Kılavuzu para olana her kapı açıktır. shakespeare
belkibirharfimben
belkibirharfimben

Ayasofya açıldı da ne oldu?

Yorum

Ayasofya açıldı da ne oldu?

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

312

Okunma

Ayasofya açıldı da ne oldu?

Arkadaşım, binler elhamdülillah önce, sonra sorarım: "Ayasofya’nın aslına dönmesi bize ne kazandırdı?" Şimdilerde, biraz da alaycılıkla, çokları dillendirir oldu bu suali. Bense Bakara sûresinin 248. ayetinden mülhem bir cevap veriyorum buna. İstersen arzedeyim: Hani orada İsrailoğulları ’yenilgi içinde geçen bir dönemin ardından’ müjdelenirler. Müjdelendikleri nedir peki? İçinde Musa ve Harun aleyhümüsselamın bakıyyesi bulunan sandığa eriştirilmeleridir. Tefsirlerde söylendiğine göre bu sandık, yeni değil, zaten daha önceleri sahip oldukları birşeydir. Fakat mağlubiyetlerinden sonra ellerinden alınmıştır. Tekrar kavuştuklarında ise İsrailoğullarını sekinete ulaştıracaktır.

İşte, "Allahu’l-a’lem!" kaydıyla söylersem arkadaşım, Kur’an-ı Hakîm’de bu hâdisenin nakledilmesindeki pekçok sırlardan birisini kendimce şöyle fehmederim: Milletler şanlı devirlerine dair eşyalardan/mekanlardan bir ’sekinet’ alırlar. Onlarla göğüslerine bir genişlik gelir. Bir özgüven artımı yaşarlar. Ayaklarını zemine daha sağlam basarlar. Bunu bana söylettirenlerden birisi de mürşidimin 20. Söz’deki o meşhur cümlesidir: “Kur’ân-ı Hakîm’de çok hâdisât-ı cüz’iye vardır ki herbirisinin arkasında bir düstur-u küllî saklanmış ve bir kanun-u umumînin ucu olarak gösteriliyor.”

Yani mezkûr hâdisenin bize aktarılmasındaki hikmetlerden birisi de budur. Bu ’düstur-u küllî’ ve ’kanun-u umumî’yi farketmemizdir. Hatta şear-i İslamiyeye dair ne varsa hepsinin ihyası mertebe mertebe bu sırra dahildir. Hem de öyledir: Ayasofya’nın vazife-i asliyesine dönmesi de bunlardandır. Osmanlı’nın inşa ettiği mirasa kendisini bağlı hisseden Türk, Kürt, Arab, Laz, Çerkes, Arnavut, Boşnak vs. her kim varsa hepsi, tıpkı İsrailoğullarının kayıp sandıklarına tekrar kavuşmaları gibi, şu müjdeli hâdiseden bir sekinet alırlar. Bir cesarete kavuşurlar. İlla ki kişi kendisini hâlâ bu cehdin parçası saysın. Varlığını burada konumlandırmayanların gözündeyse aslına dönüş kazanım değil kayıptır.

Evet. Bediüzzaman’ın "(...) âlem-i İslâm nazarında Demokratları düşürmemenin çare-i yegânesi kendimce böyle düşünüyorum:" dedikten sonra zikrettiği "Nasıl ezan-ı Muhammediyenin (a.s.m.) neşriyle Demokratlar on derece kuvvet bulduğu gibi, öyle de, Ayasofya’yı da beş yüz sene devam eden vaziyet-i kudsiyesine çevirmektir..." cümlesi de böyle bir nasihati barındırır diye düşünüyorum. Ki okuyanlar bilirler. Mürşidim bu cümlenin ardına da şu ifadeyi ekler: "O vakit âlem-i İslâmın teveccühünü kazandıkları gibi başkalarının zâlimane kabahatları onlara yüklenmez fikrindeyim."

İsrailoğulları, kayıp izzetlerine tekrar kavuşturulduktan sonra, Talut’un komutasında Calut’un muazzam ordusunu devirmişlerdi. Yitirdikleri şanlı günlere tekrar kavuşturulmuşlardı. Biz de, elhamdülillah, kayıp sandıklarımızdan birisine bu sene ulaştırıldık. Sevindirildik. Cenab-ı Hakkın fazl u kereminden umudumuz o ki: Sırrı şimdi de tecelli etsin. Bizde hükmünü tekrarlasın. Birkaç asırlık bocalamamızın ardından yeniden yükselmeye muvaffak olalım. Ondan umut kesilmez. Ona hiçbirşey ağır gelmez. Onun hazinesi vermekle eksilmez. Diliyoruz. Özlüyoruz. Bekliyoruz. Âmin. Âmin. Âmin.

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Ayasofya açıldı da ne oldu? Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Ayasofya açıldı da ne oldu? yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Ayasofya açıldı da ne oldu? yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL