8
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1183
Okunma

Osmangazi Ün. İlk Rektörü Prof. Dr. Esat ERENOĞLU’nu Kaybettik.
EMİRDAĞ ve TIP DÜNYASI YASTA
Yüksel ÖNAÇAN
Tıp araştırmalarını tıp dünyası yazsın. Ben BİZİM ESET’i yazacağım kısaca.
Olağan Pazar sabahı yürüyüşlerimizde sık sık karşılaşır, selamlaşırdık karşıdan karşıya. Eli cebindeyse (ki; çok kez bir eli cebinde yürürdü,) selam alıp-verirken mutlaka çıkarırdı. Hep, acelesi varmış, bir yere yetişecekmiş, ya da aklına bir şey gelmiş de onu yapmaya gidermiş gibi bir yürüyüş stili vardı.
............................................................ .
........................................................................................................ .
Birkaç hafta önce de İstikbal Gazetesi’ndeki köşemde;
BİR ŞÜKRAN BORCU başlığıyla bir yazı yazmış ve kendisine ithaf etmiştim. Kısa bir öyküydü.
....................................................................................... .
............................................... .
Hemşehri canlısıydı. İstanbul’a telefon edip, Profesör arkadaşının hasta arkadaşımı kuyruktan alıp götürğünü bilirim. Arkadaşımın hastalığını profesörün ağzından dinlemek için beklediğimizde sordum:
“- Ağabey, kaç yaşına kadar sigara içtin?
“- Çok küçük yaşta sünnet oldum; sünnetimden öncesini hatırlamıyorum. Ama sünnetimden sonra ne sigara ne de alkol kullanmadım.”
64 yaşında iken Osmangazi Üniversitesi Rektörlüğü için zamanın Cumhurbaşkanı S. Demirel’:
"- Altmış dört yaşında birisi için Rektörlük geç bir yaş değil mi; nasıl idare edilecek," dendiğinde Erenoğlu’nun cevabı:
"- Siz seksen yaşınızda koca Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni idare ediyorsunuz Sayın Cumhurbaşkanım." olmuştur.
Bu cevap, orada bulunanlara Alevi vatandaşlarımızın Demirel’in başbakanlığında hükümet kurulduğunda listede Alevi bir bakanın olmadığını görünce:
"- Söz vermiştiniz Sayın Başbakanımız; ama bir bakanımız yok," dediklerinde, Sayın Demirel’in:
"- Ben varım ya!" gibi, zeka ve hazırceplığını hatırlatmıştır.
Ve üniversitenin ilk rektörü olarak görevi almıştır.
Ve yine kendisine has o acele adım ve tavırlarıyla gitti.
............................................................................................................................................................... .
Evet, yine acele, hem de çok acele gitti.
Sustum..
Rahmet okuyor, derin, çok derin saygılarımla önünde bir kez daha eğiliyorum.
Toprağı bol, kabri cennet olsun ve hepimizin başı sağolsun.