1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
128
Okunma
İnsanın hayat yolculuğunda bazı anlar vardır ki zaman durur, nefes genişler, kalp sükûta erer. Bu anlar çoğu zaman gecenin karanlığından sabahın ilk ışıklarına yürürken doğar. Teheccüdün sessiz secdesi, ardından gelen sabah namazı ve taze havanın ciğerlere dolduğu kısa bir yürüyüş… Bu üçlü, hem ruhu, hem zihni, hem bedeni aynı çizgide hizalar.
Bugün modern dünya, "farkındalık" kelimesini çok kullanıyor. Meditasyon teknikleri, nefes egzersizleri, zihinsel arınma çalışmaları… Oysa doğu toplumlarında, özellikle bizim coğrafyamızda, bu hal zaten yüzyıllardır yaşanıyor. Sessizlikte dua, gece uyanıklığı, sabah vakti tefekkür… Bunlar hem kültürel mirasımız, hem ruhsal genlerimizde saklı bir kadim bilgelik.
Farkındalık; anda kalmak, nefesi duymak, duyguları izlemek kadar, insan yüzünde niyet ve hal okumaktır. Bazı insanlar karşısındaki kişiye baktığında ışık görür; bazı yüzleri ise karanlık hisseder. Bu, batı dilinde sezgi, doğu dilinde firaset, bilimin diliyle bilinçaltı örüntü tanıma kabiliyetidir. Ancak ismi ne olursa olsun, özü aynıdır: Kalbin uyanıklığı.
Sabahın ilk ışıklarıyla yapılan kısa bir yürüyüşte hava daha ağır değildir; aksine temiz, hafif, ozonla yüklüdür. Dünya henüz gürültüye başlamamıştır. Bu saatlerde alınan nefes, sadece beden için değil; ruh için de bir arınmadır. Nefes Rabb’e açılır, secdenin izi hâlâ kalpte taşınır, zihin berraklaşır. İnsan acele etmez; idrak eder.
Bu bir ritüel değil; bir yaşam felsefesidir. Gece tefekkürüyle başlayan farkındalık, sabah dinginliğiyle güçlenir, günün içine nur gibi dağılır. Böyle bir insan ne kendi karanlığına mahkûm olur, ne de başkalarının karanlığından etkilenir. Çünkü iç ışığı vardır. Bu ışık, düşünceyle değil, niyetle yanar.
Bu yazı, kadim maneviyatla modern farkındalık anlayışının birleştiği noktada doğdu. Bu tema, yalnızca bir makale değil; bir kitap, hatta bir hayat rehberi olabilir. Çünkü biz unutmadık; sadece hatırlamaya ihtiyacımız var. Ve seher vakti, hatırlamanın kapısıdır.
"Seherde nefes genişler, kalp arınır, göz değil gönül görür."
5.0
100% (1)