Kendisini başkalarının kurtarmasını bekleyen kişiler yalnızca kölelerdir. voltaire
Hüzünlü peri
Hüzünlü peri

HİÇ'İN İÇİNDEKİ SONSUZLUK...

Yorum

HİÇ'İN İÇİNDEKİ SONSUZLUK...

3

Yorum

12

Beğeni

0,0

Puan

263

Okunma

HİÇ'İN İÇİNDEKİ SONSUZLUK...

HİÇ'İN İÇİNDEKİ SONSUZLUK...

...

Azalmanın huzurunda, daha fazlasına değil de "hiç"e doğru adım atmak... Hayat bazen bize, o tanıdık ama bir o kadar da yabancı olan bir kelimeyi, "kanaat"ı fısıldar. Azla yetinmek, daha fazlasını istememek bir nevi içsel bir özgürleşme, ama aynı zamanda "hiç"i içinde barındıran bir esaretin adı gibi. Evet, azalmak bir yücelişin, bir olgunlaşmanın simgesi olabilir. Ancak bunun yanında, "hiç"e duyulan derin özlem, kalbin en karanlık köşelerine sızan bir melodi gibi çalınır. Azla yetinmeye karar veren ruh, kimi zaman geriye bakmak zorunda kalır; "bunu daha fazla hak edebilirdim" derken, içinde "hiç"in yansıması kaybolur.

"Hiç"e revâ görülen, dünyayı yeniden şekillendirir. O hiç, bir zamanlar gönüllerde var olan umutların yavaşça silinmesidir. Bir çiçek gibi solan, bir hayalin ardında kaybolan bir izdir. Kanaat etmek, insanın içindeki en derin duygulara dokunur. O duygular, köklerinden sökülüp atılsa da, bir zamanlar hayatta yer tutan o hislerin hiçleşmesi kaçınılmazdır. Bu, bir tür kabulleniş mi yoksa bir tükenmişlik mi? Belki de, "hiç"i kabul ederek bir varoluşun yeniden doğuşu…

Ve işte, "hiç"i içine almış bu düzenin içinde, büyüyen o sessizlik… Kanaat, her bir adımda, "daha fazlasına" olan suskun isteği boğar. Ama acaba "hiç"i içine almak, gerçekten de arzu edilen bir şey midir? Kanaat ederken, "hiç"i bizlere bir ödül gibi sunan sistem, özgürlüğün acımasız kollarına sarılır. Azla yetinmek, belki de daha önce hiç fark etmediğimiz büyük bir anlamın en sade halidir. Ancak, "hiç"i bu kadar derinden içine alan bir insan, ister istemez yavaşça kendi sınırlarını daraltır, gökyüzüne olan hayalini göremeyecek kadar küçük bir odada sıkışıp kalır.

Ve bizler, "hiç"e doğru adım atarken, bazen görmek isteriz ki, yeryüzü bizlere çok şey verirken, aslında bizler kendi "hiç"imizi ararız. O "hiç", tüm evrenin içinde var olan bir kayboluştur; varoluşla yokluk arasındaki o ince çizgide, düşleyişin soğuk ve rüzgarlı kanatlarında savrulmuş bir özgürlük.

Hayat, bazen azla yetinmek ve "hiç" ile barış yapmak zorunda bırakır insanı. Ama unutmayalım ki, her "hiç" içindeki "sonsuz"u barındırır. Gerçek zenginlik, dışsal olanla değil, içsel dünyamızla ölçülür. Kendi içimizdeki huzuru bulmak, dış dünyadan bağımsız olarak varlıkla barış yapmak, hayatta her zaman daha fazlasını aramaktan daha değerli bir kazanım olabilir.

Sonuçta, her şeye rağmen hayatta en değerli olan şey; ne kadar çok şeye sahip olduğumuz değil, var olanla ne kadar barış içinde olduğumuzdur.

Peri Feride ÖZBİLGE

17.04.2025

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
HiÇ'in iÇindeki sonsuzluk... Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz HiÇ'in iÇindeki sonsuzluk... yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
HİÇ'İN İÇİNDEKİ SONSUZLUK... yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
İhalil
İhalil, @ihalil
18.4.2025 17:58:53
vahap  ünsal
vahap ünsal, @vahapunsal
18.4.2025 13:39:31
Anlam ve anlatımı ile güzel bir yazıyı kaleme almışsınız değerli Feride hocam selamlar olsun şiir yüreğinize
Etkili Yorum
Celil ÇINKIR
Celil ÇINKIR, @celilcinkir
18.4.2025 01:10:04
Merhaba efendim

"Hiç'in İçindeki Sonsuzluk" başlıklı yazınız, azın içindeki derin anlamı ve "hiç" kavramının felsefi yansımasını keşfetmeye yönelik anlamlı bir yolculuktur. Kanaatin ve azla yetinmenin, ruhsal bir özgürleşme olabileceğini, ancak aynı zamanda insanın içindeki derin boşluk ve tükenmişliğe de işaret etmişsiniz.

"Hiç"e doğru adım atmanın, aslında bir kabullenişten daha fazlası olduğunu, bunun hem bir özgürlük hem de bir sınır daralması olabileceğini vurgular. Yazı, dışsal dünyanın ötesinde içsel huzuru bulmanın önemini dile getirerek, hayatın gerçek zenginliğinin içsel barışta olduğunu hatırlatır. Peri Feride Özbilge, sade bir dil ve derin bir anlamla, insanın varoluşuyla barış yapması gerektiğini anlatır.

Saygılarımla Delibal
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL