Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
Bedri Tokul
Bedri Tokul
VİP ÜYE

BİR ZAMANLAR ANADOLU'DA

Yorum

BİR ZAMANLAR ANADOLU'DA

10

Yorum

13

Beğeni

0,0

Puan

1429

Okunma

Okuduğunuz yazı 14.10.2020 tarihinde günün yazısı olarak seçilmiştir.
BİR ZAMANLAR ANADOLU'DA

BİR ZAMANLAR ANADOLU'DA

Temmuz- Ağustos aylarının sarı sıcakları. Kollarında azık çıkını, içinde haşlanmış yumurta, birkaç baş kuru soğan, Belkide haşlanmış patates. Güneş yüzünü göstermeden dökülürler, tozlu yollara. Tarlalarına giderler. Batırmadan da güneşi dönmezler köylerine. İki büklüm belleri, nasırlaşmış ellerinde orak, sıcak beyinlerinin içinde ateş. Ekin biçer köylüler…

Yığınlar yapılır biçilen ekinlerle. Başaklar içeri saplar dışarı. Yığınların gölgesine, altlarına bez yerine höllük toprağı konulmuş, eski bir çarşafla da kundaklanmış bebeler yatırılır.Ayaklar bitişik, kollar yanda kıpırtısız. Belki de suskunluğun,itaatin ilk eğitimidir bu. Gözlerini, burunlarını sinekler yer. Acıkır, ağlarlar. Seslerini kimse duymaz. Arada bir analar yoklarlar bebelerini, ana yüreği. .Pörsümüş memelerini dayarlar ağızlarına bebelerinin. Soğurmaktan yorgun düşer, uyur kalırlar.

Ömer Bedrettin Uşaklı’nın dediği gibi:

Urban yama yama
Gönül koyma akşama
Güzel çocuk ağlama
Anan orak biçiyor

Ekinler oraklarla biçilmiş, sıra harmana gelmiştir. Yığınlardan gıcırtılı kağnılara yüklenir başak dolu ekin sapları. Kağnıları harman yerine bir çift yorgun öküz çeker. Saplar serilinceye kadar çöküp dinlenirler. Önlerine su, saman konulur. O kadardır hakları. Sonra dövene koşulacak, harman dönülecektir.

Yabalarla aktarılır ekin dolu saplar. Döndükçe döven, ezilir çöker oturur harman. Başak ta bırakır gönlüyle kapçığını.
Erkekler şapkalarının altındaki mendillere silerler terlerini. Su dolu çam bardakları başlarına diker, göğüslerine döke döke içerler.

”Acı acıya, su sancıya”.

Güneş “Bana müsaade” deyip, tepelerin ardında kaybolurken ılık bir rüzgâr çıkar. Harman savurması başlar. Bulutlara savrulur harmandaki tınaz. Buğdaylar sarı sarı düşerken yere, samanlar sakin sakin az ileriye konarlar. samanlar çetenlerle samanlıklara taşınırken, buğdaylar şinik şinik doldurulur çuvallara.

İşi bitmiştir köylünün. Kazançları yükte de ağırdır, pahada da…

Kış önceleri Güneşin arkasına saklamıştır kendini.
Daha sonra çıkar ortaya. Canı ister kar olur tozar. Canı ister yağmur olur yağar. Bazen sinirlenir eser gürler.

Kış gelmiş, köylünün sesi soluğu kesilmiş, ocaklarının başına büzülmüş, küçülmüşlerdir.. Ancak beş numara gaz lambasının ışığında gölgeleri büyür devleşir.

Kara kış çatar kara kaşlarını, kar olur yağar, kapatır yolları.
Un biter, bulgur biter, komşuların kapıları çalınır. Elleri göbeklerinde, boyunları bükük.
Ama yinede umutludur köylüler.Baharı bekler.

Bir gün Güneş, gülerek yüzünü gösterir. Kara kışa:

“Ben gittim sen geldin. Şimdi sıra bende, sen git artık ben geleceğim” der.

Köylüye can gelir. Karlar erir, sular tüter. Ağaçlar yapraklanır, otlar biter. Tohumlar toprağa düşer. Ekinler yeşerir,sararır buğdaylar.Hasat yeniden başlar…

Temmuz- Ağustos aylarının sarı sıcakları. Kollarında azık çıkını, içinde haşlanmış yumurta, bir kaç baş kuru soğan, belki de haşlamış patates. Sırtlarında bebeler, Güneş yüzünü göstermeden dökülürler tozlu yollara.Tarlalarına giderler. Güneşi batırmadan da dönmezler köye. İki büklüm belleri, nasırlaşmış ellerinde orak, sıcak beyinlerinin içinde ateş. Ekin biçer köylüler…

Böyledir işte bu düzen. Yaz gider kış gelir. Kış gider yaz gelir.

DOĞAN BÜYÜR, BÜYÜYEN YAŞLANIR, YAŞLANAN ÖLÜR…



Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Bir zamanlar anadolu'da Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Bir zamanlar anadolu'da yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
BİR ZAMANLAR ANADOLU'DA yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Serap IRKÖRÜCÜ
Serap IRKÖRÜCÜ, @serap-irkorucu
15.10.2020 22:23:35
Yazının finalinde doğal döngünün mevsimler gibi insan ömründe de olduğunun vurgulanması, temanın nokta koyması gibiydi...

Özellikle betimlemelerin 'film izler kadar' gözden canlandırılabilir olması ( Konun yaşamınıza yakınlığı bir etki sayılsa da ) sizin kaleminizin gücüyle ilgili daha çok.

Bana uzak bir yaşamı içinde yaşamış kadar yakından dolaşmış oldum...

Kaleminizi ve yazınızın hak ettiği yeri içtenlikle kutlarım Bedri Bey.
Daha nicelerine.

Saygılarımla...
ayşe1
ayşe1, @ayse1
15.10.2020 16:42:14
Resimle taçlanan yazınız, bambaşka duygular yaşatarak kavrıyor gönülleri.
Bir daha bir daha okunası güzellikte, etkin ezgiler taşıran yazınızı kutlarım.
Selam ve saygılarımla.
Mehmet Burhan AKIN
Mehmet Burhan AKIN, @mehmet-burhan-akin
15.10.2020 13:34:50
Harmanlar düzlüğünde sarı öküz sarı sıcaklar altında düvenle dönerken ağırdan, sapların sarı tozu genzimizi yakıyordu, alın terimizi silerken yenimiz ile gözlerimiz yanıyordu, ama bir o kadar da mutlu ve başımız dik yürürdük emeğimizle.

Kalemin daim olsun Anadolu'nun yiğit çocuğu...
levent taner
levent taner, @leventtaner
15.10.2020 12:05:41
Köylü eksin biçsin biz şehirliler doyalım

Allah razı olsun o insanlardan

Onların emeği, alın teri önümüze gelir öbek öbek

Döngü böyle

Her daim emeklerinin karşılığını bi tamam alsınlar umarım ki

Kıymetli hocamız da emeğinin karşılığını almış bile ufaktan

Tebrik ederim

Nicelerine inşallah

Saygı ve selamlarımla...
7TEPE
7TEPE, @7tepe
15.10.2020 11:20:10
😊 köy hayatına ayna tuttun Bedrican
Ölüm kısmını sevmedim😔
Suat Zobu
Suat Zobu, @suat-zobu
15.10.2020 00:00:21
Ne yakıştı ama..

Adam yazıyor kardeşim.

Tebrik ederim abi.

İyi geceler..
Davidoff
Davidoff, @davidoff
14.10.2020 01:44:16
10 puan verdi
Çok güzel bir yazı.
Kısacık ama içine çok şey sığdırmış.

Yıllar önce Harran Ovasına yolum düştüğünde ilk defa höllüğün ne olduğunu gördüğüm zaman çok şaşırmıştım. Yok artık dedim. Televizyonlarda marka yarışları varken hala mı?
Evet evet. . .
Annenin biri kırmızı topraktan aldı iki avucunun arasına, büyük kızıda yine toprak kaptan ince ince suyu döktü, oldu mu sana bir macun gibi toprak ezmesi. Millet birbiri ile konuşurken benim gözüm orada. Dayanamadım gittim yanlarına, sandım ki tencere falan yapacaklar. Merak işte bendeki. Bir şeyler öğreneyim istiyorum.

Aaa, kadın toprak macunu ne yapsa dersin? Yapıştırdı ufacık bebeğin poposuna. Napıyorsun deli misin be kadın diye bağırdım çağırdım. Meğerse o '' HÖLLÜKMÜŞ.'' Sonradan öğrendimki o bebeği sıcaktan koruyormuş.

Derler ya çok yaşayan değil, çok gezen bilirmiş.

Sağlıkla Değerli Ağabeyim.

Suat Zobu
Suat Zobu, @suat-zobu
14.10.2020 00:54:09
Ne yaptın Abi, taa 50 yıl 60 yıl geriye götürdün..

Çocukluğumuza..

Anamız babamız sağ, amcalarımız dedelerimiz sağ.. Ak sakalıyla Osman Dedem "Haydi okumaya" derdinde peşimize düşmüş.. Okuma dediği hoca okuması. İlkokul tatilde, o olacak değil ya.. Adını "YETİŞ" koymuşuz amca çocuklarıyla.. Her yerde yetişiyor "Haydi okumaya.."

O sarı sıcaklarda ekin biçmeler. Düz tarlalarda tırpan, yokuş-taşlık olanlarda orak. Bizlere düşen çoğu zaman tırmık çekmek. Kıbrıs savaşı çıkmış bir yandan. Tırpancılar transistörlü pilli radyodan savaş haberleri dinlemede. İş kalacak değil, radyo yerinde duracak değil. Tırpancılara paralel ilerlemesi lazım. Kim ilerletecek; Suat..

Kağnı gıcırtıları, harmanlardaki haymalıklar.. Haymalıklardaki seneklerde buz gibi sular..

Bir çift öküzün, bir çift atın peşine koşulmuş düvenler. Dön babam dön. Sonra dediğin gibi yabalarla harman aktarmalar..

Biz şanslıydık. Bağımız vardı. Harmanımızda bağımızın yanına kurulurdu. Rahmetli babam "Üzüm getireyim mi" der. Biz olumlu başımızı sallarız. Babam tekrar sorar "Siyah mı istersin, ak üzüm mü" Ahh babam ahh. Mekanın cennet olsun..

Abi ne yaptın..? Aldın götürdün.

Anam sağ, babam sağ sanki..

Sanki uzun tarladaki bağda pekmez kaynatacağız..

Ahh abi ahh..

Sen çok yaşa e mi..!

Ara sıra götür eskilere ve oraları yaşat..

Öptüm kelden..
robinson7575
robinson7575, @robinson7575
14.10.2020 00:53:18
Tebrik ederim Bedri abim öyle güzel bir anlatım ki kendimi çocukluk yıllarımda his ettim harmanı atlarla yaparlardi babamlar akşama kadar döner dururdu buğdaylar alınır kurutulur ardından yıkamaya giderdi bazı yaşamlarda tıpkı harman gibi kimisi yerlerde un ufak olur kimi bir kuşun gagasında göklerde yer bulur naçizane tavsiyem kitap yaz abi
n.asım
n.asım, @n-asim
14.10.2020 00:45:03
babam derdi, dünyanın en meşakkatli işidir,ekersen yersin,ekemedin aç, yağmuru olmaz,hastalığı ayrı dert, o sıkıntıyı yaşamayan,anlamaz,orda bir köy var uzakta,entelliğini aşamaz,,,öyle,herkesin tarlası büyük olmaz, olanda,işte doğuda,verdiği kadarıyla,,,
cefakardır Anadolu insanı,vefakardırda ama,misafir olan bilir,,
yazıyı okuyunca,sıcak lavaş,içine civil, lor belki, bir de soğan,fakirdir ama,mutludur,huzurludur, inandığına tam inanır, benim insanım,,,,buram buram, Anadolu,köyüm koktu,bu baş ağrımı,azaltacak gibi,ağrı kesici yazı,,,çok teşekkürle,güzel Abim,hep hürmetle,,,
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL