Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
yusuf eryiğit
yusuf eryiğit
VİP ÜYE

ZOR OYUN

Yorum

ZOR OYUN

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

296

Okunma

ZOR OYUN



Eğer erkek balık sperm püskürtmezse yumurtalar çürür ve oradan her hangi bir canlı çıkmaz.
Dişi balıklar yumurtalarını bıraktıklarında erkek balık gelip yumurtalar üzerine spermini püskürtür.
Böylece yumurtalar cana dönüşür ve yaratım tasarlanmış olur.
Daha sonra binlerce balık yavrusu oluşup popülasyon devam eder.

İnsan düşünceside böyledir, düşünce üzerine sperm püskürtmez isen düşünce sadece düşünce olarak kalır ve asla kitlelere mal olmaz.
Eğer sperm püskürtürsen düşünce canlanır ve yaşama dönüşür.
Tarihte yaşamış bilgelerin çoğu düşüncelerine sperm püskürterek o düşünceleri toplumsal yaşama sunarken püskürtülmeyen düşünceler karanlıkta kalıp ön plana çıkamadılar.
O zaman bir şey çıkıyor ortaya, dişil ve erkek oyunu birleştiğinde oyun hayat buluyor demekki.
Tek taraflı dişil bir oyun erkeği olmadan ne kadar güçlü olursa olsun yok olmaya mahkumdur.
Dişi bir aslan sürüsü ne kadar kalabalık ve güçlü olursa olsun hem ileri gidemezler hemde dağılmaya mahkumdurlar.
İllaki sürüyü koruyacak bir veya iki erkek aslan olacak ve bu aslanlar kükrediklerinde sesleri karanlığı delerek taa uzaklardaki aslan sürülerine yerlerini belli edip bu sürüde sürüyü koruyan erkekler var diyecek.
Dişil bir oyunda sürüye öncülük eden tecrübeli bir dişi her zaman çıkar ve sürüye yön verir hatta bunlar müthiş avcıdırlar fakat sürüyü koruyacak kudretleri yoktur.
Çünkü bunlar savaşçı değillerdir ve karşılarına erkeği olan bir sürü çıktığında ya teslim olurlar yada dağılıp canlarını kurtarırlar.
Bu sürüde yetişkin olmayan erkeklerde vardır fakat bunlar tecrübesizdirler ve savaşamazlar.
İlk darbede karşı sürünün erkeğinin hışmına uğrar ya ölümcül yara alıp kaçarlar yada öldürülürler.
Yara alandan sonra kaçıp kurtulduklarında ise akbabalar bekliyordur bunları.
Avcılıkta gücü yüksekte tutmayı başaran dişi sürü bulundukları bölgeyi korumaya gelince zayıf düşerler ve ilk çarpışmada her şeylerini kaybederler.
Türkiye işte bu sancıyı yaşıyor, erkek aslana sahip olmayan fakat avcılıkta hayli maharetli olan bir sürüyü oynuyor.
Yani Türkiyenin içine sokulduğu oyun dişil bir oyun bu oyunun erkeği yok.
Erkek düşüncesini taşımayan bir oyun sürekli yalpalar, ne söylediğinin arkasında durabilir nede bol keseden attıklarını hayata geçirebilir çünkü bu oyunun savaşçısı yok.
Eğer bu oyun erkek ve dişil bir dengede oynanmış olsaydı şu yaşananların hiç birisi yaşanmayacaktı.
Peki sürüye diş olan erkek aslanlar nereye kaçıp kayboldu?
Erkek aslanlar kendi öz programlarını tamamlayınca daha başka mekanlara taşındılar o zaman meydan melezlere kalmış oldu.
Yani kendilerini sürü lideri gören fakat savaşmasını bilmeyen yeni yetme yelesiz aslanlara.
Bu aslanlar henüz erkeklik aşamasına ulaşamadıkları için sürüyü yöneten dişi aslanı takip ediyorlar.
Ne iktidar nede muhalefet oyununda erkek sahnesi var bunlar karşılıklı biri birinden korkarak yol alıyorlar .
Beklentileri sadece sürü dağılmasın yeter.
Dişi aslan öncülüğünde yol alan sürü çok korkuyor çünkü kendilerini koruyacak savaşçı bir aslanları yok.
Bulundukları yerden başka bir alana geçemiyor, bulundukları yeri ise koruyamıyorlar.
Çünkü diğer aslan sürüleride o alana doğru ilerlemeye çalışıyor.
Verimli toprakları korumak her zaman çok pahalıya mal olmuştur, bu tüm yaratıklar için böyledir.
Suyu bol bataklık alanlara sürekli yol uğratanlar olur onun içinde av boldur.
Av boldur ama bu yeri uzun süre korumak çok cana mal olur, ya vuruşacaksın ya teslim olacaksın yada dağılıp gideceksin.
Savaşarak kendilerini savunacak erkek aslana sahip olmayan dişi sürü kendilerine liderlik yapıp yol gösteren tecrübeli dişiyi takip etmek zorunda.
Eğer takip etmezlerse diğer sürülerin sürüye saldırıp kendilerini öldüreceğinden korkarlar.
Ne kadar bol av yakalasalarda içlerinde bu korkuyu hep taşırlar.
Onun için tecrübeli dişinin ayak izlerini takip ederler.
Bu dişi iyi bir avcı fakat bir saldırıya karşı sürüyü koruyacak savaşçı değil.
Onun için korkuyla yaşıyorlar.
Eğer önlerinde kükreyip sesini kilometrelerce uzağa ileten bir yeleli aslan olsaydı sürü kendini emniyette hissedecekti.
Türkiye politikasında iktidar ve muhalefet gelip birlikte bu oyuna sıkışıp kaldılar.
İktidar acemiler elinde yön tayini yapmakta zorlanırken muhalefet aslanlar gibi kükreyerek oyun alanına inemiyor çünkü onlarda korkuyor.
Ya ülke dağılırsa, ya bir iç savaş çıkarsa, ya teröristler dahada azarsa gibi gerekçelerin arkasına sığınıyor.
Sakın ola halk bizi yanlış anlamasın deyip kendilerini sürünün içine gizlemeye çalışıyorlar oysaki yanlış anlayacak olan dişi bir aslan sürüsü.
Anlamadıkları ise oyunu değişime sokmaktan kaçındıkları sürece aynı sahneleri tekrar tekrar yaşayacakları.
Eğer her şeyi göze alıp biz bu oyunu değişime sokacağız deseler oyun başka sahnelere kapı aralayacak.
Ve orada bir erkek aslan inecek sahneye.
Türkiye suyu bol bataklıklara sahip ve avlanacak alan hem geniş hemde bereketli.
Onun için diğer sürülerin gözü hep orada, bir gün bataklıklara uzanma peşindeler.
O zaman burayı uzun süre korumak neredeyse olanaksıza yakın bir şey.
Korumak istiyorsan erkek aslan oyununa geçeceksin ve sürüyü tek yumruk savaşa hazır elde tutacaksın.
Bunu yapmazsan yoksun çünkü oyunun en acımasız sahnelerine gelindi.







Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Zor oyun Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Zor oyun yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ZOR OYUN yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL