Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
Tigem0663
Tigem0663
VİP ÜYE

İlk kıble Kudus Son kıble Mekke

Yorum

İlk kıble Kudus Son kıble Mekke

0

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

150

Okunma

İlk kıble Kudus Son kıble Mekke

Tutsak Kudüs’e borcumuz, Kudüs’ü savunmak, özgürlüğüne kavuşturmaktır."

Nuri Pakdil

Üç ilahi dinde önemli bir yere sahip olan Kudüs müslümanların ilk kıblesi ve en kutsal kabul edilen 3 mescitten biridir üç dildede kutsal sayılan şehir için Mevlid yazarımız Süleyman Çelebi İnsanların en şereflisi olan o sultan, Kudüs’e geldi ve ayak bastı diyerek efendimiz SAV in miraç hadisesini anlatır Lut gölünün batısında
Lut gölüne 24, km. uzaklıktaki şehir için Kuraan şöyle buyurur Bir gece, kendisine bazı âyetlerimizi gösterelim diye kulunu Mescid-i Harâm’dan çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâ’ya götüren Allah eksikliklerden münezzehtir tarihi oldukça eski olan Kudüs adı mö 9.ve 13.yy a dayanır ilk mısır yazıtlarında ismi geçen Kudüs Asur metinlerinde Urusilimmu olarak İbrânîcede Yruşlm, Yerûşâlayim, Eski Ahid ve Ârâmîce metinlerde Yeruşalim olarak geçer Hz ömerin ilk fethettiği şehirlerdendir Selahaddin Eyyubinin fethettiği kutsal belde için Mâide Suresi - 21 . Ayet buyururki Ey kavmim! Allah’ın sizin için (vatan olarak) yazdığı kutsal topraklara girin, sakın geri dönmeyin, Kudüs şehrinin İbrânîce adı Yeruşalayim (Yeruşalem) korkmak” görmek” anlamındaki râ’âhtan, hatta sahip olmak, vâris olmak” kurmak tesis etmek gibi anlamlara geldiği ileri sürülür Eski ahidde Darüssalem olarak barış yurdu anlamına gelsede İsrail’in yaptığı zulüm ve bağnazlığa, Filistinliler "1948" yılından beri direniyor ve bebekler barışı özlüyor


Kudüsü sevmek islamın namusudur

Mescid-i Aksa’yı gördüm düşümde
Bir çocuk gibiydi ve ağlıyordu
Nerde kardeşlerin diyordu bir ses
İlk kıblesi benim ulu Nebi’nin
Unuttu mu bunu acaba herkes"

Mehmet Akif İnan


Kadim şehir üç dinin kutsal mabedi kutsi mescididir Müslümanların ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa’yı içinde barındırır ve Kudüs filistinliler için israil kurulduğu günden beri dinmeyen gözyaşı demektir
Pek çok yazarımız Kudüs ilk kıblemiz ve miracımız hakkında şiirler yazmış yazılar kaleme almıştır bunların başında bilge kral Sezai Karakoç cahit zarifoğlu gelir
Sezai Karakoç Ve Kudüs şehri.
Gökte yapılıp yere indirilen şehir.
Tanrı şehri ve bütün insanlığın şehri diyerek bu şehrin kutsallığını ve tüm insanlara gökten bir armağan olduğunu
Cahit zarifoğlu ise Ey Kudüs! Rabbin katında Melekler ördü tuğlalarını diyerek her bir toprağında gözyaşının olduğunu ve
Seni sevmek namustur Kudüs ifadesi şehrin memleket olduğunu dile getirir
Bilge kral Aliya Kudüs sadece Filistin veya Arap meselesi değildir. O bütün Müslüman halkların sorunudur diye bizi Kudüsü elde tutmaya Kudüs için tefekkür ve mücadele etmeye çağırır Aliyanın dediği Yahudiler Kudüsü elde tutmak için Müslümanları yenmek ve çok şükür Müslümanlar ölmeden islam sancağı düşmeden Kudüs düşmeyecek Hakkın sancağı inşAllah dalgalanacaktır çok şükr
Yüreğimin yarısı Mekke’dir, geri kalanı da Medine’dir.Üstünde bir tül gibi Kudüs vardır Nuri Pakdil



Rıza mertebe bakımından sabırdan  yücedir

İhya/Gazali

Allah Tealanın rızasını kazanmak şüphesizki yüce bir makamdır işte bu makamı kazandıran en erdemli amel ise Cenabı Hakkın kapısında sabır ile beklemektir bu sadıkların derecesidir
Mescid-i Aksa’daki son Osmanlı askeri Onbaşı Hasan ise uzun zaman devam edip Kudüs Mescidi Aksanın kapısını bekleyerek inşAllah umulurki Hak Tealanın rızasını elde etmiştir Gazali ihya kitabında rıza makamını elde etmenin yolunu şu şekilde gösterir kişi uzun zaman hayırlı ve güzel bir amele devam eder ilahi emiri dinleyenin sabrı kolaylaşır ve kişi rıza makamını elde eder Kudüs’ü terk etmeyen son osmanlı askeri Mescidi Aksa’daki nöbetini ölene kadar terketmedi Osmanlı askeri Iğdırlı Onbaşı Hasan osmanlının Kudüsten çekilirken bıraktığı 53 osmanlı askerinden biriydi Savaş haddi zatında melek ve şeytan orduları arasındadır diyor Gazali onbaşı Hasanın kalbi ise 3 kutsal evden biri diye Kuraanın ifade buyurduğu Mescidi Aksa için atıyordu insan zafere amel ile ulaşır
Onbaşı Hasan ise Tüm kalbi ile vefatına kadar Mescidi Aksaya ilk o girer sabah namazını ilk o eda eder ve yatsı namazı ile mescitten en son o ayrılırdı Vefatına kadar  Kudüs’ün başına gelenlerden büyük bir üzüntü duydu

Hz. Dâvud Filistin, Suriye ve Arap Yarımadasının bir kısmını fethederek coğrafyasını genişletti. Kudüs’ü de başkent yaptı.

Hz Davut Hz. İbrahim ve Hz. Yakub’un (as) soyundan geliyor mesleği bir çok peygamber gibi çobanlıktır 12 kardeşi olan Hz Davutun 19 oğlu vardır bunlardan biride Hz Süleymandır israiloğullarına gönderilen Hz Davutun özellliklerini Kuraan ayetlerle şu şekilde zikreder
Doğrusu biz peygamberlerin kimini kiminden üstün kıldık; Dâvûd’a da Zebûr’u verdik. (İsra suresi, 55) Davut as şöyle dua ederdi İlahi! Saçımın her teli Seni teşbih ve takdir etselerdi, yine Senin nimet hakkını ödeyemezdim Hz Davutun ismi Kuraanda 12 yerde geçer doğumu ve vefatı Kudüste gerçekleşen Hz Davut övülen ve kendisine zebur verilen bir peygamberdir Enbiya suresi 80.ayet
O’na, savaş sıkıntılarınızdan sizi koruması için zırh yapmayı öğrettik. Artık şükredecek misiniz?” diyerek Hz Davudu anar kendisine zırh sanatının öğretildiği Hz Davut için peygamberimizKendi elinin emeğinden başkasını yemezdi buyurur
Hz Davut Caluta karşı çıktığında iman sahibi israiloğulları Rabbimiz üzerimize sabır yağdır kâfir millete karşı bize yardım et’. Derken Allah’ın izniyle Dâvûd Câlût’u öldürdü” (Bakara suresi, /250-251) o halde inandık ve iman ettikki Filistinin sapan taşı ile israilin calutlarına meydan okuyan çocuklarında Hz Davut imanı vardır ve Allah iman edenlerle beraberdir zaferi güçlü olan değil imanlı olan kazanır



Ceza yolu ancak insanlara zulmedenler ve yeryüzünde haksız yere taşkınlık edenler içindir. İşte onlar için çok acıklı bir azap vardır.(Şûrâ, 42/42)

Mescidi Aksa Ârâmîce “Beth makdeşa”, İbrânîce “Beth ha-Mikdaş” ve Arapça “Beytülmakdis” olarak yazılır ve mukaddes ev anlamına gelir müminlerin ilk kıblesi ve en kutsal mescitleridir ilk kıble olma özelliği Hicretten sonrada on yedi ay devam etmiştir Filistin toprağının içinde yer alan Mescidi Aksa Kudüs şehrinde yer alır Kuraanı Kerim Kudüs toprağını en güzel bitkilerin yetiştiği verimli bir tepe suyunu da akan bir pınar olarak niteler Mescidi Aksanın yerini ilk planlayan Hz Davuttur Hz Davut Kudusün inşasına başlasada bitirmek ona nasip olmayacaktır ve bu mübarek yapı Hz Süleyman devrindede inşa edilmeye devam edecektir babasının vasiyetine uyan Hz Süleyman tüm çabasını Kudüsün inşa edilip bitirilmesi için harcayacaktır O, Allah’a karşı gelmekten sakınanları en iyi bilendir.(Necm, 53/32) Hz Süleyman hükmettiği cinleride bu mübarek mabedin bitmesi için çalıştırır ve mabed büyük bir törenle açılır Hz. Süleyman (a.s.) 22.000 öküz, 120.000 koyun kurban kesmiş ve bir hafta sureyle bayram ilan etmiştir ve Hz Süleyman halka seslenir Allah Teâlâ bana birbirinize karşı mütevazı olmanızı vahyetti. Artık kimse kimseye ne taşkınlık yapsın ne böbürlensin Kendini beğenip başkalarını aşağılayan İnsanlar helâk oldu


Nereden yola çıkarsan çık, (namazda) yüzünü Mescid-i Harâm’a doğru çevir. Sakın korkmayın! Yalnız Ben’den korkun! Böylece size nîmetimi tamamlayayım da doğru yolu bulasınız.” (el-Bakara, 150)

Hicretten sonra Mescidi Aksaya doğru namaz kılan müslümanlar efendimizin gönlünü mahzun ediyor hüzün veriyordu hicretten sonrada Mescidi Aksanın kıble olarak kalması on yedi ay devam etmiştir
Mescidi Aksanın kıble olarak kullanılması Yahudilere gurur versede efendimiz SAV
Günah ve düşmanlık üzere yardımlaşmayın...(Mâide, 5/2) ayetini okuyarak kardeşliği tavsiye ediyordu
Birbirinizle ilişkilerinizi kesmeyin, birbirinize sırt çevirmeyin. Birbirinize kin tutmayın, birbirinizi kıskanmayın hadisi şerifleri ile bizleri uyaran efendimiz gönlü hüzünlüde olsa sabredip bekliyordu
Allâh Resûlü’nün mübârek gönlündeki kıble Kâbe idi. Bu gerçekleştiği takdirde, Mekke’nin fethi için ilk adım atılmış ola­caktı Nihayet Receb ayı bir pazartesi günü Cenâb-ı Hak vahyini gönderdi:
Bunun için ilâhî müsâadenin gelmesini hasretle bekliyorlardı. Henüz bu müsâade gelmediği için Allâh Resûlü’nün arzusu da düşünceden ileri gitmiyor, sabredip bekliyordu.Ey Resûlüm!) Artık yüzünü Mescid-i Harâm tarafına çevir! (Ey Müslümanlar!) Siz de nerede olur­sanız olun, (namazda) yüzlerinizi o tarafa çevirin! (el-Bakara 144) Resûl-i Ekrem Efendimiz, derhâl yönünü Kâbe’ye çevirdi. Cemaat hep birlikte yeni kıbleye yöneldiler


Andolsun biz sizi deneyeceğiz içinizden cihad edenleri ve (güçlüklere) sabır gösterenleri bilelim ve söylediğimiz sözlerin (doğru olup olmadığını) sınayalım.Muhammed/3

Cenabı Hak Yüce kitabı Kuraanda and olsun biz sizleri deneyeceğiz buyurur evet cihad edenlerle sabır gösterenler güçlük ve zorluk anında denenecek doğru olan ile olmayan bu sayede ayırt edilecektir
ÖLSEK DE RAVZA’NI RUHUMUZ BEKLER diyor şiirin sözleri destanlaşan ve Medineyi düşmana teslim etmeyen bir askerin öyküsü destana dönüşen medine müdafasının hikayesi bu Gazali ihya kitabında İnsanlar kıyamet günü niyetlerine göre haşrolunacaklardır diyor inşAllah Medine ve Mescidi Aksada şehit olan kardeşlerimiz şehadetin mükâfatı ile haşrolunacaktır10 Ocak 1919 da destanlaşan Fahrettin Paşa ve askerlerimiz Medine’den gözyaşları ile bu şiiri okuyarak veda ettiler şiiri Fahreddin Paşa’nın askeri İdris Salih Bey tarafından Resullulaha yazılmıştı dizeler şöyleydi
Az idik, sâyende murada erdik,Dünya ve âhiret sultanımızsın İşledik seni gözbebeğimize,Yâ Resûlallah Ancak sen okursun yüreğimizi Doyarız bir lokma şefaatinle Can verir, cânânı veremez Türkler ve bugünde aynı ruh aynı iman ile Türk askeri Medinede Mescidi Aksada Allah Rızasını kazanmak için namaz ile tekbirlerle şehadet yolunu seçip elde tüfek kalpte iman Ölsek de Ravza’nı rûhumuz bekler…Ya Resullullah


8

Ey Rabbimiz! Bizim bu hizmetimizi kabûl eyle. Bizi sana teslim olan gerçek iki Müslüman kıl. Bizim neslimizden de sana itaatkâr ve Müslüman bir ümmet yarat

Bakara  suresi 125. Ayet Kâbe için Biz Kâbe’yi, insanlar için toplanıp sevap kazanma yeri ve emniyetli bir mekân kıldık buyurur ve bizden İbrâhim’in makâmını namazgâh edinmemizi ister
Rükû ve secde edenler için evimI tertemiz tutun!” diye emreden  Allah Teala Âl-i İmrân suresi 96. Ayette Mekke’deki Kâbenin insanlar için yapılan ilk mâbed, insanlık için bereket kaynağı olduğunu ifade eder Kâbeyi Hz Adem inşa eder
Kâbe, yeryüzünde inşâ edilen ilk mâbeddi Müslümanlara kıble olması için  Hz. İbrahim ile oğlu İsmail Kabeyi yeniden inşa edecektir Hz ibrahim Ey İsmail! Allah bana büyük bir iş emretti," dedi. Hz. İsmail Babacığım, Rabbin ne emrettiyse yerine getir," dedi. Hz. İbrahim Allah bir beyt
Mabet yapmamızı istiyor diyerek Allah Tealanın emri ile Kâbenin şerefini yükseltti Kâbeden daha şerefli bina yoktur
inşâsını emreden âlemlerin Rabbi Allahtır
31 Aralık yılbaşı değil Mekkenin fethi mübarek bir gündür 11 Ocak 630’da Mekke fethedildi bu büyük bir müjde olup
Emânet ehline verilmediği zaman, işte o zaman kıyâmeti bekle!” Buyuran efendiler efendisinin hadisi şerifi gerçekleşmiş oluyor Müşriklerce kirletilen Mekke Allaha olan teslimiyet ile yeniden ehline teslim oluyordu işte imanın kazandırdığı zafer


De ki: «Hepimiz beklemekteyiz, siz de bekleyedurun. Şüphesiz düz yolun sahiplerinin kimler olduğunu ve kimlerin doğru yolda bulunduğunu yakında bileceksiniz.

Taha suresi

Kuraan Taha suresinde Şüphesiz düz yolun sahiplerinin kimler olduğunu ve kimlerin doğru yolda bulunduğunu yakında bileceksiniz diyip insanlara zulüm eden ve onları kendi yurtlarından kovan insanlar için şunu söylüyor mübarek ayetler Devamlı azabın altında kalacaklar içim Kıyamet günü fena bir yüktür evet
Romalılar Yahudileri kovarken Babil halkı Kudüsü tahrip ederken Hz Ömer şehri yeniden ihya ederek Kuduslüleri yeniden huzur ve adalete kavuşturdu şehirleri yeniden inşa eden adaletli yöneticiler için ise Taha suresi Rabbinin (ahiretteki) rızkı daha hayırlı ve daha devamlıdır diyerek onları en güzel nimet olan ahiret rızkı ile müjdeliyor Hz Ömerde şüphesiz Kuraan nimetleri ve yüce ayetlerin bilincindeydi Kudüsten sürülen Yahudiler Hz Ömer sayesinde asırlar sonra yeniden şehirde yaşamaya başladılar Kudüsü yeniden imar ve inşa eden dedelerimizden bir diğeride Güzel akibet takva sahiplerinindir ayetinin tarif ettiği gibi kendini kutsal ve mübarek toprakların bir sahibi değil hizmetkârı olarak gören Yavuz Handır
24 Ağustos 1516’da Mercidabık Meydan Savaşı ile Sultan Selim bugünkü Suriye’yi ele geçirdi ve Biladü’ş-Şam bölgesi yani bugünkü ürdün toprakları üzerinden Kudüsün kutsal topraklarına girdi ve bu sayede Kudüs toprakları Selamet Yeri Barış yurdu olarak anılmaya başladı

Havalar soğuduğunda insan gölge veren ağaçları unutur."

Dostoyevski

Ya Rab sana açtık elleri senden bekledik umudu sen uğrursuz gusül bilmeyen nursuzlara düşürme yolumuz Kudüski islamın en mübarek ağacıdır sen o ağacı koruyan ve yükseltensiz Ey Yüce Allahım ağacımız müşrik ve münafık olanlara ezdirme peygamberimizin mübarek dedesi Abdulmuttalib Allaha olan güvenimiz sonsuzdur o hiç mabedini mecidini yere düşürmeyecektir Dostoyevski soruyor gökyüzünün altında bu kadar kötü insan nasıl yaşayabiliyordu evet öyle güzel bir gökyüzüki insanlar için yaratılanlardan gaye o nimetin bölüşülüp paylaşılmasıdır nimeti kendine saklayan insan o nimeti helâk eder Ya Rab bizi nimetini bölüşen kullarından ve gökyüzünü güzelliştiren müminlerden eyle filistinde türkistanda binlerce Rabbim Allahtır diyen insan şimdi soğukta karda kışta ne yapmakta kimisi göçük altında kimisi kar altında sesimi duyan var mı diye bağırıyor Ya Rab Mescidi Aksayı Kâbeyi yükselten ancak sensin dostoyevski derki İnsanların en çok korktuğu şey, yeni bir adım atmak, yeni bir sözcük söylemek bizler o küçük filistinli Gazzeli çocuğa bakıp ibret almalı Rabbim Allahtır demekten çekinmemeliyiz eğer Rabbim Allahtır zikrini dilimizden kalbe yerleştiririrsek Fatihanlar Yavuzhanlar Selahattinler yeniden doğacak Mescidi Aksadan en gür şekilde Allahu Ekber sesi duyulacaktır inşAllah Ya Rab bize iman eden kullarına yeni fetihler nasip et Amin


Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
İlk kıble kudus son kıble mekke Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz İlk kıble kudus son kıble mekke yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
İlk kıble Kudus Son kıble Mekke yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL