Önce doğruyu bilmek gerekir; doğru bilinirse yanlış da bilinir, ama önce yalnış bilinirse doğruya ulaşılamaz. farabi
Mu
Muhammed Rıdvan Kaya

Kâfir: Hakikatin Üstünü Örten

Yorum

Kâfir: Hakikatin Üstünü Örten

1

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

75

Okunma

Kâfir: Hakikatin Üstünü Örten

Kâfir kelimesi, Arapça kökenli bir terim olup, "k-f-r" kökünden türetilmiştir. Bu kök, "örtmek", "gizlemek" gibi anlamlara gelir. Kâfir kelimesi de bu kökten türemiştir ve aslında kelime olarak "gizleyen", "örtücülük yapan" anlamına gelir. Kâfir, başlangıçta bir şeyin üzerini örten, gizleyen kişi anlamında kullanılırdı. Araplar, örneğin tarımda tohum ekildiğinde üzerine toprağın örtülmesi durumu için de "kâfir" kelimesini kullanırlardı. Yani kâfir, doğrudan dini bir terim olmaktan ziyade, daha genel bir anlamda "gizleyici" veya "örtücü" anlamına geliyordu. Haliyle kâfir kelimesi, köken itibarıyla “örtmek” anlamına gelir. Bu, sadece fiziksel bir örtmeyi değil, hakikatin ve gerçeklerin bilinçli bir şekilde göz ardı edilmesini ifade eder. Kâfir, hakikatin üstünü örten kişidir; gerçeği görmek istemez, vicdanını bastırır ve hakikate kulaklarını kapar. Bu durum, insanın hakikat karşısındaki duruşunu belirleyen derin bir manevî körlüğü ve duyarsızlığı işaret eder. İnsanın yaradılışında hakikati aramak ve anlamak gibi bir eğilim vardır. Ancak kâfir, bu doğal eğilimi bastırır. Hakikat, insanın gözleri önünde apaçık bir şekilde dururken, o bunu görmezden gelir. Bu görmezlik, bir cehalet değil, bilerek ve isteyerek yapılan bir tercihtir. Hûd Suresi’nin 5. ayetinde, Allah’ın her şeyden haberdar olduğu, gizlenen ya da açığa vurulan hiçbir şeyin O’ndan saklanamayacağı ifade edilir: > “İyi bilin ki onlar O’ndan gizlenmek için göğüslerini bükerler. Yine iyi bilin ki elbiselerine büründükleri zaman bile gizledikleri ve açığa vurdukları şeyleri bilir. O göğüslerin özünü bilendir.” Bu ayet, kâfirin niyetinin ve davranışlarının ilâhî bir bakış açısıyla değerlendirildiğini gösterir. İnsan, hakikati ne kadar örterse örtsün, Allah için bu bir sır değildir. Bu örtme, çoğu zaman vicdanın bastırılması, kalbin hakikate kapatılması ve cehaletle körleşmenin sonucudur. Kâfirlik, müşriklik ve münafıklık arasında derin bir bağ vardır. Her müşrik aynı zamanda bir kâfirdir çünkü şirk, Allah’ın birliğini inkâr etmek ve hakikatin üzerine kendi ürettiklerini koymaktır. Bu, hakikatin üstünü örtmenin bir başka biçimidir. Aynı şekilde, her münafık da bir kâfirdir, çünkü münafık, gerçeği bilmesine rağmen, bunu inanç ve amel düzeyinde reddeder. İçsel bir inkâr, dışsal bir yalanla birleşir ve böylece hakikati tamamen bastırır.
1. Bencillik ve Gurur: Kâfir, hakikati kabul ettiğinde kendi yanlışlarını da kabul etmesi gerektiğini bilir. Bu durum, onun gururuna dokunur ve vicdanını harekete geçirebilir. Bunu engellemek için hakikatin üzerini örter.
2. Çıkarlarına Ters Düşme: Hakikat, kâfirin maddi ya da dünyevî çıkarlarına ters düştüğünde, bu gerçeği reddeder. Bu, kişinin hakikatle olan bağını tamamen koparmasına neden olur.
3. Korku ve Zayıflık: Kâfir, hakikatin sorumluluğunu üstlenmekten korkar. Hakikat, insana bir yükümlülük getirir ve bu yükümlülük, zayıf karakterli bireyler için bir tehdit olarak algılanır.
Kâfirin tavrı, bir oyunda oynaşmada olan kişinin tavrına benzetilebilir. Oyun ve oynaş, insanın hakikat yerine dünyaya bağlanmasını simgeler. Bu durum, insanın geçici zevkleri ve dünyevî hevesleri hakikatin önüne koymasını ifade eder. Böylece, hakikat bir kenara itilmiş ve kişi kendi dünyasına kapanmıştır. Kâfirlik, sadece bireysel bir durum değil, toplumsal bir hastalık da olabilir. Hakikatin örtülmesi, bir toplumun manevi çöküşüne yol açabilir. Hûd Suresi’nin 5. ayetinde, Allah’ın her şeyden haberdar olduğu hatırlatılarak, insanın vicdanını temiz tutması ve hakikate karşı açık bir duruş sergilemesi gerektiği vurgulanır. Bu ayet, insanın içsel dünyasındaki hesaplaşmayı ve Allah’ın her şeyi bilme kudretini hatırlatır. Sonuç olarak, hakikatin üzerini örtmek, insanın kendisini de karanlığa gömmesidir. İnsan, vicdanını örtmek yerine onu bir ayna gibi parlatarak hakikate açık olmalı ve hayatını bu bilinçle şekillendirmelidir.

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Kâfir: hakikatin üstünü örten Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Kâfir: hakikatin üstünü örten yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Kâfir: Hakikatin Üstünü Örten yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
M.Y.
M.Y., @m-y
6.7.2025 11:45:19
Size bir yorum yapacaktım, uzun olacak diye ayrı yazı ekledim.
Kafirin Gözünden Kafirlik ,diye
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL