Alıcılar almaz, vericiler alır. eugene benge
SALİHA İNAN Hiçliğim
SALİHA İNAN Hiçliğim

RUHUN SANATIN AYNASI

Yorum

RUHUN SANATIN AYNASI

( 2 kişi )

7

Yorum

10

Beğeni

5,0

Puan

346

Okunma

Okuduğunuz yazı 18.4.2025 tarihinde günün yazısı olarak seçilmiştir.
RUHUN SANATIN AYNASI

RUHUN SANATIN AYNASI





Seyyah Tayyar’ın yolculukları, onu sadece farklı coğrafyalara değil, aynı zamanda sanatın ve yaratıcılığın farklı dallarına da taşıdı. Bir gün, notaların ruhunu okşayan sesiyle tanınan bir şarkıcıyla karşılaştı. Bu yetenekli sanatçı, dinleyicilerini büyülese de, diğer müzisyenlerin özel hayatlarına dair acımasız eleştirilerde bulunmaktan çekinmiyordu. Tayyar, şarkıcının bu tavrını üzüntüyle karşıladı ve ona şu sözlerle yaklaştı: "Sevgili dostum, sesin gökkuşağı gibi, her rengi ayrı bir güzellikte barındırıyor. Ancak unutmamalıyız ki, her insanın hayatı da kendi melodisiyle çalınır. Bir başkasının notasını yargılamak, kendi müziğimizin ahengini bozar. ’Herkes kendi bahçesinde öter,’ derler. Sanatımızla ruhlara dokunurken, hayatın karmaşıklığı içinde yolunu bulmaya çalışan diğer ruhlara da saygı duymalıyız." Şarkıcı, Tayyar’ın sözlerindeki derin anlamı fark ederek sustu ve düşünmeye başladı.

Bir sonraki durağında Tayyar, fırçasının her dokunuşuyla tuvale hayat veren bir ressamla tanıştı. Ressam, kendi üslubunu beğenirken, farklı tarzlarda eserler ortaya koyan diğer sanatçıları küçümsüyordu. Tayyar, ressamın atölyesinde, renklerin ve çizgilerin dansına hayran kaldıktan sonra, ona döndü ve şöyle dedi: "Usta, fırçanızdan çıkan her eser, evrene tutulmuş bir aynadır. Ancak unutmayalım ki, evren sonsuz renk ve şekil barındırır. Bir çiçeğin güzelliği, bir dağın heybetiyle kıyaslanamaz. Her sanat eseri, yaratıcısının iç dünyasının bir yansımasıdır. ’Her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır,’ derler. Sanatın çeşitliliği, insanlığın yaratıcılığının bir göstergesidir ve bu çeşitliliğe saygı duymak, sanata duyduğumuz saygının bir parçasıdır." Ressam, Tayyar’ın sözleriyle farklı sanat anlayışlarına karşı olan katı tutumunu gözden geçirdi.

Yolculuğu devam ederken Tayyar, kelimelerin sihrini kullanarak duyguları ve düşünceleri mısralara döken bir şairle karşılaştı. Şair, kendi şiirlerinin derinliğine hayran olsa da, diğer şairlerin konularını ve anlatım biçimlerini eleştirmekten geri durmuyordu. Tayyar, şairin dizelerindeki ahengi takdir ettikten sonra, ona şu nasihatte bulundu: "Değerli şair, sözleriniz rüzgarın fısıltısı gibi, kalplere dokunuyor. Ancak unutmayalım ki, her kalp farklı bir hikaye taşır. Her şiir, bir ruhun penceresinden dünyaya bakıştır. ’Gönül ne isterse, dil onu söyler,’ derler. Şiirin özgürlüğünü savunurken, diğer şairlerin de kendi iç dünyalarını ifade etme hakkına saygı göstermeliyiz. Her mısra, insanlığın ortak duygularına farklı bir melodi katar." Şair, Tayyar’ın sözleriyle, şiirin sınırlarını çizmeye çalışmanın anlamsızlığını anladı.

Son olarak Tayyar, kaleminden dökülen her cümleyle okuyucularını farklı dünyalara götüren bir yazarla karşılaştı. Yazar, kendi hikayelerinin etkileyiciliğine inanırken, diğer yazarların yaşam tarzlarını ve kişisel inançlarını yargılamaktan çekinmiyordu. Tayyar, yazarın anlattığı sürükleyici hikayelere hayran kaldıktan sonra, ona şöyle seslendi: "Kıymetli yazar, kelimelerinizle yeni dünyalar inşa ediyorsunuz. Ancak unutmayalım ki, her insanın hayatı da kendi içinde bir romandır. Bir karakteri yaratırken ona saygı duyduğumuz gibi, gerçek hayattaki insanların da kendi seçimlerine saygı duymalıyız. ’Herkesin bir derdi vardır, kimisi anlatır, kimisi saklar,’ derler. Bir yazar olarak, insanlığın karmaşıklığını anlamaya çalışırken, başkalarının hayatlarını yargılamak yerine, onların hikayelerini anlamaya odaklanmalıyız." Yazar, Tayyar’ın sözleriyle, bir sanatçının görevinin

yargılamak değil, anlamak olduğunu idrak etti.
Seyyah Tayyar, bu dört sanatçıyla yaptığı anlamlı sohbetler aracılığıyla onlara, sanatın temel taşının saygı olduğunu ve her bireyin hayatının kendine özgü bir değer taşıdığını öğretti. Onlara, "Kendi gözündeki merteği görmez, başkasının gözündeki çöpü görür," atasözünü hatırlatarak, başkalarının hayatlarını yargılamak yerine, kendi iç dünyalarına odaklanmanın önemini vurguladı. Tayyar, "İnsan, bilmediğinin düşmanıdır," diyerek, farklı yaşam tarzlarını ve inançlarını anlamaya çalışmanın, önyargıları ortadan kaldıracağını ve insanları birbirine daha da yakınlaştıracağını anlattı.

Seyyah Tayyar’ın bu sanatçılarla kurduğu bağ, onların hayatlarında derin izler bıraktı. Şarkıcı, artık diğer müzisyenlerin sesindeki özgünlüğü takdir ediyor, ressam, farklı sanat akımlarının zenginliğini kutluyor, şair, her dizede farklı bir ruhun nefesini arıyor ve yazar, karakterlerinin hayatlarına daha derin bir anlayışla yaklaşıyordu. Hepsi, Tayyar’dan öğrendikleri dersle, sanatlarını icra ederken ve insanlarla iletişim kurarken saygıyı temel ilke edinmişlerdi.

Seyyah Tayyar’ın yolculukları devam ederken, o, gittiği her yerde insanlara saygının, hoşgörünün ve anlayışın önemini anlatmaya devam etti. Çünkü biliyordu ki, sanatın her dalı, insanlığın ortak duygularını ve düşüncelerini ifade etmenin bir yoluydu ve bu yollara saygı duymak, insan olmanın en güzel ifadesiydi. Ve Tayyar’ın bu asil yolculuğu, yeryüzünde saygı ve sevgi tohumları ekmeye devam etti.

Hikaye
4
Saliha İNAN
.../.../25

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (2)

5.0

100% (2)

Ruhun sanatın aynası Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Ruhun sanatın aynası yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
RUHUN SANATIN AYNASI yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
İbrahim Kurt
İbrahim Kurt, @ibrahimkurt
19.4.2025 19:48:28
5 puan verdi
kutluyorum saygılar
Rû //
Rû //, @r --
19.4.2025 18:37:17
tebrik ediyorum saliha hanım

selam ve sevgilerimle
Umut Işığıı
Umut Işığıı, @umutisigii
19.4.2025 18:12:44
Yakışıyorsunuz güne.

Kutlarım...
Etkili Yorum
çiftçi
çiftçi, @ciftci1
19.4.2025 15:10:12
Çok güzel.
İşin ehli tarafından yazılmış gayet anlamlı ve ders verici nitelikte bir hikaye. Kalkmak üzereyken ilk paragrafı okuyayım bari, dedim kendi kendime. Sonra devamı kendiliğinden geldi.
Bizim bazı türkülerimiz vardır, "bülbülün kanadı sarı" diye başlar, "beyaz" olur, "yeşil" olur,. Olur da olur misali. Ama ahenk bozulmaz, anlam kayması olmaz. Bu hikaye de aynen öyleydi.
Şarkıcı, ressam, şair ve yazar...
Her birinin kendi tarzı var elbette. Ancak, yaşayan her insanın da kendine has bir tarzı olduğunu unutmamak lazım. Hele hele aynı yolun yolcusu olanlar asla böbürlenmemeli, kibirlenmemeli ve başkalarını rencide etmemeli.
Ne güzel anlatmışsınız, kırıp dökmeden, tatlı tatlı.
Yazınızda heme hemen hiç yazım hatası yok. Onun için ehil kalemden çıkmış bu yazı, demekte sanırım yanılmıyorum. İşi bilen, ehil birisiniz.
Sadece sondan bir önceki paragrafta özellikleri sıralanan ilgili cümlelerin arasına "," virgül yerine ";" noktalı virgül koymak mı daha doğru olurdu acaba?..
Böylesi güzel bir hikaye için sizi bütün içtenliğimle kutluyorum.
Saygı ve selamlarımla...
Etkili Yorum
Tüya
Tüya, @tuya
19.4.2025 14:56:10
Sanata, dar bir açıdan bakmamaya dair, yalın ve naif bir yazı.

Çok kutlarım, Saliha hanım,
Selam ile.



Tüya tarafından 19.4.2025 18:29:23 zamanında düzenlenmiştir.
Etkili Yorum
/ yüRekTen
/ yüRekTen, @-yurekten
19.4.2025 06:34:56

Çok hoş:)

Tayyar'ın bilgece yaklaşımı, sanatçıların tek bir gerçeğin olmadığını, her sanat dalının kişisel bir yansıma olduğunu ve bu anlamda çeşitliliğinin öneminin yadsınamayacağını fark etmelerini sağlamış. İnsan ilişkilerinde de böyle değil mi zaten, kıssadan hisse.

Okuru düşündürmeyi ve bir sonuç çıkarmayı amaçlayan bu didaktik çalışmanız amacına ulaşmış, tebrik ediyorum.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL