3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
866
Okunma

O yokken doruklarda hissedersin onu ama o olmadığı için aşk yoktur ortalıkta. Bir aşk yokken doruklarda özlersin onu, aşkı.
Sonra bir gün göz göze gelirsin aradığın sıcaklığı bulduğun gözlerle. Sanki aşk ve ona olan özlem oranında bir kıpırtı olur. Ne zaman ki kendine itiraf edersin âşık oldum diye ona olan özlemin azalırken bir nebze aşk doğar içinde ufakta olsa.
Ona olan bu büyük özlem durmana geri çekilmene izin vermez. Sanki her konuşmada ondan bahsediliyor, sanki her yerde ondan bir iz var gibi ararsın, aradıkça yaklaştığını hissedersin. Sonra bir adım daha ismini öğrenirsin. Aşkın artıkça ona olan bu büyük arzu bu özlem azalır. Sonra ailesi, yaşı, çevresi, sevdiği şeyler… Bir bakmışsın içinde ki aşk büyümüş neredeyse ona olan özlemini geçecek.
Ve işte o an… Aşkında da özlemin de dengelendiği o an gelir. Senin onu sevdiğinde çok seviyordur seni. Her şey itiraf edilmiştir. Ve onu bulmuşsundur gerçek anlamda.
Her şey harika giderken diyemiyorum çünkü tamda bu noktada her şeyin ters gitmeye başladığını fark edersin. Hâlbuki yıllardır aradığın özlediğin nefes kadar yakınındadır ama gene de doğru gitmeyen bir şeyler vardır.
Bunu bilirsin ne kadar istemesen de bu böyledir.
Çünkü ne zaman ki sen onu buldun aşkın ve özlemin eşitlendi bundan sonra aşkın doruklara ulaşırken ona olan özlemin azalarak yok olma seviyesine geldi.
Aslında onu buldukça kaybetmeye başladın içinde. Derin bir boşluktu bu adeta.
Pek ya şimdi ne olacak senle sensiz mi yaşayacağım…