Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
Kadir AYTAR
Kadir AYTAR

MEZAR

Yorum

MEZAR

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

465

Okunma

MEZAR

Ölüm hepimizin başında. Var say ki, öldüm. Başımda ağladılar, ah-vah edip diz dövdüler. Yıkadılar, kefenlediler, tabuta koydular, helallik aldılar, koydular musalla taşına. Namazım kılındı. Fatihalar okundu ardımdan. Herkesin beni iyi bildiğini umuyorum. Aldılar mezara koydular, defnedip gittiler. Kaldım bir başıma.

Kabir çok dar ve karanlık. Haa bir de çok soğuk. Çok korkuyorum. Endişem had safhada. Bir yerlerden yılan mı çıkacak, çiyan mı çıkacak? Bilmiyorum. El yordamı ile sağı solu yokladım, bir nur, bir ışık aradım. Bir elektrik düğmesi buldum. Düğmeye bastım. Ortalık aydınlanmadı. Yine el yordamıyla tavanı yokladım. Duy var, lamba yok. Birden öfkelendim. Mezarcılara kızdım:

“Yahu bir lambayı bile bana çok görmüşler” dedim. Biraz düşündükten sonra;

“Belki de çaldılar, az bir metaa tamah ettiler. Öyle ise, çok çok ayıp etmişler. Burada benim bu lambaya ne kadar da çok ihtiyacımın olduğunu bir bilselerdi asla yapamazlardı. Onlar da nasıl olsa buraya gelecekler. Aynı sıkıntıyı çekecekler ve yaptıklarına bin pişman olacaklar.” derken derinden derine çok gürültülü sesler gelmeye başladı. Korktum. Dehşete kapıldım. Ruhum infilak eder gibi oldu. Cesedimi hiç hissetmiyorum. O ölmüş. Ruhum başında bekliyor.

İki kişi geldi. Bunları tanımıyorum. Onlar da beni tanımadılar. Münker ve Nekir olmalı. Siyah tenli ve mavi gözlüler. Sert bir şekilde;

“Rabbin kim? Dinin nedir? Hangi peygamberin ümmetisin? Kitabın nedir? Kıblen neresidir?” soruları ile irkildim, dilim tutuldu. Beynim iflasın eşiğinde. Kalbim dile gelmek istiyor, lakin o da dil bilmiyor. Kelime dağarcığı yok. Oradan da bu sorulara cevap verebilecek bir mana çıkmıyor.

Kan ter içinde bu sorulara cevaplar verdim. Nasıl verdim, doğru mu verdim, yanlış mı verdim bilemiyorum. Münker’in elinde bir lamba gördüm. “Aaa lambamı siz mi aldınız?” demek ne mümkün. Zaten korkudan tir tir titriyorum. Nekir, Münker’in elinden lambayı alarak ve; “Bu senin namazın. Dünyada iken namazlarını dosdoğru kılmış isen aydınlatır. Kılmamış isen vay haline!” diyerek duya taktı.

Çok şükür ortalık biraz aydınlandı. Pırıl pırıl güçlü bir ışığı yok ama yine de idare eder.

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Mezar Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Mezar yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
MEZAR yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL