12
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1017
Okunma

İnce bir çizgide yürüyorum .
Gerisi karanlık ,gerisi cilasını kaybetmiş yorgunluk.
İlerisi meçhul,belirsiz ve silik.
Zonkladıkça aklım ,kıyılarıma vuran şeritleri alıp götürüyor dil ucuyla.
Şems/e dolanıyor yanıklarım,köpkör,perperişan bir oyun sahneliyor bağrışlarında.
Sırnaşıyor arsız gölgeler ,dağılıyorlar yosunlar ülkesine,tutuluyor dillerim ,şaşırıyor aklım,üşüyor iliklerimin astarsız entarileri.
Dumanlaşıyor mahmur gözlerin feryat eden bebek yanları.
Sancıyor hiç durmadan şakaklardaki vuruşan hançerlerin saplantıları.
Seyre dalıyorum iklimlerini,hazla ve hayranlıkla.
Dolaşıyorum arkandan gizlice,sahibi olduğun kokunun yanına,dokunmak isterken çekilen sularına eğiliyorum.
Dursana nereye gidiyorsun ?
Kaybolan yaseminler gibi elası bol ,çekik gözlerinde sabır çekiyorum.
En çokta varlığındaki yokluğunda,yokluğundaki sessizliğinde kahır çektim bilirmisin.
Her şeyi göze alabilirim kaybetmek için.
Ama seni kaybetmekten korkarım.Yaa düşüncesi bile acı bir zehir gibi çörekleniyor içerime.Yok yok dayanamam olmaz, asla sen bıraksanda ben nasıl kıyarım sana yapamam.
Varsın sen ıraklaş cismimden ,hatta hiç bilmediğim topraklardan ,uyuşmuş nasırlaşmış ayaklarımla yüzü koyun yere bırak benliğimi..
Kurşunla dört bir yandan acıt canımı,kanat çıkart at gözlerimi ,çekip al dilimin metrelerini.
Sık kurşuni renklerinle cebelleşen sinemi.Ama yapma nolur çok ıraklaşma benden ellerinin tozunu hissetmek istiyorum, ayaklarının izi silinmesin diye ,çeviriyorum çitlerle ,bulutlar gölgelemesin diye açıyorum kollarımın, güneşlerini bırakıyorum toprağına.
Kilitliyorum tüm kapılarımı ,sana sadece yüreğimi açıyorum.Ruhumla karşılıyorum seni.Biliyorum aslında beni hiç bırakıp gitmediğini ,tıpkı ben gibi.