Kılavuzu para olana her kapı açıktır. shakespeare
Yinsani
Yinsani
VİP ÜYE

Büyük Bir Karanlık

Yorum

Büyük Bir Karanlık

( 2 kişi )

1

Yorum

5

Beğeni

5,0

Puan

250

Okunma

Büyük Bir Karanlık

Her şey çok değişti. Çok kısa bir sürede açıldı baba ile oğul, anne ile kız arası. İşler değişti, güçler değişti. Anlatılmaz bir karanlık çöktü üzerine dünyanın. İnsanlar da bu karanlıkta birbirine ateş etmeye başladı. Ve zaman algısı kayboldu gitgide. 24 saat ayakta olan şehirler türedi, üst üste odalar, binalar, apartmanlar…

Yaşam ve ölüm değerini yitirdi zihinlerde. Hayvanlar alemine benzedi insanlık alemi de. Tavus kuşları gibi ekranlar, aslanların nesli tükenmeye durmuşken aslan yeleli resimler, balinalar ortadan kaybolmaya başlamışken denizler bile nefessiz kalmaya başladı.

Bu çağın ilacı serumu kalmadı. Ekranlar birbirine bağıran, kendine bağıran, diğerine bağırıp duran suretlerle doldu. İnsanların iki gözünden biri gülerken diğeri ağlamaya başladı. Bir gözü ağlarken diğeri gülmeye başladı. Kafaların içindekiler çoktan öldü de ne diye toplu bir yok oluş daha gelmedi meçhul.

Sivrisinekler bile kıta coğrafya değiştirdi.

Işık mı çağırdı bu karanlığı bilmem. Dünyanın ışıklı şehirlerine bakınca uydulardan…

Aynalar kameraya döndü.. Işıklar, koca insanlığı gözüne far tutulmuş tavşana döndürdü belki de…

Ne şikayet ne gam ne öğüt ne nasihat yalnızlık kendi başına, kendi başında tahtını kurdu…

Anadoluyu bile tam görüp seyredemedim. Lakin dünyayı serdi önümüze ekranlar. Everestin dik yamaçlarından, İber yarım adasının ormanlarına, İngiltrenin kırsallarından Amazonun derinliklerine, Demir Kapıdan Mançuryaya, Yemenden Batı Afrika sahillerine, arada bir Marsı da gösterdiler, okyanusların derinliklerini de… Nice hayvanın neslinin nasıl ne kadar sürede tükendiğinden, dinler tarihine, antik taşlardan, robot yarışmalarına…

Ey Türk ne hale düşürdüler seni… Uyan… Son vatan bu vatan

Lakin Tanrı düşüncelerinden meleklere şeytanlara cinlere, rüzgarlardan yağmurlara, kumlardan mermer ocaklarına, depremlerden küresel ısınmaya…

Yer yerli milli diyerek Kızılderililere dönüştürüyorlar seni, ey Türk uyan.. Son vatan bu vatan

Lakin paranın gücü şehitlerden ve dinistlerden üstündür, askerimiz hep fakirden olmuştur, artık senet askerliği de alıp başını giderken çelikten demirden tunçtan robot orduların çağında et ve kemiğin …

Ey Türk uyan, son vatan bu vatan

Küresel salgın dediler aşıladılar ve devletimiz de çanak tuttu buna, hani nerde deli dana hastalığı, şimdilerde şaplandı dediler ahırlar, kapanıyor gittikçe meralar…

Kime güveniyorsun, yaşam döngüsü seni nerede nasıl sürdü piyasaya… Dünya ve insan…

Ey Türk…

“Tekrar hoş geldiniz, kaldığınız yerden devam ediniz.”

Kağıt’ı kim icat etti bilmiyorum, o bu şu mu? Word’ü kim icat ettiyse herhalde her yazılanı bir yerde depoluyordur ve okuyordur, ne yazılıyor ve ne işlem yapılıyorsa ofis uygulamalarında…

Altından kağıt paraya sonra da sadece sayılardan oluşan işlemlere pos cihazlarına kadar her kuruşun da biliniyordur…

Karanlık örümceklerin karanlıkta kurduğu ağın içinde Tanrı mı kaldı, Allah mı kaldı, Tengri mi kaldı?

Anlat bana sana ne kaldı bu çağdan, neredeyse ömrün bitti… Ne kendi yüreğin senindi, ne hayallerin belki de…

Böyle mi bitecekti diye sorarlar ya, ardından da daha yeni başlıyoruz derler…

Kimsen neysen nasılsan ne durumdaysan kalk bu kabustan uyandır beni… Karanlığı yırtayım da ışk olsun alem.

Karanlık ardı karanlık, bir perde yırtılmadan bin perde dikiliyor anında..

Uyan, uyan ey sen, uyan… Toprağımızı çok önceden sürmüşler demiş ya ölümlü olan biri..

Bir ölürüz bin diriliriz, bir gideriz bin geliriz mi derler veya yazarlar…

Ey Tanrım kaç insan neslini aldın süpürdün dağıttın da daha bitmedi mi hıncın yaptığın boyadığın oyuncağa…

Nedendir bu üzüntü bu kahır, kimedir bu öfke bu hınç…

Tutunacak dalları bir bir kesiyorlar kesim motorlarıyla… Ya gabak dalda olsaydı demenin sırası mı şimdi?

Ey Türk, herkes secde ederken Tanrıya sen istişare eder, akıl verirsin Tanrıya…Öyle demişlerdi… Tanrıyı nasıl ikna edeceksen et artık.. Karanlık çok çoğaldı, karanlık çok çoğaldı…

Gökten bir ışık düşmesini mi bekliyorsun… Bir ağaç kovuğundan birisinin çıkmasını mı?

Ey Türk neredesin, kimlerlesin, nasılsın…

Bu kabusu çek al üstümden.. Bu vatan son vatan… Bu kabusu çek al zihnimden uykularımdan… Uyandır alemi, uyandır Tanrıyı… Tanrı yanlıştan yanlışa savrulurken kalk tut düzelt doğrult ruhlarımızı, zihinlerimizi...

Paylaş:
5 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (2)

5.0

100% (2)

Büyük bir karanlık Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Büyük bir karanlık yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Büyük Bir Karanlık yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
neneh.
neneh., @neneh-
17.8.2025 09:43:25
5 puan verdi
yine ilginç ve muhteşem bir yazı kaleme almışsınız.saat sabahın üçü ,tespihlerin çekilip duaların edileceği bu saatte la havale çek üstad.düzelirse düzelir, düzelmez ise takdir allah'ın.demek ki günahlarımızın cezasını çekiyoruz.uyan da desen, başından sürahiler ile buzlu su da döksen kalbi ve gözü kör olanları uyandıramazsın.belki biraz serinletirsin o kadar.atı alan üsküdarı geçerken attan düşüverdi.halâ debeleniyor.allah büyüktür tasalanma.vardır bir bildiği.biz onun yoluna mûti olalım yeterki.üstad'a saygıyla
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL