Kılavuzu para olana her kapı açıktır. shakespeare
rsmcnb
rsmcnb

NİÇİN YAZIYORUM?

Yorum

NİÇİN YAZIYORUM?

( 1 kişi )

1

Yorum

4

Beğeni

5,0

Puan

261

Okunma

NİÇİN YAZIYORUM?


NİÇİN YAZIYORUM?

Geçen gün konuşuyordunuz. Gazetede yazı mı yazıyorsunuz hocam?
- Evet.
- Şu lambaları yazsanız ya. Hem her şeyden tasarruf edelim deniliyor. Hem de ortalık aydınlandığı halde sokak lambaları söndürülmüyor.
Bu bana öğretmen evi bahçesindeki bir söyleşiyi anımsattı.
- Ağabey madem ara sıra yazıyorsun bizim okulu da yazsana.
- Ne var sizin okulda?
- Bizim müdür oyun bahçesini ağaçlandırdı. Teneffüste çocuklara oyun alanı kalmadı. Koşup oynamadıktan, stres atmadıktan, enerjisini boşaltamadıktan sonra, çocuk için teneffüsün ne kıymeti kalır?
O sırada bir başkası söze karışıyor.
- Bunlar yetkililerin aleyhinde yazı yazmaya cesaret edemezler. Vali ile belediye başkanı ile müdür ile uğraşmak için yürek gerek. O da bunlarda yok. Bunlar ancak Behzat deresinin, Gıj Gıj’ın pisliğini anlatır, suya sabuna dokunmazlar.
Sinirleniyorum.
- Elin kalem tutuyor. Ağzında iyi laf yapıyor. Hem de tumturaklısından. Çatal yürek dersen o da sende var. Sen neden yazmıyorsun? Bir tane yaz da şöyle okkalıca, hem biz hem de cümle âlem örnek alalım.
- Yazmak istersem kimsenin aklına ihtiyacım yok. Ancak demem o ki, bir iş yapılıyorsa tam yapılmalı. Yarım yamalak yapılacaksa hiç yapılmasın ondan iyi.


Böyleleri için gazetede yazı yazmak demek atını nallayıp yetkililerin peşine düşmek anlamına geliyor ki en küçük bir hatasını yakaladığında kamuoyu adına yüklensin yüklenebildiği kadar.
Bir konserinde gaz vermeye çalışıyorlardı seyirciler, Ozan Mahsuni’ye, "Şunu da söyle bunu da söyle" diye ısrarlara dayanamayan ozan:
- Söylemesi kolay ama konserden sonra siz sıcak yataklarınıza giderken beni savcının oteline götürüyorlar. Buna vicdanınız razı oluyorsa söyleyeyim, zararı yok demişti.

Öyle ise niçin yazıyorsun, denilebilir. Benim ne yetkililerle ne de hiç kimseyle bir sorunum yok. Küçüğünden büyüğüne kimseye öğüt verecek, yol gösterecek kadar kendimi bilgili ve yetkili de görmüyorum. Haddimi biliyorum. Ne var ki olumlu ve olumsuz olaylardan çabuk etkileniyor, sevincimi ve üzüntümü başkalarıyla paylaşmak istiyorum. Biliyorum ki üzüntüler paylaştıkça azalırken sevinçler paylaştıkça büyür. Şekip Şahadoğru’nun dediği gibi:

“Derman senin olsun, derdi bölüşek,
Şekip’in bağrını yakar durursun.”

Dertlerin az, dermanların çok olması dileğiyle…

Paylaş:
4 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (1)

5.0

100% (1)

Niçin yazıyorum? Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Niçin yazıyorum? yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
NİÇİN YAZIYORUM? yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Etkili Yorum
Esrakilic1982
Esrakilic1982, @esrakilic1982
9.3.2025 18:57:58
5 puan verdi
Yazı yazmak dediniz ya… Ah, kalem tutan elin derdi, yalnız kelime midir sanırsınız? Kalem, bazen kılıç olur, bazen mühür, bazen de sahibinin yüreğini önüne serdiği bir divan! İnsan, kalemi eline aldığında, sadece yazmaz; bazen içini döker, bazen içini dökemez, bazen de içindekileri dökmeye korkar!

Yetkililerin peşine düşmek mi? Vallahi, at nallayıp peşlerine takılacak olsak, değil gazetede köşe, destan yazarız! Lakin unutmayın, her cümle sahibini bağlar; bazen de sahibini çağırır!

Hatayı yakalayıp yüklenmek dediniz ya… Bu memlekette hatalar, deniz kenarında taş gibidir, eğilip almak kolaydır. Lakin mesele, o taşı suya atarken elini ıslatmamaktır! Biz, yazarken kimseyi hedef almak için değil, suya sabuna dokunmak için yazarız. Zira bilirsiniz, suya sabuna dokunmadan temizlenmek mümkün değildir!

Seyircinin gazına gelmek mi? Ah, rahmetli Mahsuni ne güzel demiş! Millet konserden sonra evine gider, sanatçı savcının oteline! Yazı yazmak da bundan farklı mı? Biz yazıyı yazarız, ama bazıları yazının satır aralarını okur; sonra bizi bir odada misafir etmek isterler!

Ben ne birinin avukatı, ne de ötekinin düşmanıyım. Kalemim, ne alkış toplamak için ne de düşman edinmek için var. Sadece kelimeler, gönlümde yankılanır da, ben de onları kâğıda dökerim. Bilirim ki, insanın içinde tuttuğu söz, ya zamanla küflenir ya da sahibini zehirler! O yüzden, içimizdeki kelimeleri paylaşırız, ki hem dertlerimiz azalsın hem de sevinçlerimiz çoğalsın.

Ve siz kıymetli üstad, dertleriniz az, dermanlarınız çok olsun! Kelimeleriniz hem aydınlık hem serinlik versin!

Var olun, daim olun!
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL