Ödünç alınan son kuruşla ödenen ilk kuruş arasında tabii muazzam bir fark vardır. goethe
Gülüm Çamlısoy
Gülüm Çamlısoy

HAYATI ŞİİR TADINDA YAŞAYABİLMEK...

Yorum

HAYATI ŞİİR TADINDA YAŞAYABİLMEK...

( 2 kişi )

2

Yorum

5

Beğeni

5,0

Puan

323

Okunma

HAYATI ŞİİR TADINDA YAŞAYABİLMEK...

HAYATI ŞİİR TADINDA YAŞAYABİLMEK...




Perakende düşlerim var: tanrısal bir boşlukta saklı kıvancım ve içimin rotası asla da tekdüze değil ve ben zaman aralığı olmayan düşler g/örüyorum içimde hıçkıran o tanrı ve dışımda imbat rüzgârı.
Kürediğim bir mevsimsin ve tünediğim.
Hiçliğime muhalif evren bense kalıtımsal bir acıdan nemalanıyorum.
Soytarı rüzgârlar var hizaya sokan dökülmüş yaprakları.
Sinemde saklı hüzün var dik başlı bir apartman gibi temelime sadık ve zemindeki çimento ile eşleşen sözcüklerim.
Bir binayım ben temeline binaen kat çıkan meleklerin evine…
Bir hazineyim ben ve kendimi her bulduğumda rantı sevincin ve faizi güneşin bense soluklarım hızlanırken el sıkışıyorum evrenle ve evreleri olan bir hastalık gibi b/ölüyorum düşlerimi ve sırıtan yüzüme bir torba geçirip boğuyorum kanat çırpan gülücüklerimi.
Derimde solgun benler var ve ben olmanın hürmeti ile dikişleri sökülen içimdeki yamalı bohça.
Hohladığım bir cam gibisin ve adımızın baş harfini yazıyorum her hava soğuduğunda ve zincirleme kazaya sebep oluyorum günü kovup da gece indiğinde heceliyorum tek tek alfabeyi ama bir harf illa ki eksik.
Adının baş harfi ve sözcüklerden çalıyorum adının baş harfini ve tüm kitaplardan.
Hatim indiriyorum ardından.
Hamt ediyorum seni bulacağıma dair.
Bir mezar sessizliğinde gece bense mezarlık bekçisi ve torba torba kemik taşıyorum deştiğim mezarlardan ve kendime en uygun ve en geniş kabri arıyorum tek tek.
Ruhlar huzursuz.
Bense vücudumdan kurtulmak istiyorum.
Vücut bulsa keşke dileğim.
Cümlelerim öksüz ve içimi tırmalayan o yaralı kedi az evvel ezdim başını sonra da adak adadım.
Cehennemlik olmalıyım ve içine sıkıştığım cendere dünya denen teranede illa ki vuku bulan baş gösteren yeni dertler ve ismimin önüne eklenen sıfatlar.
Taziyelerini sunuyor insanlar.
Temkinliyim artık severken.
Görücü usulü evlenen kim varsa artık görücüler değil ölü gömücüler ziyaret ediyor evleri ve kaç anahtarın varsa o kadar değere biniyorsun evlenirken ve evden kovduğum görücüler geliyor aklıma artık hangi ara onları kapıya kadar kovalamışken.
İçimin izdihamı.
Delik deşik yüreğim belli ki binlerce damarım tıkalı ya da hava kaçırıyor yüreğim.
Oldukça havalıyım.
Bazense havasız kalıp kendimi boşluğa bırakmak istediğim.
Delişmen zihnim, rüzgârlı ruhum ve kayıp bedenim.
Kendimi her aradığımda farklı yerlerde buluyorum:
Ya, dolabın içinde ya da buzdolabında bazense saçlarım takılıyor içine girdiğim çamaşır makinesinde ve köpükler saçıyorum hijyen manyağı olmuşken dünya korona denen illetin geride bıraktığı anormal insanlar ve günde kırk kere ellerini ve vücutlarını kırklayanlar.
Seyyah mevsim.
Sevecen rüzgâr.
Ve duygu mafyası kimi zaman insanlar elbet merdiven altında yaşananlar ya da izbelerde sevişenler belki de metruk düşler sokağı ikame edilesi ve gölgesinden korkan insanlar gel gör ki güçleri kime yeterse aralıksız eziyet etmeyi meziyet bilen…
Makul olandan yana değilim.
Metruk hanelerden uzağına düşüyor yolum şehrin.
Hala mezarlıktan geçerken ıslık çalan yaralı bir faniyim ve ölümü ertelediğim belki de geciktirdiğim mutluluk ve ihlal ettiğim kurallar ya da tam tersi: kendime uyguladığım baskı ve rutini olmayan sözcükler.
Kemiklerim ağrıyor.
Bir zamanlar kemiklerim sayılırken şimdi sözcüklerimi ve gözyaşımı sayıyor insanlar ve öylesine saygınım ki belki de sayılası rakamlardan ibaret say say tükenmeyen acılar saklı içimde.
Adeta sayacıyım hayatın.
Taksitli alışveriş yapanlara özendiğimden mi nedir taksitle seviyorum kendimi bazen faiziyle yükleniyorum içimdeki çelimsiz çocuğa ve kendimi aralıksız cezalandırıyorum.
Karanlığa tutsak bir gülüş misal.
Karartma gecelerinde yolunu kaybeden bir fener misal.
Miadı dolmuş anılardan derlediğim.
Hamisiyim acıların.
Fedaisiyim duyguların.
Ben firari bir aşkım belki de aşikâr olansa Aşiyan yollarına kendimi vurduğum ve Arnavut kaldırımlarında sek sek oynadığım.
Kaybolan ömrün ve ritmi susan bir şarkının kayıp gamlı notasıyım ve elimdeki sol anahtarı ile illa ki solumdaki kapıyı açmaya çalışıyorum ve fildişi yalnızlığıma toz kondurmuyorum.
Çarklar dönerken.
Çabam nihayetlenirken.
Çömez varlığımla hala as üs ilişkisine riayet eden bendeniz.
Bir sus payı ise içimde saklı ve işte yeniden başlıyorum hayata geceyi dilediğimce yaşayıp da gündüze düşman bir yıldız gibi belki de aşkımı itiraf edemediğimdendir mehtaba ve işte yıldızlar saçan gözlerimden akan o son damlada saklı iken aşk düşmüşken gözümden ve ben düşmüşken aşkın gözünden yine de aşka aşina bir sözcüğün peşine takılıp aşık attığım duygulardan arda kalan neyse bir şiire duyduğum özlem ile hayatı da şiir tadında yaşamış olmanın verdiği heyecanla…

Paylaş:
5 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (2)

5.0

100% (2)

Hayatı şiir tadında yaşayabilmek... Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Hayatı şiir tadında yaşayabilmek... yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
HAYATI ŞİİR TADINDA YAŞAYABİLMEK... yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Celil ÇINKIR
Celil ÇINKIR, @celilcinkir
24.4.2025 23:51:55
Gülüm Çamlısoy Hanım’ın yazısı, derin bir içsel yolculuğun ve hayatın acı tatlı yanlarıyla yüzleşmenin izlerini taşıyor.


Her kelimesi, insana varoluşun incelikli ama bir o kadar da sert gerçeklerini hatırlatıyor.


Yazar, şiirsel bir dilde hayatın geçici güzelliklerine, kaybolan anılara ve insan ruhunun içsel çatışmalarına dair derin bir iç monolog sunuyor.


Her bir sözcük bir imge, her bir cümle bir duygusal tını gibi.


Hayatın şiir tadında yaşanması gerektiğine dair hisler bir araya geliyor, adeta okuru da bu büyülü yolculuğa davet ediyor.

GÜZEL İNSANLAR ŞİİR TADINDA BİR ÖMÜR YAŞAMAYA LAYIKTIR.
Zümrüt Kul Hasani
Zümrüt Kul Hasani, @hasanbelek
23.4.2025 12:27:01
5 puan verdi
Değerli dost ve değerli bir deneme olmuş. Tebrikler değerli dost...
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL