Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
Suat Zobu
Suat Zobu

Ağzı Olan Konuşuyor..!

Yorum

Ağzı Olan Konuşuyor..!

7

Yorum

5

Beğeni

0,0

Puan

1050

Okunma

Ağzı Olan Konuşuyor..!

Ağzı Olan Konuşuyor..!

.

Öncelikle güzel İzmir’imize geçmiş olsun. Türk Milleti’ne başsağlığı, vefat edenlere Allah’tan rahmet dilerim.

Baştan belirtmekte yarar var, ben mimarım.

Bilindiği üzere ülkemizin neredeyse tamamı deprem kuşağında. Bu durum yıllardan beri bilinen bir şey. Deprem haritaları oluşturulmuş, fay hatları belirlenmiş. 90’lı yılların ikinci yarısından itibaren deprem yönetmelikleri değişmeye başladı. Gelişen teknolojiye paralel olarak nervürlü demir (tırtırlı) kullanımına geçildi. Kolon ve kirişlerde deprem sıklaştırmaları, temelde radye temel uygulanmaya başlandı. Etriye aralıkları daha sıklaştırıldı. Kolon ve kirişlerde kullanılan demir sayıları hem arttı hem de kalınlaştı. Kolon kiriş ebatları büyüdü. 1999 Gölcük ve Düzce Depremlerinden sonra iş daha da sıkılaştırıldı. Yapı Denetimler devreye girdi. Betonarmede kullanılan betonun dozu daha fazlalaştı. Zemin etüd raporları istenir oldu. Ona göre binanın statik projeleri hazırlanmaya başlandı.

Peki ya öncesi.?

Öncesinde de projeler vardı tabii.

Nervürlü demir yoktu. Düz demir vardı. O kullanılıyordu. Beton dozları daha azdı. Üstüne bir de malzemeden çalınmışsa..! Maalesef sonuçları görüyoruz. İzmir’de İstanbul’da yıkılan binalarda deniz kumu kullanıldığı bile görülüyor.

Ülke çapında riskli o kadar çok bina var ki.. Kesinlikle titiz çalışmalarla önlem alınmalı.

Her deprem olduğunda televizyonlara, basına falan birileri çıkıp konuşuyor. İşin ehli olan da konuşuyor, olmayan da konuşuyor. Adam kolonu bilmiyor, kirişi bilmiyor, donatıyı bilmiyor, zemin emniyetinden haberi yok inşaatın statiği ile ilgili ahkam kesiyor. Kolona dikme diyor. Depremde yıkılarak örselenmiş beton parçalarını eliyle ufalayıp basınç deneyi uyguluyor. Düz demirden nervürlü demire ne zaman geçildiğini bilmeden "Bakın bakın yuvarlak demir kullanılmış" diyor. 30 yıl önce o demir kullanılıyordu halbuki.

Ben mimarım. 35 yıllık mimarım. Meslek hayatımın tamamına yakını şantiyelerde geçti. İnşaatın her aşamasında çalıştım.

İnşaat işinde nelerle karşılaşıyoruz nelerle..

Bir şey olunca ilk suçlanan da biz oluyoruz. Maalesef işi mimarlara mühendislere bırakmıyorlar ki !! BİZDEN BAŞKA HERKES BİZİM MESLEĞİMİZİ ÇOK İYİ BİLİYOR.

Yıllar önce zengin biri televizyon televizyon kendi firmasının reklamlarına çıkarak "Bu değil, bu değil" diye bizim emeğimizin simgesi olan proje rulolarını fırlatıp fırlatıp atıyordu. O kadar zoruma gitmişti ki..

Bizim mesleklerimizden inşaat yapıp da zengin olanlara pek rastlanmaz. Çünkü biz çalmasını bilemeyiz, çalamayız.. Demirden çalsak çalamayız riskini biliriz. Betonun dozundan çalmasını bilemeyiz çünkü riski vardır, iğneden ipliğe düşünürüz.

Adamlar kasaplığı bırakıyor yap-sat yapıyor. Bakkallığı bırakıyor inşaata başlıyor. Sonuç ortada. Araba kullanmak için ehliyet vs bir sürü şey istenir ama inşaat yapacak kişiden hiçbir şey istenmez. Eline üç-beş kuruş geçiren inşaata başlar.

Zira herkesin gözünde en kolay para kazanılacak yer inşaattır.

Biz teknik elemanların işi de zordur.

İnşaat işinde fenni mesullük olayı vardır. Adamlar önlem almaz, kurallara uymaz inşaattan düşer ölür. İlkönce "gel bakalım fenni mesul.” Para ve hapis cezası, meslekten men cezası sana. Milyonlara varan para cezasını öde ödeyebilirsen. Fenni mesullüğü üstlenmezsen şantiye şefi olarak veya saha mühendisi olarak işe alınmazsın.

İnşaatta önlem aldırtmak, tehlikeli boşlukları (Asansör kuyuları, havalandırma ve ışıklık boşlukları, dış cephe ve balkonlar vb) kapattırmak bir derttir. Müteahhitlere angarya gelir. Çalışma Bakanlığından denetime gelip de ceza keserlerse "Gardaşım yaptıraydın, yaptırdın da engel olan mı oldu" olur. Senin uyarıların unutulmuştur çoktan. Çalışanlara emniyet kemeri, baret taktırabilmek ayrı derttir. 10-15 katlı binanın dış iskelesinde çalışan, güya beline emniyet kemeri takmıştır ama ucu boştadır. Ne iskeleye ne de emniyet halatına bağlı değildir emniyet kemeri. Boştadır boşta. Sorunca, uyarınca boşta olan ucunu sallayarak cevap verir sana. Dalga geçer gibi güler bir de.. Cevabı “Rahat çalışamıyordur” bir yere takarsa. Düşüp biri ölünce sanki onu sen iteklemişsin gibi de sana düşman olurlar anında..

Ahh ahh.

Bir dokun bin ah işit. Saymakla bitmez.

Hepinize sağlıklı günler dilerim.


Mimar Suat Zobu

.

Paylaş:
5 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Ağzı olan konuşuyor..! Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Ağzı olan konuşuyor..! yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Ağzı Olan Konuşuyor..! yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Fatma Oral
Fatma Oral, @fatmaoral
8.11.2020 09:28:40
Mesleğini layiki ile sürdürenler sizin gibi haklı olarak yapılan konuşmalardan rahatsız oluyor.
Mesleğinizin zorlukları tartışılmaz. Müteahhit denetici ve çalışan arasında sıkışmış vaziyette.

Saygılarımla
Bedri Tokul
Bedri Tokul, @bedri-tokul
3.11.2020 23:07:46
Yazını da da okudum yorumları da
Hani bir reklam vardı:
"Su sıcak sabun Komili"diye.
"Sahi yarın otellerde havuzlara girilecek mi?
Acı acıya su sancıya "diyenler kimler?

Haa... Yat uyu bu yazıyı güne getirmezler.
neneh.
neneh., @neneh-
3.11.2020 18:21:02
Muhteşem!..Memleketimin değerlerine saygımız sonsuz.Hele de işini büyük bir heyecan ve özveriyle yapan meslek mensuplarına..Bilgelerin konuşması vaki olduğunda ağzı olanlar da susup kulaklarını açar.Tıpkı siz konuştukta benim dinlediğim gibi.Benim dayım da mimar. İki kuzenim de mimar..Benim şiirimde bahsi geçen mimarlar sizler gibi işinin ehli olup duyarlı bir şekilde görevini yapanlar değil..Sizler gibi donanımlı ve dürüst olanlar da var elbette .Sizleri tenzih edeyim bir defa..Her meslek sahibi mesleğinin bilincinde olarak görev yapsa işte o zaman insanlığa gerçek manada insanlığa hizmet edilmiş olunacak.Hepinize sağlıklı günler diliyorum.Saygıyla..
asude_vuslat
asude_vuslat, @asude-vuslat
3.11.2020 14:24:31
"Bizim mesleklerimizden inşaat yapıp da zengin olanlara pek rastlanmaz. Çünkü biz çalmasını bilemeyiz, çalamayız.. Demirden çalsak çalamayız riskini biliriz. Betonun dozundan çalmasını bilemeyiz çünkü riski vardır, iğneden ipliğe düşünürüz."

Allah razı olsun sizlerin gönlü zengin
vicdanları temiz az da olsa aldığınız para helal

siz daha zenginsiniz


evet ağzı olan konuşuyor

çok çok çok haklı bir isyan

işin ehli olmayan fırıncının ekmeği nasıl eciş bücüş olursa

hırsız müteahhitlerin yaptığı binaların altından da Alya bebeklerin annelerinin cansız bedenleri çıkar
);

üzgünüm çok...
Necati  Kavlak
Necati Kavlak, @necatikavlak
3.11.2020 11:33:36
Bence ağzı olan konuşmalı!
Niye mi?
Nerde okuduğumu hatırlamıyorum Lakin bir filozof ya da bile sözü olduğu aklımda. Bir çobandan bir bilgenin alacağı öğütler var diye yazmıştı. Elbette yazar haklı haklıda biz ağzı olan sussun dediğimiz için bu günlerdeyiz. Siyasetin kaymağını yiyenler, memleketin toprağını satanlar, ağzı olan konuşmadığı, sustuğu, ağam bilir dediği için, depremler millete zarar veriyor.
Depremden kim zarar görüyor? iki gün önce bir deprem bilimci açıkladı. Bir gerçeğin altını çizdi. Diyor ki "Vatan için şehit düşende yoksul, tabii afette enkaz altında kalan da fakir. " Fakirliğin sebebi yoksullar mı? Kesinlikle hayır! Devşirmeler kolay yönetmek için bilinçli olarak halkı yoksullaştırıyor. Eskiden orta direk vardı. Anayasayı bir defa çiğnemeden bir şey olmaz diyenler şimdi anayasayı hiç kazımıyorlar. Onun için ağzı olan konuşmalı. hakkını aramalı. Sokağa çıkıp yalan yanlış bağırmalı. Elbette sözüm Mimarın tespitlerine değil.

Selam ve sevgilerimle.
Den(iz)
Den(iz), @den-iz
3.11.2020 09:48:01
Elif bebek mucizesi bir enkazdan çıkarılınca yaşandı. O enkaz neden oldu?

Eskiden baytardan doktor, mahallenin yaşlı kadınlarından ebe, şifacı olurdu. İnsan ömrü kırk yaşını gördü mü yaşlı denirdi. Dilerim ki TIP da yaşanan gelişmeler inşaat sektöründe de bir an önce başlasın. İşi erbabı dışında herkes yapınca böyle olur, haklısınız. Her yer müteahhit...

Sevgilerimle...
Bedri Tokul
Bedri Tokul, @bedri-tokul
3.11.2020 01:44:07
Hadi buyur ?
Ağzı da var, bilgisi de.
Yazmış adam.
Bildiğini bildirmiş işte...
Var mı verecek bir cevabınız?
Pardon...Pardon...
Verdiniz ya bir cevap.
Hani dediniz ya:
"99 depreminde bu kadar çabuk hareket edilmemiştir."
Yaşa be!!!
Gördünüz mü başarıyı?
Senin görevin öldürdüğünü enkazdan çıkarmak değildi.
O canların ölmemesi için önlem almaktı.
Sahi ne zaman nerede keyif çayı atılacak?
Bilelim de, şayet kaparsak çayı, rantınıza kurban gidenlerin
mezarlarının başında içeriz...
Yazık...Çok yazık...

Canım kardeşim, adamın hası kardeşim benim...
Kaleminden, yüreğinden,o diplomayı almak için çürüttüğün
dirseklerinden saygıyla öperim.



© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL