Satrancın dinen hiç bir sakıncası yoktur. Tabi kumar olarak oynanmadıkça hiç bir sakıncası yoktur. Zaten Kur’an ayetleri aklı kullanmaya davet etmektedir. Yani Allah bizlerden aklımızı kullanmamızı istemektedir. Bu durumda satranç gibi hafızayı kuvvetlendirip zihni açan bir oyununda haram olması aklı kullanmaya aykırı olur. Zaten dikkat edilirse satrancı iyi derecede bilen kişilerin matematik ve geometride zorlanmadıkları özellikle geometride zorlanmadıkları fark edilmektedir. Satrancın tarihçesine bakacak olursak satranç fetihlerle birlikte Asrı saadet dönemi sonrası İslam toplumuna girmiştir. Bundan da anlaşılacağı üzere satranç hakkında Nebimiz Muhammed’e nispet edilen rivayetlerin asılsız olduğu ortaya çıkmaktadır. Yine hadis hafızları satranç hakkındaki hiçbir rivayetin sahih olmadığını sabit olmadığını ve bunlarla alakalı rivayetlerle amel edilmesinin söz konusu olamayacağına hükmetmişlerdir. Yine Cüppeli Ahmed’in satrancın haram olduğu yönündeki sözlerine gelecek olursak şuanda Sakarya Yenikent Devlet Hastanesi’nde Ruh Sağlığı Uzmanı olan Uzman Psikiyatrist Doktor Esra Musaoğlu Cüppeli Ahmed’in akıl hastalığı denilen şizofreni rahatsızlığı bulunduğunu bu rahatsızlık sebebiyle İslam hakkında yanlış fetvalar verdiğini belirtmiştir. Ben psikiyatrist olmadığım için kesin konuşamam çünkü yetki alanıma girmez. Fakat dikkat edilirse gerçektende bir takım sözlerinin Kur’an’a aykırı olduğu tespit edilir. Bu sebeple satranç gibi beyni güçlendirip zihni açan bir oyunu bile haram görmesi gayet normaldir. Fakat satranç oynayacak kişiyse kumar olarak oynamamalı ve yenildiğindeyse öfkelenmemeli daha oynamadan kaybetmeyi göze alması gerekir.