Bazen bir şeyler olur ve bir şeyler iyice b•ka sarar.
Özel güçlerim yok. Burnumun ucunu sağa sola oynatıp her şeyi birden bire düzeltebilen bir "tatlı cadı" değilim. Kedilerim var ama çatıdan çatıya atlayıp kötüleri ortadan kaldıran bir Catwoman da değilim.
Ne olmuş yani? İnsanım, ağlarım. Hem de küçük bir çocuk gibi salya sümük ağlarım. Ağlamak acizlikten değildir, kalbinin yerini unutmayan birinin insanlık belirtisidir.
Ama itiraf edeyim, ağlamaktan gözümdeki damarı çatlatabilecek bir ağlama gücüm de yok değil yani.
Sadede gelelim; şu son günlerin bir önceki günlerinde yine bir şeyler delicesine b•ka sarmışken, aklımda kalan, aklımı kurcalayan her soru için çok sabırlı davranıyorum. Hatta hiç bir soru için cevap aramıyorum artık, bıraktım her soru yerinde cevapsız kalsın.
Üst üste kitlenmiş odalardan kendi çabalarımla çıkıp kurtulmuşken, kendi ayaklarımın üzerinde durabilmenin, kuşlar kadar özgür uçabilmenin doyumsuz zevkini yaşıyorum şimdilerde.
Yabancı dillerde yazılmış kitapları okuyup anlamaya çalışıyorum. Yabancı şehirlerin kuytu köşelerinde yürüyor yeni yerler keşfediyor, dokunduğum her yeri içime sindire sindire hissediyor ve artık en çok kendimi seviyorum.
Bir de iyice spora sardım şu sıralar. Fitness’i, boks’u, tae bo’su derken bedenim yorgun ama mutlu, aklım ise daha dinç. İçte yaşanan acıları bastırabilmenin en faydalı yolu, size de ısrarla tavsiye ederim.
Anlayacağınız hayat birden bire kırıp, birden bire toparladı beni. Gözle görülecek derecede kilo kaybettim ama evet her sıkıntı bir yere kadarmış, her düğüm birden bire çözüldü. Nefes alıyorum, nefes almayı tekrardan öğreniyorum.

Yaşamak için yaşam mottom şu;
bu bir çiçek, bir kedi veya bir insan olabilir. Her ne kadar karşımdakini küçümsemiyor, hakaret etmiyor, aşağılamıyor ve ona kendini değersiz hissettirmiyorsam işte o zaman Allah bana o kadar yakın ve ben de Allah’a o kadar yakınım.

İçim rahat, başımı tekli yastığıma koyup huzurla uyuyorum artık. Çünkü ben kimseyi incitmedim, çünkü ben kimseye yalan söylemedim, çünkü ben kimseyi yarı yolda bırakıp terk etmedim.
Bir tek yanlışım oldu kendime, birini kendimden daha çok sevdim.

O da diğerleri gibi içimde kendini öldürdü zaten.

Leytun Yıldız- (sessiz kadın)