0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
100
Okunma
NE ACELESİ VAR YARIN YAPARIM
"Eeeeh boşver. Ne acelesi var."
"Yarın arar konuşurum."
"Sen merak etme, yarın gönlünü alırım."
"Yarın elini kavrar sahilde yürüyüşe çıkarım."
"Yok canım o bana kırılmaz yarın gider görürüm.
"Hayatın ağır yükü altında kendimi bile unutmuşken, ona sevdiğimi söyleyemedim, gün mü bitiyor, akşam eve gidince söylerim!"
"Yarın hiçbir işim yok. Hep birlikte bir yerlere gidip birlikte güzel bir zaman geçiririz."
Ve
bütün bunlar hep aklımızdayken, herşeyi yarına bırakırız!
Ne var ki, unuttuğumuz birşey var, o da; “YARIN’ın" bize ait olmadığı.
"Yarın’ın" bize, bir ömür kadar uzak olduğu!
"Yarın" ile yolumuzun asla kesişmeyeceği.
"Yarın’ın" aşka, sevgiye, hoşgörüye, bağışlamaya, affetmeye, mutluluğa kapalı olduğu.
"Yarın’ın" keşfedilmesi mümkün olmayacak bir zaman dilimi olduğu!
Ve böylece bütün bunları unutup, herşeyi "yarın’a" bırakmamız!
Öyle bir an gelir ki, "yarın" diye hayalini kurduğumuz hiçbir şeyi, yakalama, söyleme, ifade etme, dokunma, sarılma şansını bulamayız.
Belki sen "yarın’a" gitme şansı bulursun ama hayalini kurduğun, "seni seviyorum" diye söylemek istediğin muhatapların "yarın da" yoktur!
Belki de, onlar şu anda bile aranızda yok!
Artık "yarın" yaparım, "yarın" söylerim diye hayalini kurduğun muhatapların seni duymayacak, görmeyecek ve sarılamayacaklar!
Ve nihayet bir "keşke" dadanacak diline.
Keşkeler bile eksik kalacak ve "aaah" nidası ekleyeceksin "keşkelerine.
Sonra mı?
Ne bir anı biriktireceksin, ne de güzel bir hatıra kalacak yarınlara.
Ve yorgun düşecek, yenileceksin zamana.
Gözlerinden fer, dizinden takat eksilecek.
Yastığın bile diken olurken, yaslandığın baston bile sana küsecek!
Bir zamanlar şakıyan tebessümlerinin bile izi silinecek dudağından!
Daha da korkunç olan; düşünüp de yapmadığın her bir hayali hatırladıkça, sen ölümü isteyecek, ama bir türlü ölemeyeceksin!
Kusura bakma, bugün geç oldu, "yarın" ölürsün artık!
Efkan ÖTGÜN