Kardeşlerim!

Regaib, çok değerli hediye, bağış, içten gelerek ve yoğun bir şekilde arzu edilen şey anlamlarına gelen Arapça bir sözcüktür. Cenab-ı Hakk’ın, ilahi ihsan ve manevi hediyelerinin diğer zamanlardan daha çok tecelli etmesi ve samimi kalple Allah’a yönelenlerin affedilme ümitleri dolayısıyla, Müslümanlar tarafından heyecanla beklendiği ve gönülden arzulandığı için Recep ayının ilk cuma gecesine “Regaib Kandili” denmiştir.
Regaib Kandili, Recep ayının 27. gecesindeki Mirac ve Şaban ayının 15. gecesindeki Berat kandillerini; Ramazan ayını, Kadir gecesini, Ramazan ve kurban bayramlarını müjdeleyen mübarek bir gecedir.

Malumunuz olduğu üzere bu dünya hayatı geçicidir. Hayat kısa, yapılacak işler ise ziyadedir. Yaşadığımız her gün bizim için çok değerlidir. Hele böylesi feyiz ve bereketlerle bolu gün ve geceler, kendimize çeki düzen verme, hatalarımıza tevbe etme, geçmişimizle hesaplaşma ve geleceğimize yön verme açısından daha da önemli hale gelmektedir. Yüce dinimiz İslam, dünya ve ahiret için çalışmamızı, ömrümüzü faydalı ve salih amellerle geçirmemizi emretmektedir. Yüce Mevla’mız Kur’an da şöyle buyurmaktadır: “ Ey iman edenler! Allah’tan korkun, herkes yarına ne hazırladığına baksın.

Allah’a karşı gelmekten sakının, çünkü Allah yaptıklarınızdan haberdardır.” (1) Yine mübarek Kur’an da şöyle buyurmaktadır: “ Öyleyse bir işi bitirince diğerine koyul. Ancak Rabbine yönel ve yalvar.” (2)

Bu geceye mahsus bir ibadet şekli olmamakla beraber, geceyi tevbe, dua ve ibadetle geçirmek sevap kazanmaya vesile olur. İdrak edeceğimiz üç aylar ve mübarek geceler, öncelikle Rabbimize, ailemize, milletimize karşı sorumluluklarımızı hatırlatmalı, hatalarımızdan ve günahlarımıza tavbe vesile olmalıdır. Rabbimizin tevbe edenleri sevdiğini bilelim ve asla ümitsizliğe kapılarak ibadetlerimizi aksatmayalım. Bu konuda Cenab-ı Allah şu müjdeyi vermektedir: “ Deki : Ey kendilerine kötülük edip aşırı giden kullarım! Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin, doğrusu Allah günahların hepsini bağışlar. Çünkü O, bağışlayandır, merhamet edendir.” (3)
Ayrıca böyle mübarek gecelerde, büyüklerin gönülleri alınmalı, eş ve dostların hatırları sorulmalı, garipler aranmalı ve yardım edilmeli, yetimler gözetilmeli, aramızdaki kırgınlık, dargınlığa son verilmeli, hoş görü kardeşlik ve beraberlik içerisinde olunmalıdır. Bu duygu ve düşüncelerle hepinizin kandilini kutlar İslam alemine, ülkemize ve milletimize hayırlar getirmesini yüce Rabbimizden temenni ederim.

(*) Bu makale hutbe olarak yazılmış olup 27.06.2008 tarihinde Cuma hutbesi olarak Kars ili genelinde bütün camilerde okutulmuştur.


1- Haşr Suresi Ayet 18
2- İnşirah Suresi Ayet 7,8
3- Zümer Suresi Ayet 53