Hayat tramvay gibidir... tam yer bulmuş, oturacakken bir de bakmışsın son durağa gelmişsin. camillo sbarbaro
TİLHABEŞLİ FİLOZOF
TİLHABEŞLİ FİLOZOF

Helal Sertifika Ticareti-Aklın ve İnancın Çöküşü

Yorum

Helal Sertifika Ticareti-Aklın ve İnancın Çöküşü

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

159

Okunma

Helal Sertifika Ticareti-Aklın ve İnancın Çöküşü

Helal Sertifika Ticareti-Aklın ve İnancın Çöküşü


Bir Müslüman toplumda “helal sertifikalı” satışların büyük bir sektör haline gelmesi, aslında çok ciddi bir problemi gözler önüne seriyor: Haramın normalleştirilmesi ve bu çelişkinin halkın gözünden kaçırılması. Çünkü helal olanı satmak değil, haram olanı tanıtmak gerekirdi. Helal olan zaten özünde helaldir; onun ayrıca damgalanması, etiketlenmesi ve sertifikalandırılması, dolaylı olarak bir şeyi çağrıştırıyor:
Demek ki şüpheli olan çok şey var ve bunu helal diye satabilmek için bir belge gerekiyor.
Şimdi düşünelim:
Bir toplumda helal olan şeyler bile “helal sertifikası” almadıkça şüpheli hale geliyorsa, orada yanlış giden büyük bir düzen vardır.
Bu düzen, sadece dini hassasiyetleri istismar eden bir piyasa mantığı değildir. Aynı zamanda, insanların neyin helal, neyin haram olduğunu sorgulamaktan vazgeçmesine ve sadece bir damgaya güvenmesine sebep olur.
Daha da kötüsü, işin içine resmi kurumlar, büyük markalar ve devlet destekli kuruluşlar girdiğinde, mesele sadece ticari bir oyun olmaktan çıkar ve toplumsal bir akıl tutulmasına dönüşür.

Helal Sertifika Listesi-Karanlığın Perdesi
Şimdi, işin ironisini bir kenara koymadan, bu çarpıklığı daha net anlatmak için şu absürt ama gerçekte yaşanan mantıkla birebir örtüşen listeye yapalım;
✔ Helal Rakı
✔ Helal Zina
✔ Helal İsraf
✔ Helal Lüks
✔ Helal Yalan
✔ Helal Şarap
✔ Helal Hırsızlık
✔ Helal Yolsuzluk
✔ Helal Sahte Bal
✔ Helal Sahte Gıda
✔ Helal Sahtekarlık
✔ Helal Üçkağıtçılık
✔ Helal Sahte Sucuk
✔ Helal Sahte Peynir
✔ Helal Dolandırıcılık
Ne kadar trajikomik değil mi? Ama aslında bunu bizzat yaşıyoruz.
Bugün lüks otellerde "helal tatil" adı altında milyonlar harcanıyor, israfın en büyüğü yapılıyor ama insanlar vicdanen rahat hissediyor çünkü "helal" etiketi var.
Devlet destekli projelerde yolsuzluklar ayyuka çıkıyor, ama belgeler tam, sözleşmeler usulüne uygun, yetkililerin onayı alınmış. Sonuç? Kimse kendini haram işlemiş saymıyor.
Gıda sektörüne bakalım: Sahte bal, sahte sucuk, sahte peynir üretenler, "helal sertifikası" ile iş yapıyor. Ama ürettikleri sahtekârlık haram değil mi?
İnsanlar yalan söyleyerek, hile yaparak, devleti dolandırarak para kazanıyor, ama kazandığı parayla umreye gidip vicdan temizliyor.
Tüm bunlar "Helal Sertifika" oyununun birer sonucudur. Çünkü artık hakikat değil, belgelendirilmiş algılar yönlendiriyor toplumu.
Sertifikalı Algı Yönetimi-Haramın Gizlenmesi
Bir topluma haramı gizleme yolları sunulduğunda, o toplum yavaş yavaş şu mantıkla yaşamaya başlar:
✔ Haram işle ama adını değiştir.
✔ Haramı helal gibi gösteren belgeler al.
✔ Haramı işleyenin kim olduğuna bak; büyük ve güçlü ise mesele değil.
✔ Haram işleyen biri, hayır yaparsa günahlarını sıfırlar.
✔ Haram kazanılan paranın küçük bir kısmını bağış yaparsan, kalan kısmı helal olur.
Bu mantık dışı, İslam dışı ve akıl dışı yaşam biçimi, toplumun ahlaki çöküşünü hızlandırır. Çünkü artık insanlar "Allah’ın koyduğu ölçüleri" değil, insanların koyduğu belgeleri ve sertifikaları baz alarak yaşamaya başlar.
İşte bu noktada gerçek İslam kaybolur, yerine sahte "sertifikalı bir din" gelir.

Devlet Eliyle Meşrulaştırılan Haramlar
Bu çarpıklığın en tehlikeli yanı, devlet eliyle sistematik hale getirilmesidir.
Bir yönetim eğer şu üç şeyi yapıyorsa, orada gerçek anlamda İslami bir toplumdan bahsedilemez:
1. Helal etiketi altında israfı, lüksü ve şatafatı teşvik ediyorsa,
2. Haramları yasal yollarla perdeleyip, bunlara dini kılıf uyduruyorsa,
3. İnsanların aklıyla oynayıp, helal ve haram algısını tamamen değiştirmeye çalışıyorsa.
Bunların sonucunda, toplum şuna inanır:
✔ "Devlet onayladıysa sorun yoktur."
✔ "Eğer bir şey piyasada satılıyorsa haram olamaz."
✔ "Yetkililer fetva verdiyse, sorgulamaya gerek yok."
Bu tam anlamıyla aklın köreltilmesi ve vicdanın devre dışı bırakılmasıdır.

Hakikatin Yerini Alan Sahte Etiketler
Bir Müslüman toplumda helal sertifika ticareti ortaya çıkmışsa, bu, toplumun İslam’dan kopuşunun en büyük göstergesidir.
Çünkü İslam, insanların belgelere değil, doğrudan Allah’ın emirlerine ve vicdanlarına dayanarak yaşamalarını emreder.
✔ Gerçekten helal olan bir şeyin sertifikaya ihtiyacı yoktur.
✔ Bir şey haramdan dönüştürülerek helal olamaz.
✔ Bir belgenin üzerinde “helal” yazıyor diye, onun içinde haramlar barınamaz.
Bu yazının başındaki ironi listesini gerçek hayatta görüyor olmak, bize şunu net olarak gösteriyor:
Toplumda haramlar normalleştirilmiş, helal algısı manipüle edilmiş ve inanç, ticari bir pazarlama aracına dönüştürülmüştür.
Bugün helal sertifika dağıtan kuruluşlar, aslında toplumun gerçek anlamda helal ve haram farkındalığını yok eden en büyük sorundur.
Eğer bir gün helal sertifikasına bile güvenilmeyecek hale geldiysek, bilmeliyiz ki sadece ticaret değil, inanç da sahte bir pazara dönüşmüştür.
O yüzden şu soruyu sormak zorundayız:
Allah’ın helal kıldığı şeyler mi helaldir, yoksa insanların damgaladığı belgeler mi?
Bir yönetimiçin,Vergilendirilmiş kazanç kutsaldır"sloganı her yer yerde gözünüze çarpıyorsa,orada nasıl kazanırsan kazan yeter ki vergini ver gerisi önemli değil diyen bir anlayış yaşama egemen olur. Böylesi bir anlayışın olduğu yerde bu belgelerle haram ve helal dağıtmakta sizin kaçınılmaz kaderiniz olur...Akıl tutulmasının gölgesinden çıkıp bilerek yaşayan bir ortama kavuşmak ümidi ile kalın sağlıcakla...
Erol Kekeç/11.02.2025/Sancaktepe İST.

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Helal sertifika ticareti-aklın ve inancın çöküşü Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Helal sertifika ticareti-aklın ve inancın çöküşü yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Helal Sertifika Ticareti-Aklın ve İnancın Çöküşü yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ