Kırşehir’de zengin birisi düğün yapacaktır. Düğün sahibinin Parası pulu çok mu desem çoktur. Düğünde bahşişler havada uçuşur. Düğün sahibi, düğünün çok iyi bir şekilde geçmesi için çabalar durur. Bu sebeple düğün için Kırşehir’in en iyi abdal ekibini ayarlar. Abdallar, düğünde güzel çalarlar ve oynarlar. Onlar, çalgılarıyla, sazlarıyla ve sözleriyle gerçekten bu işi hakkıyla yaparlar. Gittikleri her yerde sanat adına güzellikleri yaşatırlar…
Zengin düğün sahibinde para gücü vardır. Paramla her şeyi yaptırırım der. Düğün gecesi Abdalların yanına gelir:
“Şunu çalın, bunu çalın. Bu olmadı, onu çalın. Şu güzeldi, bunu da çalın…” Vesselam... Abdallar ter gön içinde kalırlar. Düğün sahibi sabaha kadar abdalların burunlarından getirir... Nefes tüketmek kolay olmasa gerek. O gece abdallar nezaket gereği düğün sahibine bir şey söylemezler. Nihayetinde gelin alınır, düğün sona erer. Düğün sahibi, Abdalların düğün çalma ücretlerini öder.
Zengin düğün sahibi vedalaşmak için abdalların yanlarına gelir ve:
“Sevgili kardeşlerim! Memnun Kaldınız mı? Düğün nasıldı? Yoruldunuz mu? Sizi çok mu yorduk?” der.
Abdal, zengin düğün sahibine ince nükteyle şu muhteşem cevabı verir:
“Valla her şey güzeldi ama şunu da demeden de edemeyeceğim. Valla bizi küllük ettin, sabaha kadar durmadan dinlenmeden üzerimizde ânandın durdun…” der.
Haziran Yozgat Sürmeli Şiir Şöleninden
2019
Yozgat