0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
204
Okunma

Bölüm 45: Yörüngeye İlk Adımlar
Genesis Ana Üs: Elli Altıncı Yıl
Gezegenin kırmızı çölleri altında, Genesis bir medeniyet merkeziydi. Nüfus 900’e ulaşmış, Biyosfer 2 genişlemiş, yüzeyde 10 oksijen kubbesi yükselmişti. Robotlar ve insanlar uyum içinde çalışıyordu; Sam, koloninin lideriydi ve hedefi yörüngeydi: Nova Spes’e ulaşmak, yıldızlara uzanan bir yolculuğun ilk adımı olacaktı.
Veri odasında, Sam holografik bir harita açtı. Nova Spes’in yörüngesi; 500 kilometre yükseklik ekranda parlıyordu. Yanında Musa (31, botanik uzmanı), Esma (30, veteriner), Yunus (29, robotik uzmanı), Seth ve Rabia vardı. Sam, haritaya işaret ederek başladı:
“56 yıl geçti, ekip. Genesis’i Twilight’de kurduk; şimdi Nova Spes’e çıkma zamanı. Alpha Centauri’ye giden yol buradan başlıyor.”
Musa, yerçekimi simülasyonunu kontrol ederek sordu:
“Sam, Twilight’in yerçekimi Dünya’yla aynı; 9.8 m/s². Yörüngeye çıkmak için Dünya’daki gibi büyük roketler mi lazım?”
Sam başını salladı:
“Evet, Musa. Yerçekimi Dünya’yla aynı, kaçış hızı 11.2 km/s. Nükleer itkiye gerek yok; Proxima küçük bir sistem, kimyasal yakıt yeterli. Robotlar bir roket tasarladı: 70 metre, katı ve sıvı yakıt kombinasyonu.”
Yunus, holografik klavyeye bir model yazdı:
“R-501’den gelen tasarım: İlk aşama katı yakıt; amonyum perklorat ve alüminyum; 40 ton itki. İkinci aşama sıvı hidrojen ve oksijen; 60 ton itki. Toplam yük: 5 ton. Yörüngeye 8 dakikada çıkar mı?”
Sam simülasyonu inceledi:
“Evet, Yunus; 70 metre boy, 100 ton itki gücü. Dünya’da Falcon Heavy gibi. İlk test: Genesis-1 uydusu. Hazır mıyız?”
Esma, endişeli bir sesle araya girdi:
“Sam, Nova Spes 50 yıldır yörüngede; 800 yıl da yıldızlar arasında uçtu. Hasarlı değil mi? Kenetlendikten sonra ne yapacağız?”
Rabia’nın sensörleri kırmızıya döndü:
“Esma doğru. Nova Spes’in kabuğu mikro meteor çarpmalarından zarar gördü; enerji sistemleri %40 verimde. Tamir gerekli.”
Sam kararlı bir şekilde cevap verdi:
“Adım adım, Rabia. Önce yörüngeye çıkalım, sonra tamir ederiz. Sputnik-1’le başlıyoruz.”
İlk Test: Sputnik-1
Yüzeyde, robotlar bir fırlatma rampası inşa etmişti; 100 metre yüksekliğinde, titanyum-grafen alaşımıyla güçlendirilmiş. Genesis-1, 20 kg’lık bir uyduydu: Güneş panelleri, kuantum sensör ve radyo vericisiyle donatılmış. R-501, rampanın başında Sam’e rapor verdi:
“Roket: 70 metre, 150 ton toplam kütle. Birinci aşama: 40 ton katı yakıt, ikinci aşama: 20 ton sıvı yakıt. Fırlatma açısı: 87 derece. Yörüngeye 8 dakikada ulaşır.”
Sam’ın yanında Seth telsizden geri sayıma başladı:
“10, 9, 8, 7, 6, 5, 4, 3, 2, 1, Fırlat. Bismillah.”
Katı yakıt ateşlendi; turuncu bir alev rampadan yükseldi, ardından sıvı yakıt devreye girdi. Sputnik-1, 7.8 km/s hıza ulaşarak atmosferi aştı. Veri odasında, Yunus ekrana bağırdı:
“Sinyal var! 500 kilometre yükseklik; Nova Spes’e 15 km mesafede. Stabil yörünge!”
Musa sordu:
“Sam, Sonraki adım ne?”
Sam cevap verdi:
“Canlı test, Musa.”
İkinci Test: Sputnik-2
Bir ay sonra, Esma “Sputnik-2”ye yürüdü. Biyosfer’den yavruyken sahiplendiği 6 kg’lık Lailka isimli köpeği kucağındaydı. Rokete tırmanarak, 75 metreye çıkardı; oksijen kabini ve geri dönüş kapsülü eklendi. Esma, Sam’e köpeği gösterirken sordu:
Esma, Lailka-2’yi kucaklayarak sordu:
“Lailka-2 geri gelecek mi?”
Sam gülümsedi:
“Dünya’da Laika’yı kaybetmişlerdi. Ama biz geri dönüş kapsülü yaptık. Bizim Lailka-2 bir tur yörüngede kalacak ve umarım geri dönecek...”
Sam, kabin tasarımını gösterdi:
“Esma, 1 m³ oksijen kabini; 2 kg oksijen, 24 saatlik. Geri dönüş kapsülü: Karbon fiber ısı kalkanı, Toplam basınç 0.01 bar. Paraşüt işe yaramaz; motorla kontrollü iniş gerekli.”
Fırlatma gerçekleşti. Lailka-2, yörüngeye ulaştı; kalp atışları veri odasına aktı: 118 bpm, stabil. 2 saat sonra kapsül, paraşütle Genesis’e indi. Esma, Lailka-2’yi kucakladı:
“Sam, yaşıyor! Sistem çalışıyor!”
Rabia analiz yaptı:
“Canlılar 9.8 m/s²’den 0 g’ye geçişi tolore etti; sırada robot var.”
Üçüncü Test: Friendship
Üç ay sonra, Yunus R-503’ü seçti; 1.2 metre boyunda, kuantum sensörlü bir robot. Uzay kapsülüne "Friendship" adı verilmesi, bu uzay görevine hem anlam katıyor hem de belki de insanlık ve robotlar adına birlik ve dostluk değerlerini vurguluyordu.
Friendship Roketi, 80 metreye yüksekliğindeydi; hibrit yakıt (katı + sıvı oksijen) optimize edildi. Sam, Yunus’a sordu:
“R-503 ne yapacak?”
Yunus cevap verdi:
“Yörüngede 3 tur attıktan sonra Nova Spes’e kenetlenmeye çalışacak. Eğer kenetlenmeyi başarırsa Al-Hakim’den sistem raporunu alacak. Tamir edilecek kısımları gözden geçirecek.”
Fırlatma başarılıydı. R-503, Nova Spes’in hangarına ulaştı. Konsolda Al-Hakim’in titreşen sesi duyuldu:
“Sam, robotun burada; Nova Spes’in sistemleri %38 aktif. Dış kabuk: %25 hasar; güneş panelleri: %45 verim; motor: %30 kapasite. Tamir öneriyorum.”
Sam telsizle cevap verdi:
“Al-Hakim, seni duyduk; birlikte tamir edeceğiz.”
İnsanlı Uçuş - Vostok 1
Altı ay sonra, Sam insanlı uçuşu başlattı. Roket; 85 metre, sıvı hidrojen ve oksijen yakıtlı; 5 kişilik ekip taşıyacaktı: Sam, Musa, Esma, Yunus ve R-501. Fırlatma rampasında, Adem Sam’e veda etti:
“Sam, oğlum; Orada gördüklerini gelince bana gösterip anlatırsın.”
Sam gözleri dolu cevap verdi:
"Tabii ki baba... Gökyüzünün, yıldızların ve ötesinin güzelliğini sana getireceğim. Hepimizin rüyasını birlikte yaşatacağız."
Roket ateşlendi. 7.8 km/s hıza 9 dakikada yörüngeye ulaştılar. Nova Spes’in hangarına kenetlendiklerinde, Al-Hakim’in holografik görüntüsü belirdi:
“Hoş geldiniz, Sam; Nova Spes sizin. Ama bu gemi yorgun; tamir için yüzeyden destek lazım.”
Sam, ekibe döndü:
“Musa, yaşam destek sistemlerini kontrol et; Esma, oksijen ünitelerine bak; Yunus, motor analizini yap. Al-Hakim, tam hasar raporu.”
Al-Hakim cevap verdi:
“Dış kabuk: 300 delik, 2-10 mm çap; güneş panelleri: 12/25 aktif; coronal atımlı plazma motoru: %30 verim, yakıt tükenmek üzere. Genesis’ten titanyum, grafen ve yakıt gerekli.”
Yunus sordu:
“Sam, tamir ne kadar sürer?”
Sam kararlı bir sesle dedi:
“2-3 yıl, Yunus; Genesis’ten malzeme taşıyacağız. Sonra Proxima sistemini keşfedip Alpha Centauri sistemine uzanacağız.”
Genesis, yörüngeye ilk adımı atmıştı; uydu, köpek, robot ve insan. Sam’in liderliği, Nova Spes’i yeniden uyandırdı. Ama gemi, tamir bekliyordu. Gezegenin yüzeyinden yörüngeye uzanan bu yolculuk, yıldızlara açılan bir kapı mıydı?
Bölüm 46: Nova Spes’in Tamiri
Genesis Ana Üs ve Nova Spes: Elli Yedinci Yıl
Genesis, gezegenin kırmızı çöllerinde bir umut merkeziydi. Nüfus 950’ye ulaşmış, Biyosfer 2 stabil bir ekosistem sağlıyordu. Yüzeyde 10 oksijen kubbesi yükseliyor, robotlar ve insanlar uyum içindeydi. Sam’in liderliğinde, Vostok 1 ekibi Nova Spes’e kenetlenmiş, ancak geminin coronal atımlı plazma motoru, helyum-3 yakıtı tükenmek üzere olduğu için %30 verimdeydi. Dış kabuk delikli, güneş panelleri yarı aktifti; tamir ve yakıt ikmali şarttı.
Nova Spes’in kontrol odasında, Sam ekiple durumu tartıştı. Holografik ekran, geminin yıpranmış yapısını gösteriyordu: 300 mikro meteor deliği, enerji sistemlerinin zayıflığı ve motorun yakıt krizi. Sam, ekrana vurarak söze başladı:
“Ekip, Nova Spes’i uyandırdık; ama bu gemi yorgun. 800 yıl yıldızlar arasında uçtu, 57 yıl önce frenleme ve yörünge için yakıtını harcadı. Al-Hakim, tam raporu ver.”
Al-Hakim’in holografik görüntüsü belirdi:
“Sam, coronal atımlı plazma motoru; helyum-3 ile çalışıyor. Manyetik kepçeler, 800 yılda 5 ton helyum-3 topladı. Frenleme ve yörünge girişi için 4.8 ton harcandı. Depolar: %5 dolu; 250 kg kaldı. Yörünge hızında kepçeler verimsiz; 57 yılda 50 kg topladım.”
Musa, motor şemasını yakınlaştırarak sordu:
“Al-Hakim, %5 yakıtla %30 verim mi? Helyum-3’ü nereden bulacağız?”
Al-Hakim cevap verdi:
“Musa, Twilight’in regoliti; kozmik ışınlar ve yıldız radyasyonuyla az miktarda helyum-3 biriktirdi. Ton başına 10 gram; yüzeyde madencilik lazım.”
Yunus, kepçe simülasyonunu açtı:
“Sam, kepçeler saniyede 1600 km hızda verimli; yörüngede 7.8 km/s ile işe yaramıyor. 1 ton helyum-3, motoru %80’e çıkarır. Ama 100.000 ton regolit nasıl işlenir?”
Rabia analiz yaptı:
“Yunus, regolit 5 metre derinlikte; Twilight’in ince atmosferi ve yoğun radyasyonu, helyum-3 birikimine izin verir. Robotlar plazma matkaplarla kazar; 1 ton için 5 aşamalı ayrıştırma gerekli.”
Esma, yaşam destek ekranını kontrol etti:
“Sam, oksijen üniteleri %60; filtrasyon paslı. Kabuk delikleri tamir edilmezse radyasyon sızar. Ne kadar dayanırız?”
Al-Hakim cevap verdi:
“Esma, 30 gün; kabuk ve filtreler tamir edilirse 6 ay. Genesis’ten titanyum, grafen ve karbon fiber lazım.”
Sam karar verdi:
“Plan net: Genesis’e dönüyoruz; helyum-3 madenciliği ve tamir malzemeleri üreteceğiz. Al-Hakim, gemiyi stabilize et. Rabia, ayrıştırma sürecini tasarla.”
Genesis’te Helyum-3 Madenciliği
Yüzeyde, ekip Genesis’e döndü. Sam, robot lideri R-501’i kırmızı çöldeki maden tesisine topladı. Robotlar, plazma matkapları ve ayrıştırma ünitelerini hazırladı. Sam, R-501’e talimat verdi:
“R-501, 100.000 ton regolit kazılacak; 5 metre derinlik. Helyum-3 verimi: ton başına 10 gram. Aşamalara böl.”
Rabia, süreci detaylandırdı:
“Sam, 5 adım:
Regolit Toplama: Robotik matkaplar, saatte 50 ton kazar; 100 robotla 20 gün.
Isıtma: 700°C fırınlar; gazlar serbest kalır, 5 gün.
Gaz Toplama: Vakum sistemi; helyum-3 ve diğer gazlar yakalanır, 3 gün.
Gaz Ayrıştırma: Kriyojenik soğutma; helyum-3 ayrılır, 5 gün.
Saflaştırma: Difüzyon filtresi; %99 saflık, 2 gün. Toplam: 35 gün, 1 ton helyum-3.”
Musa sordu:
“Sam, 100.000 ton regolit; enerji maliyeti ne olacak?”
Rabia cevap verdi:
“Musa, nükleer reaktör; 600 megavat; günde 50 ton ısıtmayı destekler. 35 gün için %80 kapasite; sürdürülebilir.”
Yunus ekledi:
“Sam, motor için 1 ton yeterli; ama dış kabuk ve paneller? Onlarsız uçamayız.”
Sam onayladı:
“Doğru, Yunus; titanyum levha: 2 ton, 0.5 mm kalınlık; grafen kaplama: 500 kg. Robotlar 35 günde üretir; 10 roketle taşırız.”
Tamir Malzemeleri ve Üretim
Esma, robot annelere döndü:
“Yaşam destek için 100 kg karbon fiber filtre, 50 metre titanyum boru; 30 günde hazır mı?”
R-501 cevap verdi:
“Evet, Esma; 30 günde tamam. Güneş panelleri: 50 adet, 10 m², 200 watt; silikon ve galyum arsenit; 40 günde biter.”
Sam planı özetledi:
“40 gün sonra ilk roket: 1 ton helyum-3, 1 ton titanyum, 250 kg grafen, 25 panel, filtreler. Toplam 2-3 yıl; Nova Spes’i dirilteceğiz.”
Yörüngeye Taşıma ve İlk Tamirler
40 gün sonra, ilk roket; 85 metre, sıvı hidrojen ve oksijen yakıtlı; yörüngeye fırlatıldı. 5 tonluk kargo: 1 ton helyum-3, 1 ton titanyum levha, 250 kg grafen, 25 panel ve filtreler. Nova Spes’e kenetlendikten sonra, robotlar tamire başladı. Al-Hakim koordine etti:
“Titanyum levhalar; 150 delik kapatıldı, lazer kaynak %50. Paneller entegre; enerji %60. Filtreler aktif; oksijen %75.”
Sam, telsizle sordu:
“Al-Hakim, motor ne durumda?”
Al-Hakim cevap verdi:
“Yakıt tankı: 1.25 ton helyum-3; %25 doluluk. Motor %50 verimde; tam kapasite için 4 ton lazım. Stabilizasyon %65; tamir 2 yıl sürer.”
İkinci uçuş, 3 ay sonra gerçekleşti: 500 kg helyum-3 ve ek malzemeler. Elli Dokuzuncu Yıl’da, tamir %90’a ulaştı: Kabuk onarılmış, enerji %75’ti.
Test Uçuşu
Sam, ekiple test uçuşuna çıktı. Nova Spes, gezegenin çevresinde tur attı. Sam, Al-Hakim’e sordu:
“Motor %50 verimde mi?”
Al-Hakim onayladı:
“Evet, Sam; coronal atımlı plazma motoru, 1.75 ton helyum-3 ile saniyede ancak 800 km hıza çıkabilir. Proxima sistemindeki gezegenleri keşfetmek için hala yeterli, çünkü sistem küçük ve mesafeler kısa. 1 haftalık tur; sistemler tutarlı.”
Musa, kırmızı yüzeyi izledi:
“Sam, gemi dirildi; Proxima sistemini keşfetmeye hazır mıyız?”
Sam gülümsedi:
“Evet, Musa; önce Proxima sistemini tarayacağız. Sonra Alpha Centauri için hibernasyon tasarlayacağız.”
Nova Spes, Genesis’in çabalarıyla yeniden doğmuştu. Helyum-3 madenciliği ve tamirler, gemiyi canlandırmıştı. Sam’in liderliği, robotlar ve insanlarla bir mucize yaratmıştı. Proxima’nın sırları mı açığa çıkacaktı, yoksa Alpha Centauri mi ufuktaydı?
Bölüm 47: Proxima’nın Sırları
Nova Spes: Elli Dokuzuncu Yıl
Nova Spes, gezegen’in yörüngesinde, 500 kilometre yükseklikte dönüyordu. Dış kabuk tamir edilmiş, güneş panelleri %75 enerji sağlıyor, coronal atımlı plazma motoru 1.75 ton helyum-3 ile %50 verimdeydi. Tam kapasitede saniyede 1600 km hıza ulaşabilen motor, mevcut durumda saniyede 800 km ile sınırlıydı; Proxima sistemini keşfetmek için yeterli. Sam, ekiple bir sonraki adımı planlıyordu: Sistemi gezegen gezegen taramak.
Kontrol odasında, Sam holografik bir sistem haritası açtı. Proxima b, c, d ve henüz keşfedilmemiş gezegenler ekranda belirdi. Sam, ekibe döndü:
“Ekip, Nova Spes hazır; motor %50 verimde, saniyede 800 km hıza ulaşabiliyor. Alpha Centauri’ye gitmeden önce Proxima’yı iyice tanıyacağız. Al-Hakim, Proxima b raporunu güncelle.”
Al-Hakim’in holografik görüntüsü titreşti:
“Sam, Proxima b; işte kesinleştirdiğimiz veriler:
Yörünge: 0.048 AU, 11.186 gün devir; kütleçekimsel kilitli.
Kütle: Dünya’nın 1.17 katı; kayalık, dağlık ve kraterlerle dolu.
Yüzey: Gündüz tarafı kızıl bir çöl, aşırı sıcak; gece tarafı donmuş, -200°C. Alacakaranlık bölgesi: -10°C ile +30°C arası.
Atmosfer: İnce, %90 Karbondioksit (CO₂), %5 Azot (N₂), %3 Argon (Ar), %2 Metan (CH₄), %0.1 Oksijen (O₂), %0.9 Hidrojen (H₂) 80 km hızla sürekli konveksiyon rüzgarı esiyor.
Regolit: Silikat, bazalt ve demir zengini; helyum-3 izleri var. Radyasyon: 200 rad/gün.”
Musa, pencereden Proxima b’nin kırmızı yüzeyine bakarak iç çekti:
“Sam, vay be. 56 yıldır buradayız. Yarım asır kubbelerde, bu vahşi dünyada mı yaşadık?”
Esma duygulu bir sesle ekledi:
“Sam, aşağıda Biyosfer 2 var. Çocukluğum ve torunlarımın anıları burada saklı... Ama bu kütleçekimsel kilitlenme, bu sonsuz gece ve sonsuz gündüz döngüsü... Her şey ne kadar da yabancı ve garip hissettiriyor!”
Sam gülümseyerek cevap verdi:
“Esma, burası evimiz. Ama hala sırlarla dolu. Yunus, sensörleri çalıştır. Alacakaranık bölgesine ve kubbelerin çevresine odaklan.”
Yunus, taramayı başlattı:
“Alacakaranlık: 5°C, su buzu izleri var. Kubbelerin civarında ise oksijen %0,2 Lokal bir artış gözüküyor.”
Rabia analizini paylaştı:
“Sam, kubbeler 56 yılda 3000 ton oksijen biriktirdi. Genel atmosfer hala %0.1, ama kubbe çevresinde %0,2’e ulaşmış. Alacakaranlıkta yeraltında su buzu bulduk. Ton başına 2 litre. Radyasyon da 50 rad/gün. Kubbelerle yaşanabilir bir hale geliyor.”
Musa merakla sordu:
“Sam, kubbe civarında %0,2 oksijen var. Bu terraform için bir umut olabilir mi, ne dersin?”
Sam başını salladı:
“Musa, hayır. Genel atmosfer hala %0.1 Bu hızla binlerce sene sürer. Gezegen dönmediği için manyetosferi oluşmuyor ve atmosfer kalınlaşmıyor. Küresel manyetosfer oluşturmanın bir yolunu bulamazsak terraform etmek neredeyse boşuna bir çaba.”
Musa sordu:
“Langrange1’e yani Proxima 1 ile Proxima arasında yerçekimsel dengenin sağlandığı bir noktaya yerleştirilecek Plazma tabanlı manyetik kalkan veya süperiletken kablo ağlarıyla bir manyetik kalkan inşa etsek, gezegenimizi sürekli olarak güneş rüzgârlarından koruyabilir miyiz?”
Sam düşüncelere daldı. Sonunda konuştu:
"Kısa vadade mümkün görünmüyor. Şu anda uzayda büyük yapılar inşa etme kapasitemiz sınırlı. Süperiletkenler, enerji üretimi ve uzay mühendisliği alanında devrimsel ilerlemeler gerekiyor. Uzun Vadede plazma tabanlı sistemler veya gelişmiş süperiletken malzemelerle teorik olarak mümkün olabilir. Ancak bu, proximalıların uzay altyapısını ve kaynak kullanımını kökten değiştirecek bir proje olacaktır.
Sam kararlı bir sesle dedi:
“Şimdi diğer gezegenlere yolculuğa başlayabiliriz. Hedef en yakın gezegen. Coronal atımlı plazma motoru çalışsın.”
Proxima d: Cüce Kayalık
Nova Spes, 0.03 AU yörüngede dönen 2.69 milyon km uzaklıktaki Proxima d’ye yöneldi. Gemi 1G hızlanmaya başladı. Maksimum hız 162.4 km/s olduktan sonra 1G ivmeyle yavaşlama başladı. Yolculuğun tamamlanması 9,2 saat sürdü.
Gezegen, küçük ve kavrulmuş bir kaya parçasıydı. Yunus, verileri paylaştı:
“Kütle: Dünya’nın 0.25 katı; çap: 4.000 km. Atmosfer yok; sıcaklık: 300°C. Yüzey: bazalt ve metal oksitler.”
Musa şaşkınlıkla sordu:
“Sam, bu kavurucu sıcakta buradan ne elde edebiliriz ki?”
Al-Hakim analizini sundu:
“Musa, burada maden potansiyeli var; demir, titanyum, nikel gibi. Ton başına 50 kg metal çıkarabiliriz.”
Sam onayladı:
“Proxima d, Genesis için bir kaynak üssü; buradan maden toplayabiliriz.”
Proxima c: Buz Devi
Nova Spes, Yıldızına uzaklığı 1.5 AU olan 220,03 milyon km uzaklıktaki Proxima c’ye yöneldi. 1G hızlanma ve yavaşlama ivmesiyle saniyede 800 km hıza ulaştı. Gemi sabit ivmeye ulaştıktan sonra 53,7 saat boyuna yerçekimsizliğin tadını çıkardılar. Seyahatin tamamlanması 4,13 gün sürdü.
Gezegen, mavimsi gri bir bulut topuydu. Yunus, sensörleri okudu:
“Kütle: Dünya’nın 7 katı; çap: 50.000 km. Atmosfer: %80 hidrojen, %15 helyum, metan izleri. Sıcaklık: -150°C.”
Esma merakla sordu:
“Sam, bu gezegen Neptün’e benziyor; acaba burada yaşam olması mümkün mü?”
Al-Hakim cevap verdi:
“Esma, burası yaşanabilir bölgenin dışında; soğuk bir gaz devi. Ama atmosferinde ton başına 0.5 gram helyum-3 var, bu işimize yarayabilir.”
Sam talimat verdi:
“Yunus, kepçeleri çalıştır; biraz yakıt toplayalım.”
Gemi atmosferin en üst tabakalarına yakın geçiş yaptı. Bu sırada manyetik kepçeler, 10 kg helyum-3 topladı; depo 1750 kg’dan 1760 kg’a çıktı (%35.2). Sam memnun bir ifadeyle dedi:
“Proxima c, bizim için bir yakıt istasyonu; motor için güzel bir ek destek.”
Proxima e: Hayali Bulutsu
Al-Hakim, 0.8 AU uzaklıktaki “Proxima e”yi tespit etti. Nova Spes, 2,68 günde ulaştı. Gezegen, yeşilimsi bir sisle kaplıydı. Yunus, sensörleri çalıştırdı:
“Kütle: Dünya’nın 1.5 katı; çap: 15.000 km. Atmosfer: %40 nitrojen, %20 klor, %10 oksijen. Sıcaklık: 25°C.”
Esma endişeyle sordu:
“Sam, klorla oksijen bir arada mı? Bu zehirli bir karışım değil mi, nasıl olur?”
Rabia cevap verdi:
“Esma, evet, klor toksiktir. Ama oksijenin varlığı bir yaşam izine işaret edebilir. Yüzeyde sıvı klor gölleri ve kayalık platolar var.”
Sam karar verdi:
“Proxima e’yi daha iyi anlamak için sonda gönderelim.”
Sonda veri gönderdi: Klor bazlı fotosentez yapan mikroorganizmalar. Sam hayretle dedi:
“Bu farklı bir yaşam formu; Proxima e, bilimsel bir hazine!”
Proxima f: Hayali Karanlık Dev
Son durak, 2.5 AU uzaklıktaki’daki “Proxima f”; 6,36 gün sürdü. Gezegen, siyah bir gölge gibiydi. Yunus, sensörleri okudu:
“Kütle: Dünya’nın 10 katı; çap: 70.000 km. Atmosfer: %90 hidrojen, %5 karbon monoksit. Sıcaklık: -180°C.”
Musa merakla sordu:
“Sam, bu kocaman gezegen bize ne verebilir ki?”
Al-Hakim analiz yaptı:
“Musa, burada sıvı metan gölleri var; ayrıca atmosferde ton başına 0.8 gram helyum-3 bulduk.”
Sam kepçeleri çalıştırdı: 15 kg helyum-3 toplandı; depo 1760 kg’dan 1775 kg’a çıktı (%35.5). Sam dedi:
“Proxima f, hem yakıt hem de gizem sunuyor; şimdi eve dönme vakti.”
Proxima b (Twilight)’e Geri Dönüş
Sam, Genesis’e dönmeyi planladı. Proxima f’den Proxima b’ye mesafe; 2.45 AU (366.5 milyon km); saniyede 800 km sabit hızla 6 gün sürdü (1G ivme ve yavaşlama dahil). Nova Spes, motorunu ateşledi; %35.5 dolu depolar (1775 kg) yeterliydi. Proxima b yörüngesine vardıklarında, Musa sordu:
“Sam, Nova Spes’le Twilight’in yüzeye inebilir miyiz acaba?”
Al-Hakim hemen araya girdi:
“Musa, Nova Spes sadece uzayda çalışmak için tasarlandı; yüzeye inemez. Vostok kapsülünü kullanmalısınız."
Yunus hesapladı:
“Sam, Vostok 1; 85 metre, sıvı hidrojen yakıtlı. 500 km’den iniş, kendi stoğundan 20 kg yakıt harcar. Nova Spes yörüngede kalır, depo 1775 kg.”
Ekip, Vostok’a geçti. Kapsül, motorlarını ateşleyerek Proxima b’nin alacakaranlık bölgesindeki Genesis üssü yakınına motorlarını çalıştırarak kontrollü bir iniş yaptı. Sam, kubbelerini görünce içten bir sesle dedi:
“Sonunda evimize döndük; Twilight’in sırlarını çözdük, artık Alpha Centauri için plan yapma zamanı.”
Nova Spes, Proxima sistemini taramıştı: b’nin alacakaranlık potansiyeli, c’nin yakıtı, d’nin madenleri, e’nin klor yaşamı, f’nin metan gölleri. Depo %35.5 dolu, motor %50 verimdeydi; Alpha Centauri için daha fazla yakıt mı gerekecekti, yoksa Twilight’de kalıp gelişecekler miydi?