1
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
281
Okunma
YABANCILAŞMA VE İŞGÜCÜNÜN MATALAŞMASI ÜZERİNE
’’Emek tarafından üretilen nesne, onun ürünü, artık üreticisinden bağımsız bir güç olarak, emeğe karşı bir varlık olarak dikilir. İşçi kendisini işe daha fazla harcadıkça, kendine rağmen yarattığı nesneler dünyası daha güçlü hale gelir, o kendi iç dünyasında daha da yoksullaşır ve daha az kendisine ait olur’’.
’’Ancak yabancılaşma sadece sonuçta degil, üretim sürecinde üretici etkinliğin kendi içinde de ortaya çıkar...Eğer emeğin ürünü yabancılaşmaysa, üretimin kendisi etkin yabancılaşma olmak zorundadır...Emeğin nesnesinin yabancılaşması, çalışma etkinliğinin kendisindeki yabancılaşmayı adeta özetler’’.
’’İş işçiye dışsaldır. ...onun doğasının bir parçası değildir; o, sonuçta yaptığı işte kendisini gerçekleştiremez; ancak kendisini inkar eder... Bu nedenle işçi, yalnızca boş zamanı süresince kendisini yuvasında hisseder, işte ise yuvasız hisseder’’.
’’İş’te (işçi) kendisine değil, başka bir kişiye aittir’’.
’’Bu, işçinin kendisinin etkinliğiyle kendisine ait olmayan yabancı bir şey olarak, etkinlikle ıstırap çekmek (edilgenlik) olarak kuvvetle güçsüzlük olarak, yaratımla kuvvetten düşme olarak, işçinin kişisel fiziksel ve zihinsel enerjisi kendi kişisel yaşantısıyla...kendisine karşı yöneltilmiş, kendisinden bağımsız ve kendisine ait olmayan bir etkinlik olarak ilişkisidir’’...
’’İnsan başka insanlardan yabancılaşır. İnsan kendisiyle zıtlaştığında başka insanlarla da zıtlaşır. İnsanın kendi işiyle, kendi işinin ürünüyle ve kendisiyle ilişki için geçerli olan başka insanlarla ilişki için de geçerlidir. ...Her insan başkalarından yabancılaşır... başkalarının her biri benzer şekilde insan yaşamından yabancılaşır’’ Marx
İşgücünün Metalaşması Üzerine...
Basit Meta Üretiminden, Kapitalist Meta Üretimine...
Marx, işgücü veya iş yeteneğini bir insanın bedeninde, canlı kişiliğinde var olan ve üretim sürecinde harekete geçirdiği fiziksel ve ruhsal yeteneklerin tümü olarak ifade etmektedir.
Kapitalist meta üretiminde, basit meta üretiminden farklı olarak; iş gücünün kendisi de metaya dönüşür. İşgücünün Metalaşması, bir meta gibi onun da alınıp satılır hale gelmesidir.
Basit meta üretiminde üretici hem kendi işgücünü kullanmakta, hemde üretim aracının sahibi durumundadır. Bundan dolayı da ürettiği ürün kendisine aittir.
Kapitalist meta üretiminde ise, işçi mülksüzleştigi için üretim araçlarının sahipliğinde yoksundur ve kendi işgücünden başka satacak hiç bir şeyi yoktur. Bundan dolayı da işçinin ürettiğine, üretim araçlarına sahip kapitalist el koymaktadır.
Diğer bir deyişle, kapitalist meta üretim sisteminin temel koşullarından biri üretim araçlarının özel mülkiyetinin kapitalistlerin elinde olması, diğeri ise, yaşamını sürdürmesi için işgücünü satmaktan başka çaresi olmayan özgür ücretli işçilerin olmasıdır.
O nedenle, kapitalist meta üretim sisteminde paranın sermayeye dönüşmesinin ön koşullarından biri işgücünün metalaşmasıdır.
Çünkü Metalaşan iş gücü kapitalist meta üretim sisteminde değeri yaratmakta veya değerin ( kârın) kaynağını oluşturmaktadır.
Erdoğan ATEŞİN