0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
73
Okunma
PEKMEZLİ YOĞURT
(Bozuk süt)
Konuşacak âdem arardım. Söylenen sözlerin hikmeti ne ola diye düşünür; kendime yontardım...
Öğretilenlerin hikmet dışı olduğu, hiç aklıma gelmedi…
Terazi var, tartı var her şeyin bir vakti var demiş büyükler; bu yüzden sözün bile nasibi vardı…
… Deriyle, kemik bir insan etmiyordu. İnsan olma vasfını kazanmış iki kişi…
Dedem ve nenem. (mekânları cennet, makamları ali olsun inşallah)
Küçücük pencerenin önünde, bağdaş kurup oturmuş adam; odanın ortasında bir sinin üzerinde duran ve etrafını çevirmiş bizleri izliyordu…
Sinin(büyük sofra tepsisi) üzerindeki kaşığı pekmeze daldıran nenem, “yoğurtlu pekmez edeyim, yiyin” dedi.
Bembeyaz yoğurt leke götürmedi, siyaha dönmeye yakın lakin kırmızı rengini almıştı…
Ağzının tadını bilemeyen ben, dedemin “çal kaşığı” demesiyle daldırmıştım…
Dedem ve nenem vereceğimi tepkiyi biliyormuşçasına güldüler. Gülmek dediysem, “gülmenin bile adabı vardır” Derdi dedem… Kahkaha atmayı bu yüzden yakıştıramam kendime…
Nenem, sol eliyle sırtımı sıvalayıp; sen yoğurt etmesini bilir misin? Diye sordu…
Bilmem, anam eder dedim.
Sende öğren. Bak gurbete gidiyorsun yapar yersin…
Tamam, deyip dedemin deyimiyle kaşığımı pekmezli yoğurda çalmaya devam ettim.
Isman’ım derdi. “han” kelimesini kaldırırdı; asıl, han sahibi olduğum yer kalpleri olduğu için zanlımca…
Sütü ocakta kaynat, başından çok ayrılma ki taşmasın. Taşan süt, kokar…
Süt piştikten sonra serçe parmağınla bak. Baktın parmağını ısırıyor, damızlığını(maya) sütle karıştır. Sonra battaniyeye sar. Beş, altı saat kalsın; sonra onu dolaba koy. Yersin…
Tarif bu kadar basitti işte…
Ben şuan yolun yarısındayım… Kendi yoğurdumu kendim ederim lakin bu zamana denk bu yoğurt yapmanın bereketini, hikmetini anlayamamıştım…
Ne demiştik başta… Deriyle, kemik bir insan etmiyordu…
Sütü ocakta kaynatıp, içerisine mayayı koyup sonra bekletmekte değildi marifet. Marifet biraz da hünerli ellerdeydi. Peki, mahir olmak yeterli mi?
Elbette değil.
Beklemek gerek.
Durmak gerek…
Sabır gerek, sabır…
Yoğurdu, yoğurt yapan süttü. Sütü bozuk olanın, yoğurdu mu tutar?
Peki, deriyle kemik insanı nasıl insan etsin?
Ata yolu, doğru yoldur. Eskiler bir şey diyorsa muhakkak bildikleri vardır. Öyle değil mi?
Lafı dolandırıp uzun uzun anlatmaya gerek yok; sütü bozmayın…
Ismahan ÇERİBAŞI