Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
Kamil Erbil
Kamil Erbil

Gömünün Gölgesinde

Yorum

Gömünün Gölgesinde

1

Yorum

5

Beğeni

0,0

Puan

202

Okunma

Gömünün Gölgesinde

Gömünün Gölgesinde
Hüseyin yıllardır toprağın altında bir sır saklı olduğuna inanıyordu. Çocukluğundan beri köy kahvesinde duyduğu “şurada altın gömü varmış, burada eski bir küp bulunmuş” söylentileri, onun için masaldan öteydi. Geceleri rüyasında hep aynı sahneyi görürdü: kürek darbeleriyle açılan nemli toprağın içinden ışıl ışıl altınlar saçılır, avuçlarını doldururdu.
Yıllar geçti, o hayal hiç sönmedi. Köylü ona alaycı gözlerle bakıyor, “Hüseyin yine dağa gitti, definelerin peşinde” diyordu. Ama o yılmadı. Haritalar karıştırdı, yaşlıların anlattıklarını topladı, taşların gölgesine işaretler çizdi. Kalbi her defasında aynı heyecanla çarpıyordu.
Bir sonbahar gecesi, ayın solgun ışığında, nihayet kader kapısını araladı. Kazmayı kayaya vurduğunda tok bir ses duydu. İçini ürperten bu ses, yıllardır beklediği işaretti. Toprağı eşeleyip kayayı kaldırdığında karşısına paslı bir bakır küp çıktı. Elleri titriyordu. Küpün kapağını açtığında, içinden sanki güneş doğmuş gibi bir ışık fışkırdı. Altın sikkeler, eski takılar, göz kamaştıran bir hazine…
O an dizlerinin bağı çözüldü. Gözleri doldu. “Yıllarım boşa gitmemiş” diye mırıldandı. Ellerini altınlara sürdü, avuçlarının içinden kayıp giden parıltıyı hayranlıkla izledi. Kalbi öylesine hızlı atıyordu ki göğsünden fırlayacak sandı.
Ama sevinç kısa sürdü. Çünkü küpün dibinden çıkan sararmış bir kâğıt, içini darmadağın etti. Osmanlıca yazılmış birkaç satır, defineyi gömen kişinin duasını anlatıyordu:
“Ey bu malı bulan kişi, bil ki bu altınlar kanla yoğrulmuştur. Bizden çalınan alın teri, gözyaşıdır. Kim bu hazineye el sürerse huzuru olmaz.”
Hüseyin’in elleri titredi. Az önceki ışık, şimdi sanki karanlığa dönüşmüştü. Altınların parıltısı gözünü değil, kalbini acıtıyordu. Bir yanda yılların emeğiyle kavuştuğu sevinç, öte yanda bu lanetli sözler… İçinden bir ses, “Bırak git, huzurun kalmaz” diyordu. Diğeri ise “Bunca yıl boşuna mı uğraştın?”
Sabaha kadar o kayanın dibinde oturdu. Altınlara dokunmaya korktu. Gün doğarken bir karar verdi. Küpü yeniden toprağa gömdü. Kazmasını omzuna vurdu, derin bir nefes aldı. Yüreğinde hüzün vardı ama aynı zamanda bir rahatlama da hissetti.
Köye döndüğünde soranlara her zamanki gibi, “Boş çıktı” dedi. Kimse inanmadı, kimse gerçeği öğrenmedi. Ama Hüseyin artık biliyordu: Asıl hazine, toprakta değil, insanın vicdanında gizliydi.
Kamil Erbil

Paylaş:
5 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Gömünün gölgesinde Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Gömünün gölgesinde yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Gömünün Gölgesinde yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
M.Y.
M.Y., @m-y
28.9.2025 11:42:07
Bir hayal uğruna ömrün yarısı tüketilir, bulunduğunda üzeri örtülür.
Siz bitirmişsiniz ama belki aramaya devam edilir. Asıl olan bulmak, kavuşmak değil belki de hazineyi aramaktır.
Saygılar.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL