Ne güzel, turizm mevsimi her şeye rağmen başladı ve son hızla devam ediyor. Allah turistleri başımızdan eksik etmesin, tabi burada doğru düzgün olarak gelip gidenleri kast ediyorum, zıpırlar uzak olsun bizlerden ve tüm milletten.

Kasabaların çoğunda siz de görmüşsünüzdür. Hele de deniz kenarı bir köye, beldeye filan gittiyseniz görmemenize imkan yok. Küçücük çocuklar motor, bazen traktör, bazen de araba kullanıyorlar. Motor kullananlarında hemen hepsinde ne ehliyet, ne başlarında kask, ne de kurallara uymak gibi bir durumları var... Kısaca saldım çayıra Mevla’m kayıra durumları...

Buradan anne ve babalarına sesleniyorum. Çocuklarınızı kendi ellerinizle ateşe atıyorsunuz resmen. Bu kadar nemelazımcılık, vurdumduymazlık olmaz, olmamalıdır... Çocuğunuz bir yayaya, yaşlı ya da gence çarptığı zaman, öldürdüğü zaman vicdan azabından durabilecek misiniz?

Böyle çocuk/çocuklar yetiştirilmez. Anlıyorum hissiyatınızı belki o çok küçük yaşta traktörün, motosikletin direksiyonuna geçtiği zaman hafiften gururlanıyorsunuz, koltuklarınız kabarıyor ama, inanın onlara iyilik değil kötülük yapıyorsunuz. Yasalarımıza göre büyük bir suç işliyorsunuz. Sizin yüzünüzden bir sürü insan ölebilir veya sakat kalabilir...

Belki komşunuz hısımınız, köylünüz aynı şeyi yapıyor, siz de ’’Benim oğlum onlardan aşağı mı diye düşünüp bu işe soyunuyorsunuz.’’ İnanın sonra büyük bir hatada, kazada, başınızı taşlara duvarlara vurursunuz da çok geç olur...

Yıllardır gördüğüm ve de çok sinirime dokunan bir konuydu, yazmasam içimde ukde olarak kalacaktı. Kulak verenler olur mu, olmaz mı, orasını zaman gösterir. Konu insan hayatı olunca duramıyor karalıyoruz işte bir şeyler...