Ödünç alınan son kuruşla ödenen ilk kuruş arasında tabii muazzam bir fark vardır. goethe
Haytanın Güncesi
Haytanın Güncesi

Özgür Ruh ya da Gözü Kara

Yorum

Özgür Ruh ya da Gözü Kara

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

290

Okunma

Özgür Ruh ya da Gözü Kara


-Cemre’ye-

İnsanın ateşi bulması tarihin en bilindik evrelerindedir. Meşhur epopesi, iki taşın ürettiği kinetiğin çıngıya dönüşmesidir. Bulunuşu insanın ilkelliğinden kurtuluşu sayılır. Hızla buluşlar gelir peşi sıra. Her buluş arasındaki zaman dilimi hızla azalır. İvmesi artan keşfine başlar insan. Her şeyin eskisi gibi olmadığı, paralel bir hızla insanın yakasına yapışır. Yeni buluşlarla değişmeyen yakınmalar, şikâyetlerdir. Eski bir tapınakta bulunan, çevrilen bir yazının günümdeki şikâyetlerle aynılıklar olması bu yüzden kaçınılmaz.

Nerede o eski “şey”ler, her zaman diliminde tazeliğini koruyan beyin jimnastiğimiz olagelmiştir.

İnsanlık tarihini benimle başlatıp, benimle bitiren megalomanım. Ateşi bulmam tarihimin en bilindik evresidir. İki yüreğin ürettiği kinetiğin çıngıya dönüşmesiydi ilk ateş. Kurtuluşumuz saymıştık. Hızla buluşlar geldi ardı sıra. İlk “olmayana hasreti” bulmuştuk. Sonra “olanla ayrılığı”. Her buluş arasında zaman dilimi hızla azalmıştı. Çeşidi sınırsızlaşmıştı. Ben onsuzlukta onu buldum. O bensizliği buldu. İlk ateşi bulmamız dışında hiç bir şeyin eskisi gibi olmadığı yakamıza yapıştı. Değişmeyen ise ateşi bulduktan sonraki keşiflerle artan şikâyetler. Eski bir ayrılık şiiri ile günümüzdeki ayrılık şiirinde aynılıklar olması bu yüzdendir.

Yeni yeni duygudaşlara yelken açtık da nerede o eski sevgili, umut jimnastiğimiz olageldi.

Tarihte ateş artık iki benzemezin kinetiğinin çıngısıdır. Çark ile çakmak taşı misali. Daha kötüsü eldeki yanan meşalenin yakmasıdır. Kendini yakanı unutmuşluğu ile...

Özeti;
Tarihin yaşadığımız diliminde ateşin yeniden keşfi, abesle iştigal dedikleri...

*
Yandık
Yandık ve tutuştuk

Gölgemiz olduk
Oynadık

Işık vurduk
Silindi gölge

Silindi gölge
Bitmedi ki karanlık?

Yandık
Yandıkça tutuşturduk

Külümüzü...
...

Gel yüreğimin çıngısı,
Gel,
Külümüzden doğalım,
Kaknüs söylencesi misali,

Abesle iştigal edip,
Yeni söylenceler icat edelim,
Sevgi misali…

Seni sevdiğimi hissetmiyorsa yüreğin,
Gözü karam,
Özgür ruhum,
Çiz üstümü.

Döndüğün kendin ol,
Yeter ki…

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Özgür ruh ya da gözü kara Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Özgür ruh ya da gözü kara yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Özgür Ruh ya da Gözü Kara yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL