Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
Hamiyet Su Kopartan
Hamiyet Su Kopartan

ÖĞRETMEN ÇOCUĞU OLMAK

Yorum

ÖĞRETMEN ÇOCUĞU OLMAK

1

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

314

Okunma

ÖĞRETMEN ÇOCUĞU OLMAK

Tüm öğretmenlerime sonsuz saygı ve minnetle. ..

ÖĞRETMEN ÇOCUĞU OLMAK

Küçük yerleşim yerlerinde öğretmenleri herkes tanır, bilir. Öğretmen çocuğu olmak, herkes tarafından tanınır, bilinir olmayı beraberinde getirir.

Öğretmen çocuğu, babasının selamını söyler, yanında parası olmasa da fırından ekmeğini alır. Babasının selamını söyler, diş doktoruna dişini çektirir. Babasının bir selamıyla tüm kapılar açılır. Öğretmen çocuğu olmanın en güzel yanı budur. Kaç yaşına gelirse gelsin, ne iş yaparsa yapsın hep babasının adıyla anılır. Öğretmen çocuğunun soyadından hemen babası sorulur, arada bir bağ olup olmadığı öğrenilir ve artık hep o hocanın kızı diye anılır. Öğretmen çocuğu hep kendi olmak ister, hep babasının kızı olarak kalır.

İlkokulda, ortaokulda Andımız’ı söyletecek bir öğrenci çıkmazsa joker hep öğretmen çocuğudur. Kürsüye çıkacağı için saçı derli toplu, önlüğü temiz, ayakkabısı boyalı olmalıdır. Yemek yerken üste dökülen yağ lekesi yüzünden bir annesinden, bir de öğretmeninden azar işitir. Önlüğüne yemek dökmemeyi öğrenmesi gerekir.

Babasıyla aynı okuldaysa, hele bir de babası dersine giriyorsa öğretmen çocuğu yüksek not aldığında “torpilli”, düşük not aldığında “kopya çekememiş”tir, gerçekten de çekemez ya! Bir kez torpilliye çıkınca adı artık okul hayatı boyunca hep torpillidir. En çok da bu söze içerler öğretmen çocuğu. O zaman öğretmenleri de babası da “Olsun, üniversite sınavını kazanınca görürler kapasiteni” diye teselli etseler de üniversite sınavını bile “Babası kazandırmıştır kesin” derler.

Öğretmen çocuğu olmak; akranlar için torpilli, öğretmenler için mükemmel olmak demektir. Ödevler zamanında ve eksiksiz yapılmalı. Diğer veliler gelirlerse şayet veli toplantısında öğrenir suçları, öğretmen çocuğunun suçu anında iletilir. Sınıf içindeki doğru yanlış davranışları, yazılıdan aldığı not anında iletilir.

Okulu yetiştirmek için sadece yaz tatilinde ev işi yapınca bu sefer de “Falancanın kızının yıkadığı bulaşık” örnek gösterilir vizyon sahibi büyüklerden. Bulaşık yıkamanın da üstünlük olduğu bir dönemdir yaz tatili.

Her şeyi doğru yapmak, güzel işler çıkarmak, kendine söz söyletmemek, babasına laf getirmemek zorundadır öğretmen çocuğu. Toplum ondan mükemmel olmasını bekler, o bir türlü yakalayamaz mükemmelliği. Yaşarken zordur; ama zorluklar da karakter gelişimi açısından kıymetlidir.

Ödevimi, ezberimi yapmadığımda kızan, düşük not aldığımda utandıran; ilgisi, sevgisi ve desteğiyle beni yüreklendiren tüm öğretmenlerime sonsuz teşekkürler…

Bugün kendi gündemimi kendim belirliyorsam, sipariş yazı yazmıyorsam, sipariş üstüne yazdığımı silmiyorsam; unutmak istediğim hatıralar olsa da gururla yaşadığım bir geçmişim ve geleceğe dair planlarım varsa, bu, ailemin ve öğretmenlerimin doğru-yanlış kavramı kazandırması sayesindedir. Nedir doğru, nedir yanlış? Söylediğimiz sözleri, yaptığımız tüm işleri her ortamda rahatça anlatabiliyorsak doğrudur; sözlerimizin, işlerimizin, davranışlarımızın duyulmasını istemiyorsak yanlıştır. Bırakın tüm hakları, sırf doğru yanlış kavramını kazandırdıkları için öğretmenlerimin hakkını ödeyemem.

Öğretmenler Gününüz kutlu olsun.

Hamiyet Su Kopartan ✍️
24.11.2022

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Öğretmen çocuğu olmak Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Öğretmen çocuğu olmak yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ÖĞRETMEN ÇOCUĞU OLMAK yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
HERFE
HERFE, @herfe
25.11.2022 20:49:49
Çok güzel bir yazı...Okurken bir an kızım isyan ediyor karşımda sandım..."Öğretmen çocuğu" etiketini sevmezdi hiç. Bir gün okuldan Taksim'e kaçmışlar onlar eve dönmeden ben haberini almıştım İstanbul gibi bir şehirde, düşünün artık vahimliğini..Hoş düşünmenize gerek yok öğretmen çocuğu olarak siz de yaşamışsınız bir çok olayı...
Kaleminize sağlık.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL