- 900 Okunma
- 12 Yorum
- 14 Beğeni
Yalnızlığın elli rengi
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
www.youtube.com/watch?v=cQ8R0HI4z7o
Gecenin karanlığı çöküyor üstüme, taşlar dizilir gibi yoluma..
Bu nasıl bir hengame oturduğun yerde pürtelaş bir aklın esiri oluyorsun..
Daha bir üşüyor tenin, oysa yangın yeri kalbin ve sen o yangının içindesin gibi aynı zamanda terlemenin arşındasın.
Kafam diyorum alsın pılını, pırtını bir taşınsın, bir şehir bulsun kendine yeni bir şehir.
O koca koca kayalıkların yollarına dökülmediği, o güzel yağmurların sel felaketine dönüşmediği bir şehir.
Yine karanlık olsun gece ama üşütmesin..
Bazen depremlerin oluşturduğu enkaz düşlerin kazazedesi oluveriyor kalbim.
Ne dün dün gibi, ne de bugün dünle ilintili. Tükenmez bir kalemim kendi sayfasında silik.
Ne aklım alır oldu hayalimi, ne hayalim tahammül eder oldu aklıma, bu ikilem bilinmez bir denklem.
Bazen yeşil vadiler, mavi serin nehirlerde dolaşıyor ruhum. Otur diyor yorgun bedenim.
-Hiç bir şey yapma!
Bazen faydasızlığın bam teline basmış gibi ağrıyan başım, ileri yıllardan günleri peşin almış yaşım bir de kurukahveci mehmet efendi oluyor tek arkadaşım.
Oturup boş bir manzarayı resmediyoruz. Paletimde ki tüm renkler gri. Hani siyah beyaz gösteren eski televizyonlar gibi.
Hiç yoktan bir şey yapmış olmanın temeli, hey gidi kaç deprem gördü de yıkılmadı be.
Yıllardır aynı rüyanın farklı bakış açısını yorumluyor biri. Her seferinde yeni bir umutla başlayıp, "mesela yani" der gibi.
Gecenin demi çöküyor dibime. Uzaktan gelen köpek sesleri, yakından geçen araba motoru, bir açık bir kapalı içilmemiş çay gibi bekliyorlar gitmemi.
Aziz dostum balkon;
Sana kavuşmak için kat kat giyindim. Annem yine sulamış çiçekleri gördün mü? Sevinmiş onlarda mutlu bugün.
Bende suladım çiçeğimi peki oda mutlu mu? Hala minderde duruyor zencefilin izi. Lanet şey silinmiyor.
Kılıfını çıkartıp atmaya da yok kimsenin mecali. Halıda ki halkalar yarışırdı belki gözlerimdeki az evvel makyajımı yaptım da geldim.
Ha bu mu? Kendini türk kahvesi sanan ecnebi kahvesi. Az olsun temiz olsun dedim fazlası bozuyor beni.
Bak dağılmış gök yüzünün bulutları, tıpkı insanlar gibi. Şehrin yolları açıktır şimdi, yolcusu az, ama güzeldir yolcuğun bu saatleri.
Bir misafir gelecek gibi dalıyor gözlerim bilgisayarım takılmış hep aynı şarkıyı çalıyor.
Hey balkon! Seviyorum kız seni.
Kendime bugün yeni dostlar aldım. Geçmedi eskilerine kırgınlığım. Aynı değiller tabi ki. Etten kemiktendi eskileri, ve kağıttan yenileri.
Ama daha az üzüyorlar seni. Daha az hayal kırıklığın oluyor, daha az yoruluyorsun. Bir kere kimseye yaranmak için çabalamıyorsun.
Ya da kimse için canını sıkmıyorsun. Beklemiyorsun kimsenin aramasını, mesaj sesine gitmiyorsun odadan odaya.
Çok mutsuzum balkon. Çok yalnızım. Olmuyorum işte teselli çok yalnızım öyle olmasam burda seninle konuşur muydum?
Onla ya da diğeriyle otururdum şu masada. Kahve pişirirdim bilsem de sevmediğim gıybet zamanının geldiğini.
Dert dinlerdim birazda ağlardım belki. Ya bu şarkı niye aynı şeyleri söylüyor.
Hayır, hayır bu kez direniyorum. Samimiyetsiz insanların sadece yüz yüze gelince oluyorsun biriciği.
Dertlerini de atıp gidiyorlar buralara sonra topla dur kendini.
Sevgili balkon; Kahve çok iyi geldi ellerime sağlık değil mi? Bugünlük bu kadar yeter sen sadık bir dostsun.
...
YORUMLAR
Yalnız ben değilmişim balkonu seven.
Evim çok sıcak oluyor, balkona çıkıyorum.
Herkes kahve çay, sigara içer, ben su içiyorum karşıki balkonda
sigara içenlere garip geliyor sanıyorum.
Akşam ise uçakları seyrediyorum. Hangi yönden geliyor, hangi yöne gidiyor. İstanbul'a mı Antalya'ya mı? Bana neyse.
Neyse sizi de beni de yalnızlık atıyor balkona.
Güzeldi anlatım,
tebrikler..
Sırrakalem
Düşünsene balkon çıkıp;
'Rauf, Musavvir. Allah birsin, Azze ve Cellesin
Biliyorum sen herkeslesin
Ama en güzeli benlesin
Sınırı yok, bu hiçlik mertebesinin
Tarifi yok, dünyadaki sahipsizliğimin
Kafasına vur oynayacağını al bu orta yaşlı bebeğin'
diyerek konuşmaya başlıyor.
Bu arada şarkı linki: https://youtube.com/watch?v=R_IkbFn_o_U
Metaforları hep sevmişimdir. Geçen akşam bu saatlerde yemek yediğim yerde beynimi kemiren cümleleri susturan, bir tür kurtarıcı olarak metaforlara sarılıyordum. Balkon aslında bir evin statik olarak en dayanıksız yeri ama sığınma olarak ayan beyan haliyle ayrı güzel.
HakkınSesi tarafından 9.10.2021 18:24:35 zamanında düzenlenmiştir.
Sırrakalem
Acaip gazlıyor insanı..
Tüm içtenliğimle tebrik ve teşekkür ederim.
Yürek sesiniz daim olsun.
Sevgimle dost kalem
Sırrakalem
Sırrakalem
Haklı bir serzeniş bazıları sizi lavabo yerine koyar kusar içindekilerini sonra ohh çok rahatladım sen bana iyi geliyorsun der ve dolmuş halinizle sizi baş başa bırakıp geldiği gibi çeker gider
Güzel bir iç döküştü tebrik ederim seçkinizi
Sırrakalem
Teşekkürler efendim.
Yalnızlık bir karanlık korkusuna benzer severim desede bazıları bence yalnızlık en büyük talihsizliktir çalışma bu konuyu çok güzel işlemiş kutluyorum çalışmanızı ve siz
Sırrakalem
Yalnızlığın her tonu, yapraklarını döken sonbahardır ömrümüzde...
Kutlarım...
Sırrakalem
Teşekkürler..
Muhtesem!..Aslinda insan cevresindekilerine ayirdigi zamanin yarisini da kendisine ayirsa daha kaliteli bir yasam sueecek.Cogu zaman kendimizi bosuna yipratiyoruz..Ilk zamanlar bunu pek anlamiyoruz..Balkonda bir basina kahve icmeyeli yillar oldu..Acaba kahve mi yapsam kendime?..Dert etmeyin bir seyi..Saygiyla..
Sırrakalem
Ben insanlar olsa da çevremde yine de tek başına bir balkon sefası yaparım. Bugün olmaz yarın olur ama olur. Ne güzeldir balkon yağmurla..