
Bazen nefes alabilmenin anlamı, bazen yaşamanın anlamsızlığıdır aşk.
Az’dan çok, çok’tan az değildir.
Seviyorum diyebilmenin keyfini, seviliyor olmanın mutluluğunu yaşamaktır,
Aranmadan aramak, yakalanmak için kaçmaktır, ‘tut elimden yoksa kayarım’ imdadıdır.

En çok ağlatan, en çok ağlayandır.
Gözyaşıyla akraba, sevgiye Yar’dır aşk.

Aynaya baktığında gördüğünle aynımı görmek istediğin gözlerin rengi?
Ah keşke elimde sihirli bir değneğim olsaydı şimdi...
NAZ