5
Yorum
5
Beğeni
0,0
Puan
693
Okunma


Yıllardır cevap bulamadık bu soruya. Kimi sevdikleri için yaşadı kimi kendi için kimi idealeri için. Herkes bir şekilde yaşadı ama ne yaşadık bunu bir türlü anlayamadık. Bazen umutsuzluktan göremedik hayatın anlamını bazen kibirden. Sevmekti asıl mana ama koşulsuz sevmekti. Sevgiyi kullandık yıllarca , hep çıkar sağlamaya çalıştık. Gül dalında dalında güzelken biz vazolara hapsettik sevgiyi. Karşımızda ki insanı olduğu gibi sevmek yerine şekillendirme çalıştık ve bunun sonucunda renki şehir ışıkları altında monoton bir dünya oluşturduk.
Bir anne bana çocuk yetiştirmeyi kendi doğrultusunda yaptı. Matematik okuyan bir bana çocuğum sayısalcı olacak dedi o çocuğun için de renki fırça darbelerini ya da hislerinde ki kâfiyeleri göremedi. Hayvanların özgür olduğu dünyada biz kendi hapishanelerimizi kurduk sevdiklerinizin üstüne. Sevgi bu değildi ve asla bu olmadı. Eşimizle oturuken kumanda kavgası yaptık benim istediğim izlenecek diye ama kaçırdık onun izlediği programı açarak gözlerinde ki deryayı izlemeyi.
Ne için yaşadığımızı dışarda özgür bir dünya varken kendimizi hapishanelere kapattığımızda unuttuk.
Ne için yaşıyoruz diye merak ediyorsanız yıkın duvarları ve sevginin özgür nefsini çekin ciğerlerinize...