6
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
637
Okunma
Bugün içimi çok fazla acıtan bir olay yaşadım.öyle bir olay ki içimdeki pişmanlık,insanlığımdan utanış hala geçmedi ve bunları yazarken gözyaşlarıma hakim olmıyorum yine.Olay şu:Doğu kökenli komşumuzun 4 yaşındaki oğlunu bahcemizde gördüm.Elinde kendi boyundan büyük bir poşet ve bir sandalyeyle portakal bahçesinin derinliklerine doğru hızla ilerliyordu.Pencereden bağırdım,oralı olmadı.Hızlıve acemi haraketlerle işine odaklanmış,portakal topluyordu olanca gücüyle...
Hemen aşağıya indim,yanına gittim."İzinsiz bunu yapmamalısın,istediğin zaman zaten her zaman sana vermiyor muyuz?Bu yaptığın çok ayıp dedim."Beni görmüyor gibiydi,sadece bir an kafasını kaldırıp "annem istedi" diyebildi.
Bunu da duydum ya çıldırdım adeta,onlara her hafta yeterince erzak vermemize rağmen kadın hırsızlık için küçücük bebeğini alet etmişti!Kadına kızgınlığım sözcüklerime yansıdı,çocuğu epey bir payladım,"bırak elindekileri" bile dedim kızgınlıkla...
Fakat minik çoktan çuvalını doldurmuştu,her ne olursa olsun elindekileri eve götürmeye kararlıydı.Benım artan azarlarımdan bir an önce sıyrılmak için hızlandı arkasından bağırınca ve bahçe kapısında yere düştü...
Yılmadı,kalktı boyundan büyük çuvalı sürüye sürüye gözden kayboldu.
Düşmüştü bit kadar şey ama bu tablo bile sinirimi azaltmaya yetmemişti,eve çıktım söylene söylene ve acı gerçeği öğrendim.
Babam istedikleri kadar portakal toplamaları için izin vermişti...
Yaptığı hırsızlık değil,karın doyurma,varolma kavgasıydı...Belki günlerdir aç bedeni için son çareydi,hem hırsızlık yapsa ne olacaktı?Muhtaç olmanın zorluğunu bilmiyoruz,kendimden utanıyorum...Niye bu kadar tepkili ve önyargılıyım Allahım,o minik bedeni portakallarla birlikte yere yapışırken düşündükçe insanlığımdan,rahat yaşamımdan utanıyorum...