Apartmanımızda iki tane asansör vardı. Birisi her ne hikmetse bozulmuş, kaldık mı tek asansöre... Yönetici Mustafa Beyi arayıp da bir sorayım dedim. İşin aslı astarı nedir, astarı yüzünden çok mu pahalıya çıkar, çok mu bekleriz tamirini, yapılmasını?



Mustafa bey asansörün on gün kadar kullanım dışı olacağını sebebinin de bir minik fare olduğunu söyleyince hayretlerim tavan yaptı haliyle... Whatsap grubumuzda da farenin profilden ve önden fotosunu da paylaşmış. Öyle fındık, fıstık ya da leblebi faresi gibi filan değil. Orta halli bir kedi kadar, hatta kediden bile büyük denilebilecek cinsten... Tom ve Jerry de ki fare Jerry ile uzaktan yakından alakası yok...



Bodrumda aç kalınca bu zibidi bizim asansörün halatlarını afiyetle kemirmiş, kemirdikten sonrada bir güzel semirmiş, şişmiş şişmiş de dana kadar olmuş. Tabi o kadar kemirilen halat kopmaz mı, o da kopmuş...



İki asansörümüz olmasına rağmen ikisi de çok yavaştı zaten. Gelmeleri gitmeleri, inmeleri çıkmaları hayli zaman alıyordu. Kaldık mı şimdi tek asansöre... Hayır evim biraz alt katlarda olsa merdivenleri de kullanırım ama dokuzuncu kat. Bir gün deneyeyim dedim, beşinci katta durdum tekrardan asansörü bekledim de öyle çıktım evime...



Ulan alçak fare bize bunu yapmayacaktın, hem de hiç yapmayacaktın. Hayır tadı tuzu da yoktur o kemirdiğin asansör halatlarının... Nasıl girdin o bodruma, nereden girdin, o asansör halatlarına nasıl ulaştın? Apartmanın bahçesinde de dört beş tane sünepe kedi var. Sevimli şeyler ama, bu fareyi görseydiler herhalde alttan almaya çalışır ’’Koçum fazla ilişme bize.’’ der, ya da yollarını değiştirirlerdi gibime geliyor...