çince düşünüp
almanca yaşamak gibi

düşler fransız
kaldırımlar arnavut..

her aşk sigaraya benziyor
önce tiryaki oluyorsun
sonra, bağımlı
gerçi ikisi de aynı

kapıya çıkıyor..

kapı demişken
hayır sigarada kalmıştık

ha evet,
sönüyor sonunda
bazen yarıya kadar içince öksürtüyor kalbi
basıyorsun kül kedisine
hayır tablasına..

aslında markalar değişiyor
kimi paketleri jelatinden açıyorsun
kiminde üç dal

bazen de kendin sarıyorsun
sarışın bir tütünü..

hepimiz içiyoruz aslında
kimimiz kullanıcı
kimimiz satıcı

çok kere narkozdayken sevilmişim
uyandığımda anladım
ruj izinden dudak payını
nem izinden terini
yaş izinden gözleri
tırnak acısından...

dedim ya farkına varmamışım

her kediden 8 can almışım
-da bir kendime kalmışım

şimdilerde çiviyle yazıyorum ceylana
yok yok derisine

asistanım mısırdan
güneşe put olmuş bir amade

yaz kızım,

kaç kız öpüldüğünde
bozdurur
kızlığını

..

ya kup
çay getir

bir de mühür

kanatsız bir leyleğe..