Hayata bakışımız bilgimizle, ilgimizle ve tecrübemizle değişmeli. Geçmişten ibret alarak, dersler çıkararak, geleceğimize yön vermeliyiz. Her fert hayatın neresinde, neyi nasıl yaptığını bir sorgulamalı, doğruyu ve yanlışı bulmalıdır. Bu tecrübeler ışığında, gelecek kuşaklara aynı hatalar yaşatılmamalıdır.
İşte elime ulaşan, Atatürk’ün Mersin gezisinden bir anısı olan, ibretlik yazıyı sizlere ulaştırmak ve paylaşmak istiyorum. Yorumu siz yapın, bir düşünün…
Atatürk’ün Mersin’e yaptığı seyahatlerden birinde şehirde gördüğü büyük binaları işaret ederek sormuş;
—Bu köşk kimin?
—Kirkor’un
—Ya şu koca bina?
—Yorgo’nun
—Ya şu?
—Salomon’un
Atatürk biraz da sinirlenerek sormuş:
—Onlar bu binaları yaparken siz neredeydiniz?
Toplananlar arasından bir köylünün sesi duyulur:
—Biz Yemen’de, Tuna boylarında, Balkanlarda, Arnavutluk dağlarında, Kafkaslarda, Çanakkale’de, Sakarya’da savaşıyorduk paşam…
Atatürk bu hatırasını naklederken;
—Hayatımda cevap veremediğim yegâne insan bu aksakallı ihtiyar olmuştur, demiştir…
Şimdi ise, Atatürk hayatta olmasa da evlatlarımız soracak bu dünyada…
—Bu şeker fabrikası kimin?
—İsrail’in
—Tekel kimin?
— O da İsrail’in
—Sümerbank kimin?
—İngiltere’nin
—Seka kimin?
—Yunanistan’ın
—Petkin kimin?
—Dostumuz(!) Amerika’nın
—Peki, Tüpraş kimin?
—O da Amerikalının
—Telekom?
—Amerikalı, Lübnanlının
—Limanlar?
—Yunanistan’ın
—Peki, onlar buraları alırken siz neredeydiniz. Türk halkı olarak hangi cephelerde savaşıyordunuz da bunları kaybettik?
Peki, biz ne yapıyoruz? Susmayın, bir şey söyleyin. Biz de vatan için şunu yapıyorduk da kaybettik deyin. O aksakallı amcanın söylediği bir şey söyleyin de, şehit kanlarıyla sulanmış toprağa girmeye yüzümüz olsun…
Bugün, bu gibi yığınla yabancı firma, şirket ve bankalar var ülkemizde bizi sömüren… Hep birlikte, vatanımıza, devletimize, milletimize ve değerlerimize sahip çıkalım…
Yarınlara umutla, güvenle bakmak istiyorsak sorumluluklarımızı da en güzel şekilde yerine getirmenin gerektiğini her an hatırlamalıyız…
“Çalışmadan, yorulmadan, öğrenmeden, rahat yaşama yollarını aramayı itihat haline getirmiş milletler, evvela haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve daha sonra da istiklallerini kaybetmeye mahkûmdurlar.” (Atatürk)