Kılavuzu para olana her kapı açıktır. shakespeare
çiftçi
çiftçi

Anlayış ve Yargı

Yorum

Anlayış ve Yargı

( 4 kişi )

3

Yorum

5

Beğeni

5,0

Puan

480

Okunma

Anlayış ve Yargı

Anlayış ve Yargı

ANLAYIŞ VE YARGI

Bu yargı, herkesin ilk aklına gelen yargı değil.
İnsan ilişkilerinde en büyük problemimiz olan, çoğu zaman gereksiz üzüntü ve hatta hiç düşünülmeyen, beklenilmeyen sonuçlara kadar götüren bir yargı…

Özellikle, insanların gittikçe yalnızlaştığı, iyiden iyiye asosyal olduğu, içine kapandığı günümüzde, başkalarına olan güvenimizi yitirmekle kalmadık, kendimize olan güvenimizi de maalesef tamamıyla yitirme noktasına geldik. İnsanları hep çıkarcı, bencil, anlayışsız, algı yoksunu, kendini düşünen diye düşünmekten kendimizi alamaz olduk.
Dışarıyı; insafsız, acımasız; “ekmek aslanın midesinde! ” anlayışıyla iyiden iyiye vahşileştirdik.
Ticarette bile insanların cebindeki parayı almak çok doğal hal almışken yetmedi; yarın eline geçecek, aylık – yıllık kazanacak ne kadar geliri olabilecekse, bu da yetmedi; malı – mülkü, menkulü – gayrimenkulü olabilecek her şeyini elinden alma yarışına girdik. Böyle çok vicdansızca bir “ticaret anlayışı” geliştirdik, oluşturduk. Bunun adına da çok kazanan, kafası çalışan, ticareti bilen, iş yapan ve başaran dedik. Bu tip anlayışı benimseyen ve harfiyen uygulayan insanları göklere çıkarttık, idol yaptık, en ön saflarda yer verdik ve önlerinde el pençe divan durduk…

“İşini bilen adam, canım! ..” dedik.
Bir taraftan da ticarette “duygusallığa yer yok” diyerek ve “Acıma! Acırsan, acınacak hale düşersin! ..” felsefesiyle vicdanlarımızı da söküp attık.
İnsafsızlığı bir erdem saydık…
Böylece hep törpüledik, hep törpülendik…
Gencecik dimağlara “Hayatın ve var olmanın kuralları…” diyerek yırtıcılığı, acımasızlığı, bencilliği, “düşene bir tekme de sen at” anlayışını(!) aşıladık...

Bu düşüncenin elle tutulacak bir yanı var mı?
Öyle ya, tutulacak el bile sıcaklık ister, hissiyat ister.
Tutulacak el meta olursa, eşya olursa et ve kemikten öteye gidemez.
Tuttuğun gibi de istediğin zaman bırakabilirsin, fırlatabilirsin…
Çünkü et ve kemik! ..

Günümüzde arkadaşımız, dostumuz, sosyalliğimiz ufacık sayılabilecek bir sandukadan ibaret.
Sanduka diyorum, bizi içine hapsettiği için; sanduka diyorum, her şeyimizi onun içine sığdırdığımız için…
Ta ki, kapağı gerçek hayata açılıncaya kadar hep kilitli kalacak bir sanduka…
Erişim; aslında erişildiği sanılan…

Paylaşım; belki de paylaşıldığı düşüncesiyle avunduğumuz, teselli bulduğumuz bir sanallık…
Hissiyat; insan olduğunun farkına varıldığı zamanki yaşanılan duygular…

Gerçek olan şu…
Bu bile birbirimizi anlamamız, tanımamız için güzel bir vesile.
Gerçekten bunu dahi yeterince verimli kullanabiliyor muyuz?
Bana göre cevap büyük oranda olumsuz.

Hep, karşımızdakinin en derinlerinde, sözlerinin altında, söylediklerinin temelinde ne olduğunu anlama gayretiyle karşımızdaki insanın varlığını hiçe saydık. Sormadan, asıl amacını öğrenmeden; ihtimallerle hareket ederek hemen sehpayı kurup, ipi boynuna geçirerek hiç tereddütsüz bir tekme atar olduk…
İşte size bir yargı ve anlayış biçimi…

Neden karşımızdakine şans tanımayız?
Neden herkesi çok farklı görürüz?
Neden karşımızdakine, duygularını ve düşüncelerini kendisinin anlatmasına, kendini ifade etmesine hiç fırsat vermek istemeyiz?
Neden kendimizi; düşünce okuyan, geleceği gören, önsezisi en üst seviyede olan biri kabul ederiz?
Her alanda, bu düşüncelerle hayatı hem kendimize hem de başkalarına zehir zıkkım etmeyi başarıyoruz ya! ..

Helal olsun bize! ..
En azından başarabildiğimiz bir şeyler var imiş…
Ne güzel(!) ...

Hikmet Çiftçi
04 Şubat 2012

Paylaş:
5 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (4)

5.0

100% (4)

Anlayış ve yargı Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Anlayış ve yargı yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Anlayış ve Yargı yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
andelip
andelip, @andelip
4.8.2025 19:09:43
Çok güzel ve yerinde bir noktaya temas etmişsiniz hocam..
modern insanın empati ve anlayış yoksunluğunu,
ön yargılı tutumları ve toplumda giderek yaygınlaşan bencilliği ne güzel ifade etmişsiniz..
insan ilişkilerindeki en büyük sorunun başkalarını anlamak yerine hemen yargılamak olduğuna dikkat çekerken, özellikle günümüzdeki yalnızlık, güvensizlik, maddiyat odaklılık ve vicdansızlık gibi olgulara karşı harika bir eleştiri sunmuşsunuz...
bu tür düşüncelerden ancak iman ile kurtuluruz ama oda bizde zayıf olduğu için bir türl bu çıkmazdan kurtulamıyoruz..
Rabbim kurtulmak nasip etsin cümlemize..
saygılar..
Ferda,ca
Ferda,ca, @ferda-ca
4.8.2025 18:21:44
5 puan verdi

“Anlayış ve Yargı” başlıklı bu deneme, çağımızın insan ilişkilerinde yaşanan temel sorunlara ayna tutuyor: önyargı, empati yoksunluğu ve vicdan erozyonu.
Yazar, kapitalist düzenin dayattığı acımasızlıkla şekillenmiş bireyi, sert ama yerinde bir eleştiriyle sorguluyor. Modern hayatın "ticaretleşmiş insanı", duygudan arındırılmış bir meta hâline gelirken; anlayışın yerini yargı, iletişimin yerini sanal sandukalar alıyor.
Metin, düşünsel yoğunluğu ve toplumsal çözümlemeleriyle, okuyucuya "acaba ben de mi?" dedirten samimi bir iç hesaplaşma çağrısı niteliğinde.

Tebrikler

Saygılarımla hocam

Murat Kahraman Murâdî
Murat Kahraman Murâdî, @murat-kahraman-mur-d
4.8.2025 17:55:39
5 puan verdi
Maalesef öyle oldu Üstat..
Ahlâkî zaafiyetler, bencillik had safhaya çıkınca oldu bütün bunlar. Halbuki bizim "kendin için istediğini diğer kardeşlerin (diğer insanlar) için de isteme" gibi bir özelliğimiz vardı; törpülendi, dejenere oldu. Dünyevileşmenin (sekülerizm) sonucu bunlar.. Allah beterinden korusun.
Kalemine yüreğine sağlık.
Saygılarımla.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL