Kılavuzu para olana her kapı açıktır. shakespeare
Lütfiye_Çanacık
Lütfiye_Çanacık

KARTAL ÇOCUKLUĞUM

Yorum

KARTAL ÇOCUKLUĞUM

0

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

405

Okunma

KARTAL ÇOCUKLUĞUM



Hatırlıyorum kızgın güneşin altında babamın sıcacık kollarında Kartal belediye halk plajında suya daldırıp çıkardığını, ne güzel eğlenmiştik o gün, Ankara’dan gelen dostlarla...

Babamın Kartal Belediyesinin, kazan dairesinde,  lezzetli elleriyle hazırladığı yarım ekmek arası köfteleri, okul çıkışı öğle vakti nasılda götürürdük kardeşimle. Kazan dairesinde yok mu bir koşu Avcılar kulübüne geçiverirdik çekinerek.

Çırçır caddesindeki esnaflardan yapardı babam alışverişini. Tam köşe de Kılıç nalburiye. Murat abi babamın, kızı Ayşe benim arkadaşımdı. Ayşe ile liseyi birlikte okuduk Kartal Lisesinde. Hey gidi günler hey. Ne anılar biriktirip getirmişiz bu yıllara.

Hasta mı olduk,  belediyenin doktor amcaları bakıverirdi bizlere.

Hiç unutmam mahallemizde aşı yapmak için araba dolaşırdı çok eski bir sağlık jeep üstü gri tenteli sanırım tek kapılı.

50 yıl General Refet Bele ilkokulunda, okulu bitirene kadar 8 öğretmen değiştirdiğimi. Hiç unutmadığım iki öğretmen profili hala dün gibi aklımda. Biri gerçekten çok sevdiğim, bir hayli yaşlı, beyaz tenli, kumral dalgalı saçlı, Bostancı’dan gelen öğretmenim Suzan Pürter. Çok aradım kendisini bir ara ama bulamadım. Bir diğer öğretmenim Petek öğretmen. Sınıfa girer şu sayfayı açın çalışın der, kendiside oturur masanın kenarına, çıkarırdı çantasından örgüsünü, atkısını örerdi pembemsi, turuncu... İki öğretmen öğrenci gözüyle...

Biraz üşürdük tek katlı gecekonduydu okulumuz ve sobalı. Hizmetliler yakardı sobamızı. Daha sonra kaloriferli okulumuz yapılınca çokça rahatladık.

Okulumuzun yanında, zeytinlik vardı, kır gezisine gittiğimiz ve piknik yaptığımız o günler. Çok mutlu olurduk kır gezisi denildiği zaman.

Servis yoktu o zamanlar, okula yürüyerek gidip gelirdik, yollar çamurlu... Ama yürümek güzeldi. Mahallemizde bir çeşme vardı ve uzun su kuyrukları. Bir de gölümüz vardı, yüzme bilmeyen birçok insanın girerek boğulduğu.

Kartal lisesinde öğretmenimiz röportaj yapmamızı istedi. İlk gittiğim yer, Bankalar Caddesindeki karakol. Çok ilgilenmişti, polis amca. Ve şöyle emir vermişti "çok azılı ve tehlikeli olmayan bir hırsız ile görüştürün demişti, diğer polis amcaya. Diğer röportajım şehir tiyatrolarıydı, Mustafa Alabora kahverengi bir kazak vardı üzerinde,fotoğraf çektirirken.

Ha bir de evimizin yanında elma bahçesi vardı kocaman sepet sepet elma aldığımız. Sütü de ordan alırdık, çünkü inekleri vardı Elma bahçesi çok güzeldi, beyaz ve sarı papatyalar, dallardan sarkan elmalar...

Ve annemin Tekel’de çalışırken, yemeyip peçeteye sararak bize getirdiği tulumbalar, birkaç tane de olsa lezzetini hiçbir yerde bulamayacağım tatlar...

Anılar... Anılar... Anılar...

Her gün bir sonraki gün için biriktirdiğimiz anılar.

İşte böyle geldik gidiyoruz dünyadan. Rabbim hepimize imanlı bir şekilde ölmeyi nasip etsin cümlemize.

Eski bir Kartal’lı olarak, yazılarımı yayınlamak üzere ayırmış oldukları, köşe için Kartal Gazetesi’ne çok teşekkür ediyorum.

Ayrıca lütfen çocuklarımızı gazlı içeceklerden uzak tutalım, meyve sularını evde yapalım. Bizlerden hatırlayacakları anılar bırakalım çok sevdiğimiz çocuklarımıza, anne eli, baba eli değmişçesine...

En içten sevgilerimle, Tüm Kartal’lılara...

Lütfiye Çanacık












Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Kartal çocukluğum Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Kartal çocukluğum yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
KARTAL ÇOCUKLUĞUM yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL